Filistin halkı, İsrail işgaline karşı özgürlük mücadelesi verirken kültürünü de işgalcilere karşı korumak için direniyor. Yaklaşık 80 yıldır devam eden bu mücadelede en fazla öne çıkan kültür varlıklarından biri kefiye oldu. Kefiye, Filistinli direniş önderlerinden, Kudüs sokaklarında gezen çocuklara kadar her Filistinlinin yaşantısının bir parçası olarak kaldı. İslam Dünyası Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (ISESCO), her yıl 16 Kasım'da kutlanan "Ulusal Kefiye Günü"nde, Filistin kefiyesinin Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesi'ne alındığını ilan etti.
ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİN TANIĞI
İsrail'in 1948'de başlayan işgaline karşı mücadele eden pek çok Filistinli lider, kefiyeyi her zaman kültürel bir varlık olarak sahiplendi. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri Yaser Arafat'tan, İslami direniş hareketinin bilinen liderlerinden Yahya Ayyaş'a kadar birçok liderin kefiyeli fotoğrafları elden ele dolaştı. Filistin halkıyla dayanışma göstermek isteyen bir çok Müslüman ve gayrimüslim halk, kefiyeyi dayanışmalarının bir ifadesi olarak kullandı. Hamdan, kefiyenin zaman içerisinde edindiği yerine de vurgu yaptığı açıklamasında, kefiyenin, Filistin halkının uzun mücadelesinin ve yıllar boyunca özgürlük için gösterdiği dayanışmanın gerçek bir tanığı olduğunu sözlerine ekledi.
ULUSAL BİR BAŞARI
Filistin Kültür Bakanlığı, Filistin kültürel başlığı olan kefiyenin ISESCO'nun Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesi'ne dahil edildiğini doğruladı. Bakanlık tarafından konuya ilişkin olarak yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Kültür Bakanı İmad Hamdan, Filistin kefiyesinin ülkenin ulusal kimliğinin bir parçası olduğunu hatırlattı. Filistin kefiyesinin ISESCO'nun kültürel miras listesine dahil edilmesini de değerlendiren Hamdan, bunun "ulusal bir başarı" olduğunun altını çizdi.