AK Parti’den ayrılarak DEVA Partisi’ni kuran Ali Babacan, konuk olduğu Halk TV’de, partisinden ayrılmadan önce muhalefet için çalıştığını itiraf etti.
Babacan, 2018 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AK Parti üyesi olmasına rağmen, muhalefetin aday yapmaya çalıştığı eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmelerin göbeğinde yer aldığını söyledi. Ali Babacan, 3 Mayıs 2018 tarihinde Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adayı olması için 2. sırada imza verirken, bir yandan da eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün muhalefetin ortak adayı olması için çalışmalar yürütmüş.
O DA MASADAYMIŞ
Babacan, 2018 genel seçimlerinde 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e muhalefetin ortak adaylık teklif edildiğinde kendisinin de masada olduğunu söyledi. “2018’de kötü bir tecrübemiz var. 2018’de ortak aday çıkmadı Türkiye 5 yıl kaybetti. Abdullah Gül’e teklif yapıldığında ben de masadaydım” diyen Babacan, “Aday olsa kazanıyordu. Görünür değildim şu an tam görünürüm” dedi.
TABLO UYGUNMUŞ
Babacan, Gül’ün adaylığının neden gerçekleşmediği sorusuna “Olmadı, çünkü ortak aday formülü son günlere kadar gider iken, ki o zaman şöyle oldu, diğer siyasi parti genel başkanları geldiler, bunu teklif ettiler, ortak adaylık konusunu. Teklif edenleri topladığınızda, eğer ortak adaylık olsaydı, rahatlıkla seçimi kazanacak bir tablo vardı ortada” cevabını verdi.
2019 yılında AK Parti’den istifa eden Babacan, bu açıklamalarıyla AK Parti’deyken CHP öncülüğündeki muhalefete çalıştığını gözler önüne serdi.
BUNUN ADI RİYAKARLIKTIR
Babacan’ın açıklamalarına AK Parti’den de tepki geldi. AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Twitter’dan “Ali Babacan 01.11.2015 ile 24.06.2018 tarihleri arasında 26. Dönem AK Parti Ankara 1. Bölge Milletvekiliydi. Ali Babacan bir yandan 03.05.2018 tarihinde 316 AK Partili milletvekili ile birlikte Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı adayı gösterirken diğer yandan da Abdullah Gül’ün muhalefetin ortak Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi çalışmalarının tam ortasında, tam göbeğinde yer almış. Babacan’ın yüzü kızarmadan ifade ettiği bu durumu ilkeli bir siyaset anlayışıyla bağdaştırmak mümkün değil. Hadi gelin durumun adını tam koyalım: Bunun adı riyakarlıktır, sahtekarlıktır, ihanettir, iki yüzlülüktür, sinsiliktir, utanmazlıktır, arkadan iş çevirmedir, pişkinliktir” ifadelerini kullandı.