DSP'den '15 Temmuz' bildirisi

Demokratik Sol Parti Başkanlık Kurulu'nca yayımlanan bildiride, "Halkımızın kararlı ve cesur direnişi ile devletimizin başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere inançlı kadrolarının dirayetli duruşu karşısında bu hain saldırı püskürtülmüştür" ifadesine yer verildi.

Yeni Şafak

DSP Genel Başkanı Önder Aksakal başkanlığında toplanan kurul, 15 Temmuz'da yaşanan FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin bir bildiri yayımladı.

Bildiride, 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin üniter yapısının ve ulusal birliğinin parçalanması, demokratik rejimin çökertilmesi amacıyla ülkeye ve devlete karşı yapılan alçakça bir darbe girişimi olduğu belirtildi.

"Öncelikle halkımızın kararlı ve cesur direnişi ile devletimizin başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere inançlı kadrolarının dirayetli duruşu karşısında bu hain saldırı püskürtülmüştür." ifadelerine yer verilen bildiride, DSP'nin, demokrasiden, temel hak ve özgürlüklerden ödün vermeyen siyaset anlayışıyla, halkın iradesi dışına çıkarak kendine yer açmak isteyen hiçbir fikre ve kesime olur vermediği ve bundan sonra da vermeyeceği vurgulandı.

Demokrasiyi ve cumhuriyet rejimini özümsemiş olan Türk halkının, 15 Temmuz'da Atatürk'ün emanetine "canı pahasına" sahip çıkacağını dost-düşman tüm dünyaya gösterdiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"İçlerinden bazıları bu durumunu 'ahmaklık' olarak izah etmeye çalışsa da, hükümetin, devletin ve milletin karşı karşıya bırakıldığı bu manzaranın müeyyidesi o kadar 'hafif' olmayacaktır. Bu sürece bilerek ya da bilmeyerek hizmet eden herkes Türk milletine hesap vermelidir. Darbeye karşı durmak, herkesin öncelikle insani sorumluluğudur. Bu uğurda mücadele etmek ise vatan-millet sevgisinin güçlülüğünü, toplumsal çıkar bilincinin önceliğini zorunlu kılar. Elbette ki önümüzdeki süreç, ülkenin getirildiği bugünkü manzaraya sebep olanların tek tek belirlendiği, yasalar karşısında hak ettikleri cezayı alacakları bir süreç olacaktır. Devleti yönetenler 'duygusal' davranamazlar. Anayasa ve yasalar çerçevesinde davranmamak, amacını aşan kararlar almak, hukukun temel ilkelerine ve insan haklarına aykırı düzenlemeler yapmak hiç kimseye bir yarar sağlamayacağı gibi ülkemizi de uluslararası toplumda itibarsızlaştırır."