Cumhurbaşkanı Erdoğan üçüncü bir yol yok diyerek duyurdu: Ya silahlar gömülecek ya doğrultanlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Şanlıurfa'da AK Parti İl Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Terörü bir silah, bir araç, bir maşa olarak kullanma devrinin sonra erdiğini belirten Erdoğan, ''Bu kirli oyunun raf ömrü tükenmiştir. Terörle demokrasi yan yana olmaz. Terörle siyaset aynı kapta olmaz. Ya Türkiye'ye doğrultulan silahlar gömülecek, ya da Türkiye'ye silah doğrultanlar gömülecek. Bunun haricinde üçüncü bir yol, bir alternatif yok.'' ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin GAP Arena Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen Şanlıurfa 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.

Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Erdoğan, kongrenin hayırlara vesile olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şunu kimse unutmasın, AK Parti 85 milyonun partisidir. AK Parti, hiçbir ayrım yapmadan 85 milyona hizmet üreten partidir. AK Parti, siyasi kimliğine, sandıktaki tercihine bakmadan 81 vilayetimizin hepsine adil hizmet götüren partidir." dedi.

Your browser doesn't support HTML5 video.

Kurulduğu günden itibaren Şanlıurfa İl Teşkilatında görev alarak ülkenin güçlenmesi, demokrasinin perçinlenmesi, milletin barış, huzur ve esenliği için ter dökmüş herkesi tebrik eden Erdoğan, "Teşkilatımızın bütün mensuplarına, 23,5 yıldır gece gündüz demeden AK Parti için, milletin ve memleketin selameti için mücadele eden bütün dava arkadaşlarıma buradan şükranlarımı sunuyorum. Teşkilatımız içinde ahirete irtihal etmiş kardeşlerimizi bir kez daha rahmetle, minnetle yad ediyorum." ifadelerini kullandı.

Bugün görevi devreden teşkilat mensuplarına ülke ve AK Parti adına teşekkür eden Erdoğan, yeni sorumluluk üstlenenlere de başarılar diledi.

Fetih günlerinden terörle mücadeleye kadar bütün şehitleri, Peygamberleri, velileri, alimleri, şairleri, sanatçıları minnetle, saygıyla, rahmetle anan Erdoğan, partisinin Diyarbakır kongresine katıldığını anımsatarak, Diyarbakır halkının kucak dolusu selamlarını getirdiğini söyledi.

Diyarbakır'daki kongreyi muhteşem bir atmosfer içinde gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şanlıurfa'nın da bakıyorum maşallahı var. Bugün Şanlıurfa'da çok farklı bir coşku ve heyecan gördüm. Bugün burada aydınlık geleceğine sahip çıkan bir Urfa gördüm. Türk'üyle, Kürt'üyle, Arap'ıyla, Zaza'sıyla, Alevi'si, Sünni'siyle kardeşliğin şehri Urfa'da bugün dalga dalga büyüyen bir umut gördüm. Umudu büyüttüğünüz için, ezeli ve ebedi kardeşliğimize sahip çıktığınız için her birinizi yürekten tebrik ediyorum. Şehre geldiğimiz andan itibaren gösterdiği misafirperverlikten dolayı Urfa halkına şükranlarımı sunuyorum. Biz Şanlıurfa'yı biliriz, Şanlıurfa da bizi iyi bilir. Urfalı kardeşlerim bizim samimiyetimizi, hüsnü niyetimizi çok iyi bilir. Çünkü biz Urfa'yla hep gönül diliyle, samimiyetin diliyle konuştuk. Peygamberler şehri Urfa'nın hikmet ışığından istifade etmeye çalıştık. Bir defa şunu çok net söylemek durumundayım. Bizim Şanlıurfa ve Urfalı kardeşlerimle aramızda farklı bir bağ var."

"Siyaset millete hizmet etme, milletin kalbini fethetme sanatıdır"

Salondakilerin, "Dik dur eğilme Urfa seninle" sloganları üzerine Erdoğan, "Dik duracağız ama dikleşmeyeceğiz." dedi.

Salondaki "Filistin davası bizim kırmızı çizgimizdir." koreografisini okuyan Erdoğan, "Filistin davası bizim kırmızı çizgimizdir. Eyvallah." diye karşılık verdi.

Şanlıurfa ile aralarında muhabbetten örülü bir köprü olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çeyrek asırdır bu bağ asla kopmadı, sarsılmadı ve zayıflamadı. Buna ne Urfalı kardeşlerim ne de biz izin verdik. Bundan sonra da böyle bir şeye kesinlikle izin vermeyeceğiz. Siyaset millete hizmet etme, milletin kalbini fethetme sanatıdır. Bizde muhalefetin yaptığı gibi millete kırılma, darılma, küsme olmaz. Biz gönüller yapmaya, gönüller kazanmaya çalışan bir hareketiz. Biz milletiyle çıkar birlikteliği değil, kader birlikteliği yapan bir partiyiz. Şunu kimse unutmasın, AK Parti 85 milyonun partisidir. AK Parti, hiçbir ayrım yapmadan 85 milyona hizmet üreten partidir. AK Parti, siyasi kimliğine, sandıktaki tercihine bakmadan 81 vilayetimizin hepsine adil hizmet götüren partidir.

Tam 22 yıldır Türkiye'nin kaptan köşkündeyiz. Siyasi mücadele açısından yarım asırdır milletimizin huzurundayız. Bu süreçte sayısız iftiraya, sayısız hakarete muhatap olduk. Okuduğumuz bir şiir sebebiyle hapse atıldığımız karanlık günler oldu. Kendi öz yurdumuzda garip hissettiğimiz, haksızlığa uğradığımız, hukuksuzluğun en nobran biçimini yaşadığımız dönemler oldu. Bir kardeşiniz olarak, içinizden biri olarak benim Urfalı vatandaşım hangi zorluklarla, engellerle karşılaştıysa biz de aynısını yaşadık."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu topraklardaki bin yıllık kardeşliğimize kasteden her türlü dışlayıcı tavrı elimizin tersiyle ittik. Ayrıştırıcı, ötekileştirici yaklaşımların hiçbiri siyasetimizde kendisine yer bulamadı." dedi.

Erdoğan, kızlarını başörtüsü nedeniyle yurt dışında okutmak zorunda kaldığını, siyasi hayatının "muhtar bile olamaz" manşetleriyle bitirilmeye çalışıldığını ve pek çok "hukuk cinayetine" maruz kaldığını söyledi.

Göreve gelirken adaleti ve kalkınmayı tüm unsurlarıyla hayata geçireceklerini söylediklerini hatırlatan Erdoğan, "Biz 'Yasakların, baskıların hüküm sürdüğü değil, özgürlüklerin hakim olduğu bir Türkiye'yi inşa edeceğiz' dedik. Ayrımcılığı iliklerimize kadar teneffüs etmemize rağmen bulunduğumuz makamlarda hiç kimsenin diline, inancına, etnik kimliğine bakmadık. CHP'nin milletin fertleri arasına nifak tohumları saçan siyaseti karşısında biz her zaman birleştirici, her zaman bütünleştirici, kucaklayıcı olduk." diye konuştu.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu topraklardaki bin yıllık kardeşliğimize kasteden her türlü dışlayıcı tavrı elimizin tersiyle ittik. Ayrıştırıcı, ötekileştirici yaklaşımların hiçbiri siyasetimizde kendisine yer bulamadı. Ne diyor, alemlere rahmet olarak gönderilen Hazreti Nebi, Veda Hutbesi'nde; 'Ey insanlar, Rabb'iniz birdir, babanız da birdir, hepiniz Adem'in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır, Arap'ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap'a üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerine bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır. Allah katında en makbul olanınız ondan en çok korkanınızdır' diyor. İşte bizim ilkemiz bu. İşte bizim inancımız, rehberimiz bu. İşte bizim insana bakış açımız bu. Bu kutlu tavsiyelere siyasi hayatımız boyunca uymaya gayret ettik."

"Suriyeli muhacirleri zorla göndermekle tehdit ettiler"

14-28 Mayıs seçimleri sürecinde kuşatıcı tavırlarını muhafaza ettiklerini ve "Siyaseten kaybetseler de mazlumun yanında duracaklarını" söylediklerini hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Suriyeli muhacirleri zorla göndermekle tehdit ettiler. Kim? CHP. Ne dedi? 'Biz sizi tekrar Suriye'ye göndereceğiz' dedi. Biz ne dedik? 'Siyasi geleceğimize dahi mal olsa onları koruyacağız' dedik. Sırf 3-5 oy daha fazla alabilmek uğruna kimlerin kimlerle gizli anlaşmalar yaptığını, inanıyorum ki sizler de unutmadınız. Suriyeli mazlumları hedef gösterenleri, ırkçı faşist söylemlerle milletin fertleri arasına nifak sokanları, kimlik siyasetinin en pervasız biçimine sarılanları hiçbirimiz unutmadık ve unutmayacağız. Hitler özentisi siyaset yapanlara önce millet sandıkta dersini verdi, sonra da kendi partileri siyasetten bir daha geri gelmemek üzere defetti. Karşımızda kaybettikleri 13 seçime rağmen yenildiklerini kabul edip onurluca köşelerine çekilmeyi bilmiyorlar. Sosyal medyadan arsızca ve ahlaksızca milleti kutuplaştırmaya, siyasi iklimi zehirlemeye ne yazık ki devam ediyorlar. Türk siyasetinde artık hiçbir karşılıklarının olmadığını, itibarlarının kalmadığını, ne düşündüklerini artık hiç kimsenin umursamadığını bir türlü anlayamıyorlar."

"Nadan ile sohbet zordur bilene" sözünün anlamını açıklayan Erdoğan, "Bunların durumu tam olarak işte böyle. Akıllarıyla dilleri arasındaki bağ neredeyse artık kopma noktasına gelmiş." diye konuştu.

"İnsanımızın bölünmesini reddediyoruz"

Erdoğan, "Biz bugüne kadar hep kardeşliği savunduk, yine kardeşliği savunacağız. Bizi birbirimize hasım eylemeye çalışanlara asla fırsat vermeyeceğiz. Bir kere şunu herkesin bilmesini istiyorum; köken üzerinden milletin ayrıştırılmasını reddediyoruz. İnançlar üzerinden insanımızın bölünmesini reddediyoruz. Hayat tarzı üzerinden vatandaşlarımızın ötekileştirilmesini reddediyoruz." ifadelerini kullandı.

Hiç kimseyi dışlamadan, kimseyi ihmal etmeden, kırmadan ve dökmeden 85 milyonun tamamını aynı ortak paydada buluşturmaya çalıştıklarını dile getiren Erdoğan, muhalefetin kendilerini yapay gündemlere çekmek istediğini, bu yapay gündemlerle vakit kaybetmeden Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşmak için çalıştıklarını ifade etti.

Kardeşlik, muhabbet ve ileri demokrasi yolunu takip ettiklerine işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bulunduğumuz makamların, koltukların, mevkilerin hepsi işte bu hedefleri gerçekleştirmek için birer vasıtadır, araçtır, bize verilmiş birer emanettir. 1400 yıllık medeniyet müktesebatımıza bigane olanlar, bunu anlayamaz. Milletimizin yüzlerce yıllık değerlerine sırt çevirenler bunu idrak edemez. Zihinlerini Batı'ya köle edenler, kiralayanlar, iradelerini Batı'ya peşkeş çekenler bizim insan ve siyaset tasavvurumuzu kavrayamaz. Hayata sadece menfaatlerinin, sadece siyasi ihtiraslarının penceresinden bakanlar bizim mücadelemizi fehmedemez. Bizim için en önemli husus, bir gün bu makamlardan ayrıldığımızda ardımızda hayır dua ile anılacak, 'Allah ondan razı olsun' denilecek temiz miras, hoş bir sada bırakmaktır. AK Parti çatısı altında bize yoldaşlık eden her bir kardeşimin en büyük hayali, milletin teveccühüne mazhar olmak, hayır duasını almaktır."

"Urfa'nın etrafındaki dağlardan ziyade Şanlıurfa'nın gönlündeki dağlara baktıklarını" söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Hangi dağ, İbrahim Peygamberden yüce olabilir? Hangi dağ, Eyüp Peygamberle boy ölçüşebilir? Mukim Tahir'in, Bekçi Bakır'ın, Tenekeci Mahmut'un havalandırdığı türkülerden, hangi kartal daha yükseğe uçabilir? Hangi tarih, Şanlıurfa'nın tarihine meydan okuyabilir? Sırf Türkiye'ye zarar veriyor diye, terör örgütlerini besleyenler, bunun için bölgeye dair planlar yapanlar, Şanlıurfa'nın şanının nereden geldiğini hesaba katmıyorlar. Bu 'şan' sıradan bir ünvan değil. Urfa'nın kimliğinin taltifi ve takdiri olan İstiklal Beratı'dır. Şanlıurfa şanının nereden geldiğini gayet iyi bilir. Şanlıurfa bölgemizdeki hiçbir zulme, hiçbir acıya, hiçbir adaletsizliğe bugüne kadar bigane kalmadığı gibi bundan sonra da kalmayacaktır."

Şanlıurfa'da yüzyıl önce müstevlilere destek verenler gibi bugün Suriye'nin özgürlük hareketine karşı çıkanların aynı çanaktan beslendiklerini, aynı mihrakların tetikçiliğini yaptıklarını çok iyi bildiklerini belirten Erdoğan, "Onun için bugün Halep'in sevinci Şanlıurfa'nın da sevincidir. Hama'nın, Humus'un, Şam'ın zaferi Şanlıurfa'nın da zaferidir. Baas mezaliminin bitmesine sevinemeyenler, bir türlü kabullenemeseler de Suriyeli kardeşlerimizin zaferi komşuları olarak bizim de zaferimizdir. Şunu artık herkes anlasın ve kabullensin. Türkler, Araplar, Kürtler, Türkmenler olarak hepimiz biriz, beraberiz. Hepimiz aynı toprağın, aynı tarihin, aynı geleceğin evlatlarıyız. Hepimiz aynı çınarın dalları, aynı sevdanın yolcularıyız." dedi.

Selahaddin Eyyubi'nin adalet sancağının birlikte taşındığını vurgulayan Erdoğan, "Çanakkale'nin soğuk siperlerinde beraberce çarpıştık. İstiklal Harbi'mizde şehadete beraberce yürüdük. 'Hangi çılgın bize zincir vurabilirmiş şaşarım' dedik. Hangi alçak birliğimize kastedebilir? Hangi terör örgütü aramıza duvar örebilir. Sıksan şüheda fışkıracak bu toprakları bölmeye kimin gücü yetebilir? On yıllardır bizi bölmek, bizi birbirimize düşürmek istediler. Kardeşi kardeşe kırdırmak için her yolu denediler. Bunun için bir ara darbecileri kullandılar. Daha sonra terör örgütlerini devreye aldılar." ifadesini kullandı.

"Terör örgütleri eliyle bölgemizi sömürenlerin devri sona ermiştir"

40 yıldır bölücü örgüt üzerinden senaryoların hayata geçirildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu kirli oyunun artık raf ömrü tükenmiştir. Terör örgütleri eliyle bölgemizi sömürenlerin devri sona ermiştir. Terörü bir silah, araç ve maşa olarak kullanma dönemi tamamen bitmiştir. Bölücü terör örgütü bu topraklara kandan, gözyaşından, acıdan başka bir şey getirmedi. Ayrımcılıktan, ırkçılıktan, baskıdan başka bir şey getirmedi. Şunu çok açık ve net söylemek isterim, terörle varılabilecek hiçbir yer yoktur. Şiddetle elde edilebilecek hiçbir netice yoktur. Kan dökerek, katlederek ulaşılacak hiçbir bir hedef yoktur. Terörle sonuç alınamayacağı ayan beyan görülmüştür. Bölücü örgütün kendini tasfiye etme dışında bir seçeneği kalmamıştır. Terörle demokrasi yan yana olmaz."

Terörle siyasetin aynı kapta bir arada bulunmayacağının altını çizen Erdoğan, "Gelinen tarihi yol ayrımında tercihler daralmıştır. Bir tarafta meşruiyet, hukuk, demokrasi, kalkınma, refah ve huzur var, diğer tarafta daha fazla istikrarsızlık, gerilim ve huzursuzluk var. Bir yanda kardeşliğin egemen olduğu Türkiye Yüzyılı var, diğer tarafta emperyalistlerin kanlı senaryoları var. Şanlıurfalı kardeşlerim müsterih olsunlar. Ya namlusu ülkemize dönük o silahlar gömülecek ya da Türkiye'ye silah doğrultanlar gömülecek. Bunun haricinde üçüncü bir yol, alternatif mevzubahis değildir." diye konuştu.

Artık terörün bitmesi, ülke ve bölgenin üzerinden terörün karanlık gölgesinin tamamen çekilmesini istediklerini dile getiren Erdoğan, "Ortak coğrafyamıza gerilim ve istikrarsızlık değil ekonomik, ticari, beşeri işbirlikleri damgasını vursun istiyoruz. Bin yıldır yan yana barış içinde yaşadığımız bu topraklarda terörün soğuk yüzü yerine kardeşliğin güneşi gönülleri ısıtsın istiyoruz. Şam-ı şerifin, Halep'in, Haseke'nin, Erbil'in, Süleymaniye'nin, Kerkük'ün, Bağdat'ın kadim sahipleri olarak terör musibetinden kurtulalım istiyoruz. İnşallah bunu başaracağız." ifadesini kullandı.

"Sizin bir hesabınız varsa bizim de bir hesabımız var"

Erdoğan, siyasi partiler arasında çok büyük bir mutabakatın oluştuğunu vurgulayarak şunları söyledi:

"Terörün bitmesine, kardeşliğin pekişmesine yönelik bir umut doğdu, çok elverişli bir atmosfer oluştu. Siyaset sahnesinde oluşan bir müspet havayı çok kıymetli buluyoruz. Terörden nemalananlar bundan elbette rahatsız oluyorlar ve olacaklar. Ama Allah'ın yardımı, aziz milletimizin desteği ve samimi duasıyla terörsüz Türkiye hedefine mutlaka ulaşacağız. Bu konuda kararlıyız, azimliyiz, Cumhur İttifakı olarak fikir birliği içindeyiz. Temennimiz elbette bunun sükunet içinde ve suhuletle gerçekleşmesidir. Ama yanlış yola girilirse, eski hatalar tekrarlanırsa maksimalist amaçlar peşinde koşulursa bu durumda yapmamız gerekeni yaparız. Burada bölücü örgütle sınırlarımız içinde ve dışındaki Kürt kardeşlerimizi aynı paranteze alarak ahkam kesen yabancı mihraklara şunu hatırlatmak isterim, sizin bildiğiniz kadar bizim unuttuğumuz var. Sizin bir hesabınız varsa bizim de bir hesabımız var. Ne yaparsanız yapın bizim kardeşliğimizi bozamazsınız. Bizim aramıza giremeyecek, bir asır önce olduğu gibi böl, parçala, yönet planlarınızı tekrar uygulayamayacaksınız."

Son 22 yılda Şanlıurfa'ya toplam 863 milyar lira tutarında yatırım yapıldığını dile getiren Erdoğan, "Adalette 6 milyar lira, eğitimde 89 milyar lira, gençlik ve sporda 4,5 milyar lira, sosyal yardımlarda 214 milyar lira, sağlıkta 16 milyar lira, çevre ve şehircilik 111 milyar lira. Ayrıca 226 milyar lira tutarındaki yatırımlarımıza devam ediyoruz. Ulaştırmada 59 milyar lira, tarım ve ormanda 257 milyar lira, sanayi ve teknolojide 3 milyar lira, 15,4 milyar lira yatırımlara sağlanan destek olmak üzere toplam 18 milyar lira. Enerjide 70 milyar lira, kültür ve turizmde 5 milyar lira, çalışma ve sosyal güvenlikte teşviklerle birlikte 12 milyar lira harcadık." dedi.

"Şanlıurfa Şehir Hastanemizi 2026 yılı başında hizmete alacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik ve sporda 30 bin seyirci kapasiteli 11 Nisan Stadyumu başta olmak üzere kente 79 spor tesisi kazandırdıklarını belirterek, "Toplam 1970 yataklı 18 hastane dahil 126 sağlık tesisi inşa ettik. 1700 yataklı Şanlıurfa Şehir Hastanemizi bu yıl sonuna kadar tamamlayıp 2026 yılı başında hizmete alacağız. Şanlıurfa'da 13 millet bahçesi projemiz bulunuyor. Dördünü tamamladık, dördünün yapımına devam ediyoruz. Beşinde de proje ve yer seçimi aşamasındayız." bilgisini verdi.

Şanlıurfa'nın Mardin, Gaziantep, Diyarbakır ve Adıyaman'a bölünmüş yollarla bağlandığına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Ankara-Niğde Otoyolu ile Edirne'den Şanlıurfa'ya uzanan 1230 kilometre uzunluğunda kesintisiz otoyol bağlantısı tesis ettik. Böylece Şanlıurfa'nın Gaziantep, Adana, Ankara ve İstanbul gibi büyük metropollere ve Doğu Akdeniz limanlarına güvenli ulaşımını sağladık. Kahta, Narince, Siverek yolu, Şanlıurfa Suruç yolu, Viranşehir Çevreyolu, Ceylanpınar-Kızıltepe yolu gibi 17 ayrı kara yolu projemizin çalışmaları da devam ediyor. Ayrıca Kalkınma Yolu Projesi kapsamında Şanlıurfa ile Ovaköy arasına 320 kilometre uzunluğunda yeni bir otoyol inşa edeceğiz. Bu projeyle Doğu Asya ve Basra Körfezi ülkelerinden Irak'ın güneyinde inşa edilmekte olan Faw Limanı'na gelecek yükleri Türkiye üzerinden Londra'ya kadar Avrupa'nın her ülkesine kesintisiz ulaştıracağız."

Şanlıurfa'yı hızlı trenle tanıştıracak olan 136 kilometre uzunluğundaki Gaziantep-Şanlıurfa tren hattının yapımına da bu yıl içinde başlamayı planladıklarını söyleyen Erdoğan, "Kalkınma Yolu'nun bir parçası olan yolcu ve yük taşımacılığının yapılacağı 180 kilometre uzunluğundaki Şanlıurfa-Mardin Hızlı Tren Hattı Projesi'nde de sona geldik. Bu projelerle Şanlıurfa'dan Edirne'ye kesintisiz hızlı demir yolu ağı oluşturacak ve Şanlıurfa'nın lojistik kapasitesini artırarak ulusal demir yolu ağına entegrasyonunu sağlayacağız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda Siverek Külhan, Narlıkaya ve Birecik Mezra barajlarının yapımını tamamladıklarını dile getirerek şunları kaydetti:

"Karakız Barajı'nın yapımı devam ediyor. Birecik içme suyu işini tamamlamak üzereyiz. Viranşehir, Halfeti, Suruç ve Karaköprü içme suyu projelerimiz devam ediyor. Son yaşanan taşkınlardan sonra il merkezinde taşkın kontrol projelerini tamamladık ve tüm derelerde hızla inşaatlara başladık. Sırrın, Cavsak ve Karakoyun dereleri taşkın ıslah çalışmalarımız sürüyor. Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi'nin atık su arıtma tesisi ve altyapı gıda ihtisas ve Siverek Organize Sanayi Bölgelerinin arıtma tesisi yapım çalışmalarına devam ediyoruz. Milletimiz bizimle olduğu, bizimle yol yürüdüğü müddetçe inşallah Urfa'ya çok daha fazlasını yapacağız."

Notlar

Erdoğan'ı, salona girişinde İbrahim Tatlıses "Haydi söyle" şarkısıyla karşıladı.

GAP Arena Kapalı Spor Salonu'ndaki kongreye, Şanlıurfa'nın çeşitli ilçelerinden gelen partililer katıldı.

Türk bayrakları ve AK Parti bayraklarıyla donatılan salona, üzerinde Erdoğan'ın fotoğrafının yer aldığı "Dünya 5'ten büyüktür", "Filistin davası bizim kırmızı çizgimizdir", "Bir çınar gibi sağlam, bir çelik kadar iradeli", "Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek", "Vazgeçme sakın sen, ordun hazır peşinde yeminle" pankartları asıldı.

Kongrede, AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, AK Parti Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Şanlıurfa Milletvekili ve TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ ile AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Mehmet İlhami Günbegi de birer konuşma yaptı.

Kongreye, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Fatma Betül Sayan Kaya ve Hayati Yazıcı ile Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, milletvekilleri ve partililer katıldı.

"Sen varsan varım"

Konuşmasının ardından Erdoğan ve İbrahim Tatlıses, "Urfalıyam ezelden" türküsünü okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dönerek, "Biz sizinle birlikteyiz, ölene kadar" diyen Tatlıses, "Önümüzdeki dönem Cumhurbaşkanlığına var mısınız, yok musunuz? Bu sözü alalım." diye sordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da "Sen varsan varım." yanıtını verdi.