İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Gökalp Kökçü tarafından yürütülen Dink cinayeti soruşturması kapsamında sevk edildiği mahkemece adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakılan eski uzman jandarma ve Esenyurt Belediyesi Zabıta Müdürü Bozca'nın serbest bırakılmasına itiraz edildi.
Savcı Kökçü'nün şüpheli Bozca'nın yeniden tutuklanması talebini değerlendiren nöbetçi İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği, bu talebi kabul etti. Hakimlik, Bozca'nın da dün tutuklanan Uzman Çavuş Abdullah Dinç gibi, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak ve kasten öldürme" suçlarından, mevcut delil durumu, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin varlığı, suçun yasada öngörülen cezasının üst sınırı ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacak olması gerekçeleriyle tutuklanmasına hükmetti.
Gözaltında tutulan 25 şüphelinin işlemleri sürüyor
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de Şişli'de uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmalar kapsamında tutuklanan jandarma görevlisi sayısı ikiye çıktı.
Savcılık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekipler tarafından, cinayete ilişkin jandarma görevlileri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul ve Trabzon'da düzenlenen eş zamanlı operasyonla gözaltına alınan 25 kişinin işleminin ise devam ettiği öğrenildi.
Operasyonlar kapmasında jandarma yarbay, jandarma astsubay, jandarma uzman çavuş ve bir yayınevi sahibi İstanbul'da, jandarma astsubay başçavuş da Trabzon'da gözaltına alınmıştı.
"Başarısız darbe kalkışmasına giden süreç"
Soruşturma savcısı Gökalp Kökçü, şüphelilerle ilgili tutuklama istemli sevk yazısında, kamu görevlilerinin bir kısmı hakkında dava açıldığını ancak jandarma ile ilgili olarak o dönem itibariyle yapılan tespit ve delillere ulaşılamadığı için, cinayetin jandarma ayağının soruşturmadan ayrıldığı anımsatılmıştı.
Dink cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında bilgilere yer verilen sevk yazısında, ''15 Temmuz başarısız darbe kalkışması ile gelinen son noktada şüphelilerin eylemlerini sadece silahlı terör örgütüne yönetici ya da üye olmak, kasten öldürmeye iştirak olarak nitelendirmek hukuki tavsikten uzak olacaktır. Başarısız darbe kalkışmasına giden süreçte Hrant Dink cinayeti bu yolda bu amaç için attırılan ilk kurşun olması nedeniyle şüphelilerin eylemlerinin 'Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs' suçu kalıbına uyduğu anlaşılmaktadır.'' denilmişti.
Sevk yazısında, "Dink cinayetinde resmi bir görevlendirmeleri olmamasına rağmen cinayet mahalli ve çevresinde İstanbul İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde TİM komutanı olarak görevli şüpheli Yüzbaşı Muharrem Demirkale ve Kısım Amiri şüpheli Yüzbaşı Ali Barış Sevindik'in koordinesinde, cinayet öncesi ve sonrasında, cinayetin tetikçisi Ogün Samast ve maktül Dink'i izleyen, cinayetin işlenmesine FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün nihai amacı doğrultusunda nezaret, yardım ve iştirak eden İstanbul İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlileri şüpheliler Abdullah Dinç ve Yavuz Bozca'nın tutuklanması" talep edilmişti.