Çocukları terör örgütü PKK tarafından zorla kaçırılarak dağa götürülen ailelerin HDP Diyarbakır il binası önündeki evlat nöbeti 693’üncü gününe girdi. Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişlerini sürdüren aileler, geride bıraktıkları Kurban Bayramını buruk geçirdi.
Diyarbakır’da 5 Mayıs 2019’da terör örgütü PKK tarafından kaçırılan oğlu Yusuf için 3 Eylül 2019’da HDP binası önüne gelerek 693 gündür oturma eylemini sürdüren baba Celil Begdaş, Kurban Bayramı’nın kendileri için buruk geçtiğini belirtti.
“Bayram bizim için buruk geçti, kutlayamadık”
Yaklaşık 2 yıldır HDP il binası önündeki kapıda evlatlarının yolunu gözlediğini dile getiren Begdaş, "Geride bıraktığımız kurban bayramında bizler onları beklerken yine gelmediler. Bayram bizim için buruk geçti, kutlayamadık. Kim buna sebep olmuş ise Allah onların belasını versin, buradaki bütün aileler bayram yapamadı.
HDP’liler Yenişehir ilçesi Ofis semtinde bulunan ilçe binalarında bayram kutlaması düzenlediler neden buraya gelmediler? Bizde burada bir Kürt olarak onları bekliyorduk neden gelmediler. Bizler evlat nöbetindeki aileler olarak buradan asla kalkmayacağız. Çocuklarımızı alıncaya kadar burada olmaya devam edeceğiz” dedi.
“Oğlum gel teslim ol”
Dağdaki gençlere ve oğlu Yusuf’a teslim olması için çağrıda bulunan baba Begdaş, "Gelin ceza yok, anne ve babalarınız burada sizleri bekliyor. Siz gelmeden kimse buradan kalmayacaktır. Sizleri orada, bizleri de burada ölüme terk etmişler. Gelin bu hasretlik bitsin yeter artık. Anne ve babalar olarak artık dayanamıyoruz. Bakınız bayram geldi hiçbirimiz bayramı kutlayamadık. Tekrar oğluma sesleniyorum. Oğlum gel teslim ol. Gel oğlum ceza yok. Onların çocukları Avrupalarda eğlenirken sizler orada ABD’nin askerliğini yapıyorsunuz. Gelin teslim olun” diye konuştu.
“Kepenk indirip kaçmakla insan hakları olmaz”
Beş yıl önce kaçırılan oğlu Özkan (20) için 9 Eylül 2019’dan beri HDP il binası önünde oturma eylemini sürdüren Diyarbakırlı baba Süleyman Aydın ise HDP ve CHP’ye tepki göstererek, “693 gündür buradayız ve maalesef bu bayramımızda buruk geçti. Bu bayramda çocuklarımızın yolunu gözledik ama çocuklarımızı bırakmadılar.
HDP ve PKK sanmasın ki biz bu mücadeleyi bırakacağız, biz kesinlikle bu mücadelemizi bırakmayacağız. Bizim çocuklarımız suçsuz ve daha yaşları tutmuyordu. Benim oğlum daha 15 yaşındaydı. Ama maalesef bir gün bile benim oğlum için insan hakları destek vermedi.
Herkese insan hakları var, burada çadırda bulunan anne ile babalara insan hakları yok. Biraz ellerini vicdanlarına yoksunlar ve konu HDP olunca susuyorlar. Neden insanlar susuyor, HDP’nin iç yüzünü sizde görün.
"Hani Kürt için mücadele veriyoruz diyorlardı"
Bakınız bizden neden kaçıyorlar. Kepenk indirip kaçmakla insan hakları olmaz. Hani Kürt için mücadele veriyoruz diyorlardı. Ama Kürt için mücadele veriyoruz diyorlar Kürdü öldürüyorlar. Kürtlere en büyük zararı HDP ve PKK veriyor. Bizim devletimizle bir sorunumuz yok ve hiçbir zaman bir zarar görmedik. Bizler HDP’ye ve CHP’ye hakkımızı haram ediyoruz. Hakkımız onlara haram olsun. Biz burada eylemimizden kararlıyız.
Biz buradan kalkmayacağız. Ya bizi öldürecekler ya da çocuklarımızı bize verecekler. Vicdanı olan insanların artık bu anne ile babaların feryadını duymaya davet ediyorum.
3 Eylül’de tüm ülkeyi ve 10 binleri buraya bizlere destek vermeye davet ediyorum” şeklinde konuştu.