Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin ile İsrail arasında devam eden çatışmalara yönelik yaptığı açıklamalarda taraflara itidal çağrısında bulundu.
Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
Kudüs merkezli coğrafyadaki her kökenden insanlar ecdadımızın himayesinde huzur içinde yaşamıştı. Sorunların bu kadar derinleşmesinde uluslararası toplumun Filistinlilere verdiği sözleri tutmamasının çok büyük katkısı vardır. Türkiye olarak bizim bu konudaki tavrımız en başından itibaren nettir. 1949 yılından beri İsrail Devleti'ni tanıyoruz ve kimi zaman kesintiye uğrasa da diplomatik ilişkilerimizi sürdürüyoruz. Öte yandan 1967 sınırları çerçevesinde başkenti Kudüs olan bağımsız egemen bir Filistin Devleti kurulmadan bölgeye huzur gelmeyeceğine inanıyoruz. Filistin halkını sürekli tehdit ederek, ev ve arazilerine el koyarak, kalkınmasına engel olarak bölgedeki sorunun çözülemeyeceği açıktır. Böyle bir yaklaşım sadece derinleşen huzursuzluğun artmasına ve nihayetinde de barış arayışlarının hüsranla sonuçlanmasına yol açar. İsrail güvenlik güçlerinin ve illegal yerleşimlerinin Filistinlilere yönelik mal ve can tehdidine nasıl karşıysak, İsrailli sivillere yapılan rastgele saldırılara da karşıyız. Camilerin bombalanması, masum çocuk, kadın, yaşlı ölümleri asla kabul edilemez bir durumdur. İsrail şehirlerine yönelik eylemlerde benzer manzaralar ortaya çıktıysa bunları da kesinlikle kabul etmiyoruz. Savaşında bir adabı, ahlakı vardır. Adil bir barışın kaybedeni olmaz. Bir şiddet sarmalına girilmesi, ilave acıdan başka bir şey getirmez. İsrail yönetiminden Gazze olmak üzere, Filistinlilere yönelik tacizlerini durdurmalarını istiyoruz. Bu itidalli adım barışa giden yolun kapısını da aralayacaktır. Gün fevri değil, devlet aklıyla, soğukkanlılıkla ve insani vicdanla hareket etme günüdür. Türkiye olarak her türlü arabuluculuğa hazır olduğumuzu belirtmek isterim.