Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sevgililer sevgilisine bu denli hakaret eden namussuzlarla ilgili benim bir şey söylememe de gerek yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, "Fransa'da karikatürle şahsımı hedef aldığını duydum. Bu tür ahlaksız yayınlara ne yaptığını görmek amacıyla da olsa itibar etmeyi dahi zul kabul ettiğim için karikatüre bakmadım. Maalesef İslam ve Müslüman düşmanlığının, Peygamber Efendimize saygısızlığın, özellikle Avrupa'daki yöneticiler arasında adeta kanser gibi yayıldığı dönemden geçiyoruz. Ben neyim ki, sevgili peygamberime, sevgililer sevgilisine bu denli hakaret eden namussuzlarla ilgili benim bir şey söylememe de gerek yok" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden AK Parti İstanbul Milletvekili Markar Esayan'a Allah'tan rahmet dileyerek başladı.

Erdoğan, "Bizlerle birlikte bu ülkede gerçekten demokrasi mücadelesinde çok aydınlık geleceğe imzalar atan bu kardeşimiz iki dönem milletvekili, sonunda da bizimle Merkez Karar Yönetim Kurulu üyesi olarak çalıştı. Son dönemde gerçekten çok çile çekti. Kendisini arkadaşlarımızla birlikte ebedi aleme uğurlarken dünyaya da bir mesajı verdik. O mesaj da bizim birlikteliğimizin, kadim medeniyetimizin gereği neyse, orada dayalı olduğu anlayışıydı. Kendisine rahmet, ailesine ve yakınlarına sabırlar diliyorum." diye konuştu.

Hatay ve İskenderun'a "geçmiş olsun" dileklerini ileten Erdoğan, önceki gün Amanoslardan Türkiye'ye eylem için giren iki teröristin, güvenlik güçlerinin dikkati ve feraseti sayesinde kısa sürede tespitinin, büyük bir felaketin önüne geçtiğini söyledi. Erdoğan, "Her ikisi de güvenlik güçlerimizce etkisiz hale getirilen teröristlerin, daha önce belirlenen bir grubun son üyeleri olduğu anlaşılmıştır. Kahraman güvenlik güçlerimizi tebrik ediyor, her birinin alınlarından öpüyorum." ifadesini kullandı.

GÜNDEM
"Türkiye'nin gücü gerekirse tüm Suriye'yi teröristlerden temizlemeye yeter"

Erdoğan, bu olayın, Türkiye'nin Suriye merkezli terör saldırıları konusundaki hassasiyetinin ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gösterdiğini belirtti.

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı harekatları ile İdlib'deki ısrarlı duruşun bir bahane veya vehim değil, somut güvenlik kaygılarına dayandığını hiç kimsenin inkar edemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

Erdoğan, Suriye'den Türkiye'ye gelen terör örgütü DEAŞ mensuplarının eylem arayışlarının sürdüğünü, geçtiğimiz günlerde yakalanan çok sayıdaki teröristten bildiklerini belirterek, "Suriye'deki varlıklarını DEAŞ'la mücadeleye bağlayanların bahanesinin altı da boştur. DEAŞ'la gerçek anlamda yalnızca Türkiye mücadele ediyor." dedi.

GÜNDEM
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ben neyim ki... Peygamberime hakaret eden namussuzlarla ilgili benim bir şey söylememe gerek yok

"Tek gayemiz güvenliğimizi sağlamak"

Rusya'nın, İdlib bölgesindeki Suriye Milli Ordusu güçlerinin eğitim merkezine yönelik saldırısının, bölgede kalıcı barış ve huzurun istenmediğinin işareti olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Sorumluluğumuz ağır"

Bir asırdır emperyalistlerin oyun sahası haline dönüşen bu kadim coğrafyanın artık içine sokulduğu cendereden kurtulma vaktinin geldiğinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

Cumhuriyetin kuruluşunun 97. yıl dönümü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın Cumhuriyet'in kuruluşunun 97. yıl dönümüne ulaşılacağına işaret ederek, "Milletimizin Cumhuriyet Bayramı'nı şimdiden tebrik ediyorum. Geçtiğimiz asrın başlarında Balkanlardan Kafkaslara, Karadeniz'den Kuzey Afrika'ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada saldırıya uğrayan devletimize, Anadolu toprakları bile çok görülmüştü. Bugünkü topraklarımızı parça parça bölerek paylaşmayı, milletimizi Anadolu'da esir haline getirmeyi ve hatta tümden tasfiye etmeyi planlayanların hesaplarını, İstiklal Harbimizle bozmuştuk. Dönemin şartlarında razı olabileceğimizin asgarisini oluşturan, Misakımilli'nin bile gerisindeki bugünkü sınırlarımızda, kendimize yeni bir gelecek kurduk. Milli iradenin üstünlüğü ilkesi üzerine inşa edilen Cumhuriyetimiz, işte bu geleceğin sembolüdür" değerlendirmesinde bulundu.

Önceki asırda dünyayı kan ve gözyaşına bulayanların, Türkiye'yi de hiçbir zaman rahat bırakmadıklarını ifade eden Erdoğan, Türkiye'yi siyasi ve ekonomik olarak kendilerine bağlı ve bağımlı tutmak isteyenlerin, farklı görünümler ve isimler altında sürekli işbaşında olduğunun altını çizdi.

Recep Tayyip Erdoğan, "Yeri geldi toplumsal yapımıza saldırdılar. Yeri geldi darbe yaptırdılar. Yeri geldi terör örgütlerini üzerimize saldılar. Yeri geldi vesayet düzeni kurdular. Hamdolsun milletimiz her saldırının ardından yeniden iradesine sahip çıktı, ülkeyi yeniden rayına oturttu" diye konuştu.

Erdoğan, İstiklal Harbini yöneten Meclis'in, bugüne kadar yaşadığı tüm badirelerin ardından dimdik ayağa kalkmayı başardığına dikkati çekti. Erdoğan, en son 15 Temmuz'da kuşatılmasına ve bombalanmasına rağmen milletle birlikte darbecilere cesaretle direnen Meclis'in, ikinci kez gazilik unvanıyla şereflendiğini hatırlattı.

Erdoğan, Cumhuriyetin, tüm bu badirelerden sıyrılıp gelerek bugünlere ulaştığını vurguladı.

GÜNDEM
Erdoğan Putin'le görüşmesini anlattı: Kırmızı çizgilerimizi de söyledik, bunlar aşıldığında babamızın oğlu olsa gözümüz görmez

"2023 hedeflerimize ulaşmakta kararlıyız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıkmanın kolay, yapmanın zor olduğunu dile getirdi. Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un, "Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye'yi desen. İki kazma kürek, iki de ırgat gerek. Ancak hadi gel yapalım geri şunu desen. Bir Sinan bir de Süleyman gerek." dizelerini okuyan Erdoğan, "Bunun için elimizdeki her değer gibi, Cumhuriyetimize de sahip çıkacağız." ifadesini kullandı.

Yakın zamanda bölgede yaşananların, bu gerçeğin en açık ispatı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sevgili peygamberime hakaret eden namussuzlarla ilgili bir şey söylememe de gerek yok"

Erdoğan, bu gece Müslümanlar için özel bir gece olduğunu belirtti.

"Mevlit Kandili değil, Leyle-i Mevlid" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rabbime bizleri, adı güzel, kendi güzel Muhammed'in dünyaya vasıl oluşunun bir seneidevriyesine daha kavuşturduğu için hamdediyorum. Bu mübarek gecenin günahlarımızın affına vesile olmasını diliyorum. Bu kutlu gece hürmetine Rabb'imin kıldığımız namazları, ettiğimiz duaları, yaptığımız hayırları dergahı izzetinde kabul buyurmasını temenni ediyorum." diye konuştu.

"Maalesef, İslam ve Müslüman düşmanlığının, Peygamber Efendimize saygısızlığın özellikle Avrupa'daki yöneticiler arasında adeta kanser gibi yayıldığı bir dönemden geçiyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Fransa'da Peygamber Efendimizle ilgili çıkan çirkin ve ahlak yoksunu karikatürleri yayınlayan derginin şimdi de kapaktan yayınladığı bir karikatürle şahsımı hedef aldığını duyduk. Bu tür ahlaksız yayınlara ne yaptığını görmek amacıyla da olsa itibar etmeyi dahi zül kabul ettiğim için karikatüre bakmadım. Ben neyim ki, benim sevgili Peygamberime, Sevgililer Sevgilisine bu denli hakaret eden bu namussuzlarla ilgili benim herhangi bir şey söylememe de gerek yok zaten" değerlendirmesinde bulundu.

Bu sözler üzerine salondaki milletvekilleri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı uzun süre ayakta alkışladı.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

GÜNDEM
Erdoğan'dan eşi Emine Erdoğan'ı hedef alan Kılıçdaroğlu'na tepki: Sende zerre kadar yürek varsa benimle ilgili konuş

"1442 yıl önce Medine halkının verdiği şekliyle tekrarlayalım"

"Peygamber Efendimize hakareti savunarak, kararmış kalplerini cesaretlendirmeye çalışanlara cevabı, 1442 yıl önce Medine halkının verdiği şekliyle tekrarlayalım." diyen Erdoğan, "Taleal Bedru" ilahisinin sözlerinin bir bölümünü okudu.

"Ay doğdu üzerimize/Veda tepesinden/Şükür gerekti bizlere/Allah'a davetinden/ Ey bize gönderilen elçi/Yüce bir davetle geldin/Geldin Medine'ye şeref verdin/Merhaba ey Sevgili" dizelerini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mekke'ye Medine'ye, Asya'ya, Afrika'ya, Avrupa'ya, tüm dünyaya, tüm zamanlara şeref veren Peygamber Efendimize yapılan saldırılara samimiyetle karşı durmak bizim şeref meselemizdir. Biz, son nefesimizi verdiğimiz gün değil, asıl bu saldırılar karşısında sessiz, tepkisiz kaldığımız, mukabelede bulunmadığımız gün öldük demektir." diye konuştu.

Türklerin özgürlüğünün sembolü olarak gördükleri ezanı ve bayrağı için gerektiğinde canını veren bir millet olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz bunların karşısında mı boynumuzu büküp, susup duracağız? Bunların karşısında mı onurumuzdan vazgeçeceğiz? Bunların karşısında mı yönümüzü başka tarafa çevireceğiz? Birileri böyle yapabilir ama Türk milleti, inancına ve değerlerine yönelik hiçbir saldırı karşısında böyle cibiliyetsiz bir tavır asla takınamaz." değerlendirmesinde bulundu.

Türklerin kendi dininin yanı sıra diğer dinlerin kutsallarına da saygı duyan bir millet olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Topraklarımız içinde, bu vatanda 435 kilise, sinagog ve havra bulunuyor"

Erdoğan, Türkiye'de çok sayıda kilise ve sinagog bulunduğunu belirtti.

"Topraklarımız içinde, bu vatanda 435 kilise, sinagog ve havra bulunuyor ve bunlar devletimizin yedieminindedir, güvencesi altındadır. Hiç kimsenin inancına, ibadetine, kutsalına müdahale etmedik, etmiyoruz ve etmeyeceğiz." diyen Erdoğan, son 18 yılda kilise ve diğer ibadet yerlerinin restorasyonu ile farklı inançlara sahip insanların dini özgürlük alanını genişletmek için birçok adım attıklarını vurguladı.

Bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak, Hristiyan ve Musevi vatandaşların sıkıntısını, derdini daima kendi sorunları olarak gördüklerine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Minsk Üçlüsü ipe un seriyor"

Ermenistan'ın Azerbaycan'a saldırısıyla başlayan çatışmalara da değinen Erdoğan, Ermenistan'ın Azerbaycan Türklerinin topraklarını işgal etmesinden bu yana 30 yılın geçtiğini anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Minsk Üçlüsü" olarak adlandırılan Amerika, Rusya ve Fransa'nın bu sorunu çözemediğini belirtti.

"Minsk Üçlüsü'nün adeta ipe un serdiğini" söyleyen Erdoğan, "Her toplantı; oturdular, konuştular, dağıldılar şeklinde geçti." ifadesini kullandı.

Liderle görüşmelerinin devam ettiğini aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Terörist, kalbi kara, eli kanlı bir canidir"

İslama ve Müslümanlara saldıranların en büyük bahanesinin ve hilesinin bu kavramları terörle özdeşleştirmek olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Peygamber Efendimize hakareti de düşünce ve fikir özgürlüğü kılıfı altında meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Hollanda'da bir müsvedde var ya, adı da güya Özgürlük Partisi, ne özgürlüğü ya, adı özgürlük arkasında ne takarsan var. Halbuki Müslümandan terörist olmaz, teröristten de Müslüman olmaz. Zira terörist kendi amaçlarına ulaşmak için masum insanları katletmekten çekinmeyen, bu yolda her yöntemi kullanabilen, kalbi kara, eli kanlı bir canidir." diye konuştu.

Teröristi, hangi dine mensup olursa olsun, tüm sıfatlarının ötesindeki amaçları ve eylemleriyle tanımlamak gerektiğine değinen Erdoğan, "Kendini nasıl tanımlarsa tanımlasın teröristi böyle görmeyen ve tavır geliştirmeyen herkes Fransa'nın düştüğü duruma düşer. Aynı şekilde Peygamber Efendimize yönelik saygısızlıkların özgürlükle izahı da en bayağısından bir kandırmacadan başka bir şey değildir. Halbuki Peygamber Efendimiz, insana insan olduğu için saygı duyan, kişinin dini dahil diğer tüm vasıflarına bunun ardından bakan bir anlayışa sahipti." dedi.

"Hakkı ve hakikati savunmaktan vazgeçmeyeceğiz"

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Osmanlı tarihinde Osman Bey'den Fatih Sultan Mehmet Han'a kadar tüm padişahların Hristiyan ve Musevi toplumlarıyla bir arada yaşama iradelerinin ürünü sayısız örnek vardır." diye konuştu.

İslam'ı ve Müslümanları, kendinden başka hiç kimseye tahammülü olmayan, terör yoluyla diğer dinlerin mensuplarını hedef alan bir konuda veya bir konumda göstermenin, İslam dinine yapılan en büyük bühtan olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu mücadeleyi başarıya ulaştırmakta kararlıyız"

Türkiye'nin, dünyadaki siyasi ve ekonomik güç dengelerinin yeniden şekillendiği kritik süreçte tarihi bir mücadelenin içinde olduğunun altını çizen Erdoğan, "Milletimizin birliği ve beraberliği ile devletimizin büyüklüğünden aldığımız güçle, bu mücadeleyi başarıya ulaştırmakta kararlıyız." diye konuştu.

Adil, ahlaklı, iyi, güzel, hayırlı olanı istediklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu zihniyet, Avrupa demokrasisini kanser gibi sarıyor"

"Bu erdemli mücadelede attığımız her adımda karşımızda geçmişi sömürge ve katliam gibi insanlık suçlarıyla dolu olanları bulmamız, gittiğimiz yolun doğruluğunun işaretidir." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son iki asırdır dünyayı demokrasi, özgürlük, çoğulculuk, hukuk devleti gibi kavramlar üzerinden yönetenlerin gerçek yüzlerinin son dönemde ardı ardına yaşanan krizlerle birlikte ortaya çıkmaya başladığını dile getirdi.

Erdoğan, "Bu cilalı maskenin ardındaki faşist, ırkçı, kibirli, kendinden olmayan herkesi düşman gören zihniyet, Avrupa demokrasisini kanser gibi sarıyor. Avrupa değerleri, Fransa değerleri denen ve tüm dünyaya dikte edilen ilkeler, bizzat bunları vazedenler tarafından çiğnenmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Özellikle İslam ve Türk düşmanlığının gizlenmeye dahi gerek duyulmayan bir kompleksin dışa vurumu olarak tüm Avrupa'da yükseldiğine dikkati çeken Erdoğan, "Bedelini dünyanın ve insanlığın kalan kısmının tamamının acı ve sefalet olarak ödediği sahte özgürlük ve refah düzenlerinin tehdit altına girdiğini görenlerin hırçınlığı her geçen gün artıyor." diye konuştu.

"Zafer, Azeri Türkü kardeşlerimindir"

Türkiye'nin bu çirkin ve nobran zihniyetin saldırılarına rağmen, medeniyetinin ve tarihinin mirası olan sorumluluklarını yerine getirdiğini vurgulayan Erdoğan, bunun için Kafkasya'dan Kuzey Afrika'ya kadar uzanan geniş coğrafyada mücadele yürüttüklerini söyledi.

Azeri Türklerinin kaybettiği toprakların ciddi bir kısmını geri aldıklarına dikkati çeken Erdoğan, "İnşallah en kısa zamanda kaybettikleri toprakların, inanıyorum ki tamamını geri alacaklar. Azeri Türkler topraklarına yeniden dönecekler. İnanıyorum ki zafer, Azeri Türkü kardeşlerimindir. Rabbim yar ve yardımcıları olsun. Buradaki mücadelede her an yanlarında olduk, yanlarında olmaya da devam edeceğiz." dedi.

Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023'e Türkiye ve tüm dostları için daha huzurlu, güvenli, müreffeh bir dünyaya kavuşmuş olarak girmeyi hedeflediklerinin altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis çalışmalarında milletvekillerine başarılar diledi.

Erdoğan, konuşmasının ardından düzenlenen törenle partilerinden istifa ederek AK Parti'ye katılan Marmaraereğlisi Belediye Başkanı Hikmet Ata ve Evrensekiz Belediye Başkanı Mustafa Nalbant'ın rozetlerini taktı.

Markar Esayan için anı defteri oluşturuldu

Bu arada, Grup Toplantı Salonu'ndaki milletvekili sırasına, hayatını kaybeden AK Parti İstanbul Milletvekili Markar Esayan'ın kırmızı karanfillerle süslenen fotoğrafı koyuldu.

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın grup toplantısındaki konuşması öncesinde, "Anadolu topraklarına, bu ülke ve insanlarına her bakımdan hayran olan, tam manasıyla demokrasiyi içselleştirmiş, aziz milletimizin iradesine, inancına, kültürüne, geleneklerine her şartta sahip çıkan, Türkiye sevdalısı çok değerli yol arkadaşımız Markar Esayan'ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Değerli arkadaşımızı bir kez daha tazimle yad ediyor, AK Parti ailesi olarak ailesine, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz." dedi.

Akbaşoğlu, Esayan için oluşturulan anı defterinin, milletvekillerinin duygu ve düşüncelerini ifade edebilmeleri adına 30 Ekim Cuma gününe kadar grup toplantı salonunda bulunacağını bildirdi.

"Fransa'nın seyahatlerle ilgili bir kararı varsa bunlara karşı mukabil adımları atarız"

TBMM'de gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Erdoğan, "Fransa'nın seyahatlerle ilgili bir kararı varsa, biz o kararı bir görürüz, gözden geçiririz. Bunlara karşı mukabil adımları da atarız" diyerek, "Türkiye bir kabile devleti değil, hele hele Macron gibilerin baktığı, tanıdığı bir devlet de değil." şeklinde konuştu.