Cumhurbaşkanı Erdoğan: Camilerin kapıları kapatılmasın

Cumhurbaşkanı Erdoğan Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinliğinde yaptığı konuşmada "Tüm şehitlerimiz için ve bu mücadelemizi aksatmadan kararlılıkla sürdüreceğiz. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız" dedi. Erdoğan, ayrıca "Camilerin sadece namaz vakitlerinde açık olması bize yetmez. Sadece Sultahamet'in kapsını açık olması, Süleymeniye'nin açık olması yetmez. Bütün camilerimizin kapıları devamlı açık olması lazım" çağrısında bulundu.

Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla din görevlileri ile bir araya geldi. Erdoğan burada yaptığı konuşmanın başlangıcında bu sabah Batman'da gerçekleştirilen ve 7 askerimizin şehit olduğu alçak saldırıya ilişkin "Tüm şehitlerimiz için ve bu mücadelemizi aksatmadan kararlılıkla sürdüreceğiz. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız. Bu saldırılar bizim düşmana olan hırsımızı ve kinimizi artırıyor" ifadelerini kullandı.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları...

SALDIRILAR BİZİM KİNİMİZİ ARTIRIYOR

7 şehidimizi anmadan geçemeyeceğim. Fatiha okumaya davet ediyorum. Aynı zamanda tüm şehitlerimiz için ve bu mücadelemizi aksatmadan kararlılıkla sürdüreceğiz. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız. Bu saldırılar bizim düşmana olan hırsımızı ve kinimizi artırıyor. Bunu da bilmekte fayda var.

Köln'de camimizi açtık. Almanlar bu camimizi yoğun şekilde ziyaret ediyorlar. Gerçekten bu ziyaretten memnun oldum. Temenni ederim ki, birçoklarının da hidayetine vesile olur. Eser müessiri ile zengindir. O ilin Valisi, Belediye Başkanı'na da gelmiş, geçmiş hepsine teşekkür ediyorum.

140 BİN KİŞİLİK ORDU ÜLKEMİZİN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRMELİ

140 bin kişilik ordunun olduğu yerde neden istediğimiz neticeyi alamıyoruz? Kendimize sormamız lazım. Halkın en sevdiği kişiler imam ve muhtarlardı. Bağlar neden koptu? Bu bağları yeniden tesis edemez miyiz? 140 bin kişilik bu ordu ülkemizin çehresini değiştirmelidir. Siz gönüllerin fatihi olmalısınız.

SADECE SULTANAHMET'İN AÇIK OLMASI BİZE YETMEZ

Camilerin sadece namaz vakitlerinde açık olması bize yetmez. Sadece Sultahamet'in kapsını açık olması, Süleymeniye'nin açık olması, Kocatepe'nin açık olması yetmez. Bütün camilerimizin kapıları devamlı açık olması lazım. Hocalarımızın bu işi nöbetleşe yapması lazım. Buna ihtiyacımız var.

GARİP ŞEYLERLE KARŞI KARŞIYA KALDIK

Köln'deki konuşmamda kadınlarımıza camilerin kapısının açık olması gerektiğimi söyledim. Bir hanımefendi bu konudan çok mutlu olduğunu söyledi. Beni ve arkadaşımı Kayseri'de camiye sokmadılar, biz de kapının dışında namazımızı kıldık dedi. Camilere kadınlar giremez diye bir ayet mi var? Ben ne okudum, ne gördüm, ne biliyorum. Artık bu yanlış tabuların yıkılması lazım. Bunu başta Diyanet İşleri Başkanı'nın yürütmesi lazım. Bunları aşacağız. Garip şeylerle karşı karşıya kaldık. Bir Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız kadınsa bunları aştık demektir.

Bu ülke baskıların dayanılmaz boyutlara ulaştığı zor dönemleri de unutmamıştır. İmam Hatip okullarının kapısına kilit vurulduğu zamanlara şahit olduk. Başörtüsü taktığı için evlatlarımızın geri çevrildiğini gördük. Milletin inancının bizzat bu ülkenin kimi idarecileri tarafından irtica sayıldığı günleri yaşadık. Güçlü bir iktidar partisi olmamıza rağmen kapatılma ile karşı karşıya kaldık. Gerekçesi neydi? İrtica. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemali'n de istismar edildiği dönemleri yaşadık. Yapanlar kim? Ana muhalefetin menşeinde olanlar.

4 MADDE AYAKTA TUTAR

Nasıl kökleri ile irtibatı kopan bir ağacın ayakta kalması mümkün değilse, din, ahlak, bilim ve adalet bizi ayakta tutan 4 taşıyıcı sütundur. Medeniyet değerleriyle bağı kopan bir milletin ayakta durması imkansızdır. Biz Avrupa'dan, Afrika'ya kadar cenk meydanlarını Allah Allah nidaları ile inletmiş bir milletiz. En zor zamanlar bile ezanımıza, mukaddes kitabımıza sahip çıktık.

YANLIŞ GİDEN BİR ŞEYLER VAR

Yeni iletişim araçlarının gündelik hayatımızın merkezine oturduğu bir garip dönemin içindeyiz. Modernleşme dini hassasiyetlerimizin örselenmesine sebep oluyor. Gençlerimizin ayakları gün geçtikçe camilerden çekiliyor. Şayet gençler yaşadıkları savrulmaların çözümlerini camilerde değil başka yerlerde arıyorlarsa ortada yanlış giden bir şeyler vardır.

İLGİLİ KURUMLAR BOŞLUKLARI DOLDURMADIĞI İÇİN ÜLKEMİZE SİRAYET ETTİLER

Camiler ilim merkezleridir. Anadolu'da en küçük köylerde dahi cami bulunur. Camiler Yüce Rabbimizin yer yüzündeki tecellisidir. FETÖ ve DEAŞ manevi boşlukların ilgili kurumlar tarafından doldurulmaması nedeniyle ülkemize sirayet etmiştir.

CAMİ MERKEZLİ HAYATI TEŞVİK ETMELİYİZ

Cem olamıyoruz, bir araya gelemiyoruz, ibabetler de toplumu diri tutar, ayakta tutar, canlı tutar. Cami merkezli hayatı teşvik etmek lazım.