ABD ve Avrupa, Türkiye'nin bekası için yürüttüğü her mücadeleyi endişeyle karşılıyor. Batılı ülkeleri kaygılandıran kimi zaman PKK'ya yönelik operasyonlar oluyor kimi zaman FETÖ ile mücadele; bazen de bir YSK kararı onları endişelendirmeye yetiyor.
ABD YSK'nın İstanbul'a ilişkin iptal kararını hem 'sıradışı' diye niteledi hem de 'not ettiğini' açıkladı. Washington'un izinden giden Almanya, Belçika, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi gibi ülke-kurumlar da İstanbul'a ilişkin endişe-kaygı yarışında ABD'den geri kalmadı. Amerika ve Avrupa'nın İstanbul seçimlerinde tekrarladığı 'kaygı ve endişe' dili, zaman içinde bahaneler değişse de asla kaybolmuyor.
Batı kaynaklı endişeyi besleyen unsurlar düşünüldüğünde küresel işgalcilerin telaşlanması için birçok neden bulunuyor: Toplumsal kaos için tetiklenen Gezi Parkı eylemlerinin başarıya ulaşmaması, 15 Temmuz'daki FETÖ'cü işgal girişiminin destansı bir direnişle bertarafı, 'terör koridoru' rüyasının Zeytin Dalı-Fırat Kalkanı Harekâtlarıyla bitişi, PKK/PYD/YPG ile etkin mücadele, Doğu Akdeniz'deki enerji denkleminde etkin hamleler vs... bunlardan sadece birkaçı.
Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası olaylar karşısındaki milli çıkarlarını önceleyen duruşu ve menfaatlerini korumadaki siyasi ve askeri kararlılığı, ABD ve Avrupa ülkelerini önümüzdeki dönemde daha çok endişelendirecek gibi görünüyor.
İşte Türkiye'nin yakın dönemde kendini korumak için attığı adımlar nedeniyle endişe ve kaygıya boğulan ülkelerin tepkilerinden birkaçı:
1 - Sizi Gezi’den tanıyoruz
Haziran 2013'te Gezi Parkı eylemleri sürerken dönemin ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, "Polisin aşırı güç kullanıma dair haberlerden kaygılıyız" demiş, onu AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton izlemişti: "Polisin orantısız güç kullanmasından endişe ve üzüntü duyuyoruz."
Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın makamında şehit edilmesiyle gecikmeye uğrayan Gezi olayları soruşturması kapsamında 'işadamı' Osman Kavala da gözaltına alındı. Kıtada Türkiye için en çok endişelenenlerden biri olan Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri, konuyu Avrupa'nın gündemine defalarca kez taşıdı.
Gezi eylemcilerinin finansörü Kavala'nın tutuklanması ABD'yi de ziyadesiyle enşilendirdi, ABD Dışişleri Sözcüsü Robert Palladino, Kavala ve diğer sanıkların keyfi bir şekilde tutuklu bulunduğunu iddia etti.
2 - FETÖ, S-400 Kıbrıs...
ABD’nin bir başka endişesi ise FETÖ’nün 17/25 Aralık 2013 kumpası sonrasında ABD Dışişleri’nce kaleme alınan 2014 İnsan Hakları Raporunda göze çarptı. Raporda, 17 Aralık kumpasına imza atan FETÖ’cülere yönelik operasyonlar ‘skandal’ olarak nitelendirildi.
FETÖ’nün darbe girişiminin ardından hükümetin aldığı tedbirler de ABD ve Avrupa’yı rahatsız etti. OHAL uygulamasını ve darbecilere yönelik gözaltıları eleştiren AB Temsilcisi Mogherini, AB ve üye ülkelerin, Türkiye’de en son yaşanan gelişmeleri ‘ciddi endişeyle’ takip ettiğini kaydetti.
Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi alması da son dönemde ABD’nin endişe duyduğu konuların başında geliyor. Neredeyse iki yıldır ABD’liler çeşitli bahaneler öne sürüp Türkiye’nin S-400 almaması gerektiğini söyleyerek ‘endişelerini’ dile getiriyor. S-400’den kaygılı olanlar kervanına nisan ayında Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann’ın da katılması dikkat çekti.
Türkiye’nin Mavi Vatan’daki haklarını koruması da endişe konusu oldu. Önce ABD Dışişleri Türkiye’nin Kıbrıs açıklarında sondaj yapmasından ötürü endişeli olduklarını beyan etti; AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ise hemen ardından yetişti: “Türkiye’nin sondajından endişeliyiz.”
3 - PKK’yı vurduk ses oradan geldi
PKK’nın Türkiye’deki hendek-çukur eylemlerini destekleyen ABD, güvenlik güçlerinin operasyonları başladığında en çok rahatsız olan ülke oldu. 2015-2018 arası yurtiçi ve yurtdışında 16 bini aşkın teröristin etkisiz hale getirilmesi, PKK ile ittifakını bir süredir gizlemeyen ABD’yi endişelendirdi. Washington’un “Türkiye’nin operasyonlarından endişeliyiz” şeklindeki mesajlarının tam sayısı bilinmiyor.
PKK’ya yönelik başarılı çalışmalardan endişelenen ABD, devletin parasını Kandil’e akıtan belediye başkanlarının görevden alınmasına da bozuldu. Eylül 2016’da çok sayıda yerleşim biriminin kayyuma devredilmesi bir kez daha Amerika’nın endişelenmesine yol açtı.
ABD’nin PKK’ya yönelik açık destek tavrına çok geçmeden Almanya da katıldı. PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ilgili yürütülen soruşturmalar ve özellikle HDP Eş Başkanı Selahattin Demimrtaş’ın tutuklanması Berlin’i ‘büyük endişeye’ sevk etti.
4 - İki harekât, büyük korku
Irak kuzeyinden Suriye’ye oradan da Akdeniz’e uzanacak bir koridor projesinin TSK operasyonlarıyla olasılıksız hale gelişi, beklendiği üzere en çok ABD ve Avrupa’yı rahatsız etti. Mehmetçik-Özgür Suriye Ordusu ortaklığıyla gerkçekleştirilen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtlarını bu ülkeler endişeyle karşıladı. ABD Dışişleri, “Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki faaliyetlerinden endişeliyiz” ifadeleriyle teröristleri korurken, ABD ordusu ise “TSK harekâtının DEAŞ’la mücadelede dikkatleri dağıttığını” ileri sürdü.
AB Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ABD’yi takip ederek kaygılılar kervanına katılırken, onu Afrin’e yönelik harekât sürerken Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel izledi: “Yaşanan durumdan son derece endişeliyiz.” Aynı dönem Fransa’dan da endişe üstüne endişe mesajı yağdı.
TSK operasyonlarının PKK işgalindeki Münbiç’e doğru genişleyeceğinden kaygılanan Amerikalılar yine devreye girmiş ve üst düzey bir ABD’li, “Münbiç’teki ABD güçlerinin güvenliğinden endişeliyiz” demişti. Yani şimdiye dek Türkiye’nin güvenliğini ilgilendiren neredeyse tüm konular Batılı ülkelerin ‘endişesini’ artırdı.
5 - Seçimden bile kaygılandılar
İstanbul’a ilişkin iptal kararını sözde not eden ABD, Türkiye’deki bir başka seçime ilişkin de fikir yürütmüştü. 20 Nisan 2018’de 24 Haziran seçimlerine ilişkin “Endişeliyiz” açıklaması gelmiş, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heater Nauert, “OHAL durumunda olan bir ülkede, tamamen özgür, adil ve şeffaf bir seçim yapılabileceğinden endişeliyiz” demişti.