Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde "2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi Basın Bilgilendirme Toplantısı"nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'ın açıklamaları şöyle:
Eylül ayında Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuyla paylaşılan ve hazırlıkları toplumun geniş kesimlerinin katılımıyla gerçekleştirilen Orta Vadeli Program ile üç yıllık makroekonomik çerçeveyi ortaya koymuş; kamu kurum ve kuruluşlarımızın bütçelerinin hazırlanmasına yönelik yasal süreci başlatmıştık.Ardından uzun vadeli bir perspektifle hazırladığımız On İkinci Kalkınma Planı dün itibarıyla Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Gazi Meclisimize sunulmuştur. Orta ve uzun vadeli hedeflerimizle uyumlu şekilde hazırlanan Bütçe Kanunu Teklifimizin meclis görüşmelerine Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü de kutlayacağımız Ekim ayı içinde başlıyoruz. 2024 Bütçesi, Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme yolunda Gazi Meclisimizin takdirine sunduğumuz ilk bütçemizdir.
2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifimiz her şeyden önce “dirençli şehirler, dirençli ekonomi ve dirençli toplum” öncelikleri gözetilerek hazırlanmıştır. Türkiye’nin ortak aklı ile şekillendirilen politikalarımızın mali temelini oluşturan bütçemiz, her alanda inşa, ihya ve Türkiye’nin büyümesini önceleyen kalemleri içermektedir.
Bu dönemde temel önceliğimiz depremle yıkılan şehirlerimizi daha iyi şekilde yeniden ayağa kaldırmak, geleceğe dönük afet risklerini azaltmaktır. Bir diğer temel önceliğimiz mali disiplini esas alan, maliye ve para politikaları koordinasyonunu güçlendiren bir anlayış içerisinde makro finansal ve fiyat istikrarını sağlama hedefine katkıda bulunmaktır. Gerçekçi ve ayakları yere basan politikalarımızla, tüm dünya ile birlikte ülkemizi de olumsuz etkileyen hayat pahalılığı sorunun da üstesinden geleceğiz.
Bütçemiz; yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı destekleyen, bütüncül ve kapsayıcı birkalkınma yaklaşımına sahiptir. İstikrar içinde büyümenin sağladığı imkanları insan odaklı ve sosyal refahı artırıcı bir yaklaşımla toplumun bütün kesimleri ile paylaşmak esas alınmıştır. İşçisi, memuru, emeklisi, esnafı ve çiftçisiyle toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmış, Edirne’den Kars’a 81 ilimizin her köşesinin gereksinimleri düşünülmüştür. Milli teknoloji hamlesi, milli enerji, gıda arz güvenliği, yeşil ve dijital dönüşüm gibi alanlara odaklanan 2024 yılı bütçemiz stratejik hedeflerimize daha hızlı ulaşmamızın önünü açacaktır. Bilim, teknoloji, tasarım ve inovasyonda bize sunulanla yetinmeyecek, yeni trendlerde belirleyici ve öncü olacağız. Bu bütçeyle insanımızın refahını artırmak başta olmak üzere milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirecek, güven ve istikrar iklimini tahkim edeceğiz. Değerlerimize sahip çıkarak aile kurumuzu sağlamlaştıracak, zararlı akımlara karşı milli bünyemizi perçinleyeceğiz. Terörü kaynağında kurutma stratejimizi kararlılıkla uygulamaya, tüm şehirlerimiz ile sınırlarımızda huzur ve güven ortamını korumaya devam edeceğiz. Bölgesel ve küresel dengelerin anahtar ülkesi olarak diplomaside belirleyici rolümüzü sürdüreceğiz. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu yatırımlara kaynak ayıran ve sosyal yapıyı güçlendiren bütçe teklifimizin, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını şimdiden diliyorum.
Türkiye kesintisiz büyüme sürecini 13 yıla çıkardı
Küresel salgın, jeopolitik gerilimler ve savaşların gölgesinde dünya ekonomisi, tam olarak arzu edilen toparlanmayı sağlayamamıştır. Artan risk ve belirsizlikler pek çok ülkede büyüme oranlarını sınırlandırmaktadır. Mevcut kırılganlıklar ve yeni risklerle beraber, 2022 yılında yüzde 3,5 büyüme kaydeden küresel ekonominin 2023 yılında yüzde 3,0, 2024 yılında da yüzde 2,9 oranında büyüyeceği öngörülmektedir.Bu süreçte, tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı zorluklar, devam eden tedarik zinciri sorunları ve Rusya-Ukrayna savaşıyla küresel enerji ve gıda fiyatlarında yaşanan artışların yol açtığı şoklara karşın ülkemiz, 2022 yılında yüzde 5,5 oranıyla kuvvetli bir büyüme hızına ulaşmış ve “kesintisiz büyüme” sürecini 13 yıla çıkarmıştır.2023 yılı 6 Şubat tarihinde meydana gelen 11 ilimizi ve 14 milyon insanımızı doğrudan etkileyen ve asrın felaketi olarak nitelenen depremlere rağmen, üretim ve ihracatımız sekteye uğramamış, dünyada benzer afetlerle karşılaşan ülkelerdeki ekonomik daralmayı yaşamadan oldukça süratli bir biçimde toparlanmıştır. Aldığımız yerinde ve etkili önlemlerle ekonomik aktivitenin ivmesi sürdürülmüş ve depremin büyüme üzerindeki olumsuz etkisinin sınırlı düzeyde kalması sağlanmıştır. Böylece 2023 yılının ilk yarısında yüzde 3,9 oranında büyüyen Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında olumlu ayrışarak 12 çeyrektir devam eden büyüme performansını sürdürmüştür. Hâlihazırdaki büyüme oranlarımız, ihracat ve istihdamdaki rekorlara kadar pek çok göstergemiz Türkiye Yüzyılına emin adımlarla girdiğimizin ispatıdır.
Küresel iktisadi faaliyetlerdeki yavaşlamanın ve Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketinin etkilerine rağmen 2023 yılının genelinde ekonomik büyümemizin yüzde 4,4 olarak gerçekleşmesini öngörüyoruz.2024 yılı için ekonomimizin daha dengeli bir talep kompozisyonuyla yüzde 4 oranında büyümesini ve enflasyondaki düşüşün de teminiyle diğer ülkelerden olumlu yönde ayrışmasını bekliyoruz. Bilindiği üzere, güçlü ekonomik aktivitenin istihdam oluşturma kapasitesi üzerindeki olumlu etkisiyle, istihdamımız, 2023 yılının ikinci çeyreğinde tarihi yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Yılın ilk yarısında, emekliliğe hak kazanma koşullarına yönelik düzenlemelerin sonucu istihdamdan ayrılanlar ve depremin olumsuz etkilerine rağmen net 220 bin istihdam artışı sağlanmıştır. 2023 yılı genelinde ekonomideki canlılığın sürmesiyle yılsonu itibarıyla istihdamdaki yıllık artışın yaklaşık 900 bin kişi olması, işsizlik oranının yüzde 10,1’e gerilemesi, 2024 yılında ise parasal sıkılaştırma koşullarının etkisiyle işsizlik oranının hafif bir yükselişle yüzde 10,3 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Küresel ekonominin ivme kaybettiği ve dünya ticaretinde ciddi bir durgunluk yaşandığı bir dönemde, uyguladığımız politikalar ve güçlü ekonomik yapımız ile ihracatımız artmaya devam etmektedir. 2022 yılında 254,2 milyar dolarla bir önceki Orta Vadeli Program hedeflerimize yaklaşan ihracatımız, jeopolitik gerilimler ve küresel büyümedeki yavaşlama beklentilerinin yanı sıra depremin ihracat üzerindeki olumsuz etkilerine rağmen 2023 yılında da tarihi rekorlar kırmaya devam etmektedir. Yıllıklandırılmış ihracatımız Eylül ayı itibarıyla 253 milyar doları aşmış, küresel mal ticaretinde ülkemizin aldığı pay yüzde 1'in üzerinde gerçekleşmiştir.
2023 yılı genelinde 255 milyar doların üzerinde ihracat ile bir önceki yılın üzerinde bir ihracat performansı yakalamayı, 2024 yılı için de 267 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda, ihracat desteklerimizi artırarak devam ettirecek, ihracat pazarlarını çeşitlendirme yönünde adımlar atacak, küresel ticaretteki yeni eğilimlerle uyumlu olarak çalışmalarımızı aktif bir şekilde sürdüreceğiz.
"Tek haneli enflasyona ulaşıncaya kadar duruşumuzu sürdüreceğiz"
Seyahat gelirlerimiz ise, salgın ve jeopolitik gerilimlerin turizm sektörü üzerindeki olumsuz etkisine rağmen, Hükümetimizin uyguladığı politikaların desteğiyle güçlü seyrini sürdürerek, cari dengenin iyileşmesine önemli katkı sağlamaya devam etmektedir. Turizm sektörümüzün olumlu performansı ile seyahat gelirlerimizin 2023 yılı sonunda 49 milyar dolara, 2024 yılında söz konusu yukarı yönlü ivmenin sürmesiyle 52,5 milyar dolara ulaşarak yeni rekorlar kaydetmesini bekliyoruz. Yurt içi talepte öngörülen dengelenmenin neticesinde ithalat artış ivmesinin zayıflaması, turizm gelirlerindeki güçlü görünüm ve küresel enerji fiyatlarında ani bir yükseliş olmayacağı beklentisiyle, cari işlemler dengesinde önümüzdeki dönemde iyileşme öngörülmektedir. Cari işlemler açığımızın en önemli sebeplerinden biri olan enerjide, son dönemde ithalat bağımlılığını azaltma ve arz güvenliğini sağlama amacıyla attığımız adımların ve temiz enerji kaynaklarıyla yeşil dönüşümü gerçekleştirme kararlılığımızın cari denge üzerindeki olumlu etkilerini, önümüzdeki dönemde daha belirgin bir şekilde göreceğiz. Küresel ölçekte enflasyon sorunu pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede devam ederken, enflasyonla mücadeleye yönelik şeffaf ve güvenilir politika adımlarını yerinde ve zamanında hayata geçirmekte, bu duruşumuzu düşük tek haneli enflasyon seviyelerine kalıcı şekilde ulaşıncaya kadar sürdürmekte kararlıyız.
"İhracatın 267 milyar dolara ulaşmasını hedefliyoruz"
2023 yılı genelinde 255 milyar doların üzerinde ihracat ile bir önceki yılın üzerinde bir ihracat performansı yakalamayı, 2024 yılı için de 267 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda, ihracat desteklerimizi artırarak devam ettirecek, ihracat pazarlarını çeşitlendirme yönünde adımlar atacak, küresel ticaretteki yeni eğilimlerle uyumlu olarak çalışmalarımızı aktif bir şekilde sürdüreceğiz.
Seyahat gelirlerimiz ise, salgın ve jeopolitik gerilimlerin turizm sektörü üzerindeki olumsuz etkisine rağmen, Hükümetimizin uyguladığı politikaların desteğiyle güçlü seyrini sürdürerek, cari dengenin iyileşmesine önemli katkı sağlamaya devam etmektedir. Turizm sektörümüzün olumlu performansı ile seyahat gelirlerimizin 2023 yılı sonunda 49 milyar dolara, 2024 yılında söz konusu yukarı yönlü ivmenin sürmesiyle 52,5 milyar dolara ulaşarak yeni rekorlar kaydetmesini bekliyoruz. Yurt içi talepte öngörülen dengelenmenin neticesinde ithalat artış ivmesinin zayıflaması, turizm gelirlerindeki güçlü görünüm ve küresel enerji fiyatlarında ani bir yükseliş olmayacağı beklentisiyle, cari işlemler dengesinde önümüzdeki dönemde iyileşme öngörülmektedir.
Cari işlemler açığımızın en önemli sebeplerinden biri olan enerjide, son dönemde ithalat bağımlılığını azaltma ve arz güvenliğini sağlama amacıyla attığımız adımların ve temiz enerji kaynaklarıyla yeşil dönüşümü gerçekleştirme kararlılığımızın cari denge üzerindeki olumlu etkilerini, önümüzdeki dönemde daha belirgin bir şekilde göreceğiz. Küresel ölçekte enflasyon sorunu pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede devam ederken, enflasyonla mücadeleye yönelik şeffaf ve güvenilir politika adımlarını yerinde ve zamanında hayata geçirmekte, bu duruşumuzu düşük tek haneli enflasyon seviyelerine kalıcı şekilde ulaşıncaya kadar sürdürmekte kararlıyız.
Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz. Enerjiden tarıma, eğitimden sağlığa, sanayiden savunma sektörüne kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda somut ve dinamik politikaları, planlı ve programlı bir şekilde birer birer uygulamaya devam edeceğiz.
Maliye politikamızı deprem ve afet harcamalarını yaparken yapısal bir bozulmaya yol açmayacak ve bütçe disiplinini koruyacak bir yaklaşım içerisinde uyguluyoruz. Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz. Enerjiden tarıma, eğitimden sağlığa, sanayiden savunma sektörüne kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda somut ve dinamik politikaları, planlı ve programlı bir şekilde birer birer uygulamaya devam edeceğiz. Maliye politikamızı deprem ve afet harcamalarını yaparken yapısal bir bozulmaya yol açmayacak ve bütçe disiplinini koruyacak bir yaklaşım içerisinde uyguluyoruz.
Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz.Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz.Enerjiden tarıma, eğitimden sağlığa, sanayiden savunma sektörüne kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda somut ve dinamik politikaları, planlı ve programlı bir şekilde birer birer uygulamaya devam edeceğiz.Maliye politikamızı deprem ve afet harcamalarını yaparken yapısal bir bozulmaya yol açmayacak ve bütçe disiplinini koruyacak bir yaklaşım içerisinde uyguluyoruz.
Bildiğiniz gibi bütçe kanun teklifleri, harcama tavanları ve gelir kalemlerine ilişkin tahminleri içeren bir dokümandır. Bu çerçevede sizlere biraz da 2024 yılı Bütçe Teklifimize ilişkin rakamsal detayları vermek istiyorum. 2024 Yılı Merkezi yönetim bütçesi kapsamında; 226 kamu idaresinin bütçesi bulunmaktadır.2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 11 trilyon 89 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 8 trilyon 437 milyar lira olacağı tahmin edilmektedir. Bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılaya oranının ise yüzde 6,4 olarak gerçekleşeceği öngörülmektedir.
Bütçe gelirlerinin alt kalemleri şöyledir:
• Gelir Vergisi 1 trilyon 188,9 milyar lira,
• Kurumlar Vergisi 1 trilyon 275,7 milyar lira,
• Katma Değer Vergisi 2 trilyon 497,7 milyar lira,
• Özel Tüketim Vergisi 1 trilyon 403,9 milyar lira,
• Diğer Vergi Gelirleri 1 trilyon 41,5 milyar lira,
• Vergi Dışı Gelirler 1 trilyon 29,4 milyar liradır.
Bildiğiniz üzere 2023 yılı Şubat ayında meydana gelen Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinde hasar gören bölgelerin yeniden ihyası, imarı ve depremin etkilerinin süratle ortadan kaldırılması ile diğer ödenek ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla Temmuz ayında Meclisimizde bir ek bütçe teklifi kabul edildi. 2023 yılı içinde bütçeden “762 milyar lira” deprem harcaması yapılacağını öngördük. 2024 yılı bütçemizde ise depremlerinin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları için “1 trilyon 28 milyar lira” kaynak ayırıyoruz. Bu tutarın GSYH’ye oranının ise yüzde 2,5 olduğunu belirtmek istiyorum. Devletimiz tüm yetkilileri ve kurumlarıyla, deprem bölgesindeki hayatın süratle normale dönmesi için çalışmalarına aralıksız bir şekilde devam etmektedir.
Deprem harcamaları hariç 2024 yılı bütçe ödeneklerinin ekonomik sınıflandırmaya göre dağılımını ise şu şekilde öngördük:
• Personel giderleri için toplam 2 trilyon 865,9 milyar lira,
• Mal ve hizmet alım giderleri 669,8 milyar lira,
• Cari transferler 4 trilyon 52,8 milyar lira,
• Sermaye giderleri 636,5 milyar lira,
• Sermaye transferleri 68,1 milyar lira,
• Borç verme giderleri 298,2 milyar lira,
• Yedek ödenekler 215,3 milyar lira,
• Faiz giderleri 1 trilyon 254 milyar liradır.
2002 yılından beri eğitimi en öncelikli meselemiz olarak gördük ve 7,6 milyar lira olarak devraldığımız Milli Eğitim bütçesini 2024 yılında 1 trilyon 90,2 milyar liraya yükselttik. Öğretmenlik Meslek Kanununu yürürlüğe koyduk, böylece öğretmenlerin kariyer imkânlarını genişlettik. 2023 yılı Temmuz ayı itibarıyla bir öğretmenimizin maaşında uzman öğretmen olduğunda yaklaşık 2.900 lira, başöğretmen olduğunda ise yaklaşık 5.800 lira artış olmuştur. Artan üniversite ve öğrenci sayısıyla birlikte üniversitelerimize ayırdığımız kaynağı da sürekli artırıyoruz. Yükseköğretim kurumları bütçelerini 2024 yılında 345,8 milyar liraya çıkarıyoruz. Yükseköğretimi de dâhil ettiğimizde eğitim bütçemizi 2024 yılında 1 trilyon 615,2 milyar liraya yükseltiyoruz.
Böylece merkezi yönetim bütçesinden yüzde 14,6 oranı ile en büyük payı yine eğitime ayırıyoruz. Eğitimle birlikte hükümetlerimiz döneminde en fazla önem verdiğimiz konuların başında sağlık gelmektedir.2022 yılında başta hekimlerimiz olmak üzere tüm sağlık personelimizin sabit ek ödemeleri merkezi yönetim bütçesine alındı ve taban ödeme adı altında yeni bir ödeme unsuru getirildi. Hekimlerimizin mali haklarının yanında emekli aylıkları da önemli oranda artırıldı. Vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanmalarını sağlamak amacıyla merkezi yönetim bütçesinden sağlık hizmetleri için 779,6 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Sağlık Bakanlığı ve yükseköğretim kurumları döner sermayeleri ile Sosyal Güvenlik Kurumundan yapılacak sağlık harcamaları da dikkate alındığında sağlık alanına ayrılan toplam kaynak 1 trilyon 650 milyar liraya ulaşmaktadır.
Sosyal devlet ilkesiyle ülkemizin sahip olduğu refahı toplumun tüm katmanlarına yaymaya kararlıyız.2002 yılında 1,6 milyar lira olan sosyal yardım ve destekler için ayırdığımız kaynağı 2024 yılı bütçemizde 497 milyar liraya çıkardık. Bu tutar 2024 yılı bütçesinin yüzde 4,5’ine denk gelmektedir. 2002 yılında yüzde 0,4 olan sosyal yardım ve desteklerin GSYH’ye oranını 2024 yılında yüzde 1,2’ye yükseltiyoruz.
2024 yılında;
• Ödeme gücü olmayan vatandaşlarımızın sağlık primi giderlerini karşılamak amacıyla 100,5 milyar lira,
• 65 yaş üstü yaşlılarımız, bakıma ihtiyacı olan engelli vatandaşlarımız ve yakınlarına bağlanan aylıklar kapsamında 64,1 milyar lira,
• Engelli vatandaşlarımızın evde bakımına destek amacıyla 56,2 milyar lira,
• Aile destek programı için 32 milyar lira,
• Sosyal konut finansmanının desteklenmesi amacıyla 16 milyar lira,
•Ekonomik yoksunluk içinde olan çocuklarımızın aileleri yanında yetişmelerine imkân sağlayan sosyal ve ekonomik destek ödemeleri için 12,5 milyar lira,
• Elektrik tüketim desteği kapsamında 8,6 milyar lira,
• Engelli eğitim taşıma giderleri için 6,4 milyar lira,
• Koruyucu aile uygulaması kapsamında yaklaşık 1,4 milyar lira kaynak ayırdık.
Vatandaşlarımızın refahını artırmaya yönelik bütçeden sağladığımız diğer sosyal amaçlı kaynaklardan da kısaca bahsetmek istiyorum. Vatandaşlarımızın daha ucuz elektrik ve doğalgaz kullanabilmeleri için 2024 yılı bütçesinde 508,6 milyar lira kaynak öngörüyoruz. Sakarya Gaz sahasının devreye alınmasıyla birlikte Mayıs ayının sonuna kadar vatandaşlarımıza ücretsiz doğalgaz sağladık. Sonraki 11 aylık dönem için ise vatandaşlarımızın 25 metreküpe kadar olan kullanımlarını ücretsiz hale getirdik. Bu kapsamda 19 milyar lira ödenek öngörüyoruz.
2022 yılı Ocak ayı itibarıyla asgari ücreti vergi dışı tuttuk. Bu imkandan tüm çalışanlarımız yararlanmaktadır. Bu kapsamda 2024 yılında 595,1 milyar lira vergi istisnası öngörüyoruz. 2024 yılında bütçemizden tarıma 384 milyar lira kaynak ayırdık.
Bu kapsamda;
• Tarımsal destek programları için 91,6 milyar lira,
• Tarım sektörü yatırım ödenekleri için 100,6 milyar lira,
• Tarımsal kredi sübvansiyonu, müdahale alımları, tarımsal KİT’lerin finansmanı ve ihracat destekleri için 191,8 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Son iki yıl içinde önemli ölçüde artırdığımız reel sektör desteklerine 2024 yılında da devam ederek “yatırım, istihdam, üretim ve ihracat” odağımızla özel sektörle omuz omuza büyüme stratejimizi sürdürüyoruz. Reel kesim destekleri için bütçemizden 376,5 milyar lira ödenek öngörüyoruz. Bu kapsamda;
• Sosyal Güvenlik Kurumu işveren prim ödemeleri için 165,9 milyar lira,
• Tarımsal krediler sübvansiyon desteği olarak 86 milyar lira,
• Halk Bankası esnaf kredileri sübvansiyon desteği için 30,4 milyar lira,
• Mesleki eğitim kapsamında ödenen Devlet katkısı için 25,2 milyar lira,
• İhracat başta olmak üzere diğer reel sektör destekleri için 69 milyar lira kaynak ayırdık.
Savunma sanayii ekosistemimizin dışa bağımlılığını asgari seviyeye indirecek şekilde güçlendirmek gayesiyle hareket etmekteyiz. Savunma Sanayii Destekleme Fonu için ayrılan kaynak da dâhil edildiğinde savunma ve güvenlik sektörü için 2024 yılında 1 trilyon 133,5 milyar lira ödenek tahsis ediyoruz. Mahalli idarelerimizi güçlendirilmeye devam ediyoruz. 2002 yılında 4,7 milyar lira olan büyükşehir ve diğer belediyelerimiz ile il özel idarelerimize ayırdığımız toplam kaynağı 859,6 milyar liraya çıkarıyoruz. 2002 yılında bu kaynağın bütçe içerisindeki payı yüzde 4 iken bu oranı 2024 yılında yüzde 7,8’e yükseltiyoruz. Sulama projelerinden, demiryolu projelerine, havalimanlarından, denizyolu yatırımlarına birçok alanda yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. 2024 yılı bütçemizde yatırımlara ayırdığımız kaynağı 1 trilyon 592,9 milyar liraya yükseltiyoruz. Bu tutar 2024 yılı bütçemizin yüzde 14,4’üne denk gelmektedir. AK Parti Hükümetleri döneminde çalışanlarımızın ve emeklilerimizin aylık ve ücretlerinde enflasyonun çok üzerinde reel artışlar yaptık.2023 yılı Ocak ayından geçerli olmak üzere, tüm kamu görevlilerimizin ek göstergelerini artırdık, öğretmen, hemşire, polis, din görevlisi, şube müdürü, avukat gibi birçok kamu görevlimizi 3600 ek göstergeden yararlanır hale getirdik. 2024 yılı bütçemiz ile eğitimden sağlığa, enerjiden tarıma ve sanayiye her alanda büyüyen, güçlenen, kalkınan, itibarı artan ve refahı yükselen Türkiye için tarihi yürüyüşümüze devam edeceğiz. Odağına insanımızı ve sosyal adaleti alarak hazırladığımız 2024 yılı bütçemizi, Türkiye Yüzyılının ilk bütçesi olarak gazi Meclisimizin takdirlerine sunuyoruz. Türkiye Yüzyılında en yüksek insani gelişmişlik seviyesini yakalamış ve üst gelir grubunu hedefleyen bir ülke olarak milletimizin refahını artırmak üzere gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. 2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin bir kez daha ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a güçlü liderliği ve gösterdiği vizyon için şükranlarımı sunuyorum.
Başta Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı olmak üzere bütçe teklifinin oluşturulmasına katkıda bulunan tüm kamu kurum ve kuruluşlarımıza gönülden teşekkür ediyor, hepinizi bir kez daha sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz daha sonra yaptığı açıklamada "Köklü demokrasisiyle siyasi istikrarını teminat altına almış, refahı artırırken sosyal adaleti güçlendiren, küresel adaletin sağlanmasında etkin bir güç haline gelmiş Türkiye yolunda hazırladığımız 12’nci Kalkınma Planıyla kararlı bir şekilde hedeflerimize yürüyeceğiz." dedi.