FETÖ darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı önünde açılan ateş sırasında kurşunların hedefi olan 17 yaşındaki Uhud Işık'ın, 15 Temmuz sabahı astsubaylık sınavına girdiği öğrenildi. Sağlık Meslek Lisesi Anestezi Bölümü mezunu Uhud Işık, geride gözü yaşlı anne ve babası ile iki kardeşini bıraktı. Baba Işık, darbe girişiminin yaşandığı gece camilerden okunan selalar üzerine oğlu Uhud ile darbecilere karşı koymak için yola çıktıklarını söyledi ve şunları anlattı: “Akay Kavşağı'ndan Genelkurmay'ın önüne geldiğimizde bir hareketlenme oldu. Oğlum ilerlemişti. Ben telefonla görüşüyordum. Helikopterden yoğun ateş açıldı. Oğlumu aradım ama ulaşamadım. Korkuluklardan atlayıp Genelkurmayın önüne koştum. Yaralandığını gördüm, yanında birileri yardım etmeye çalışıyordu. Nefes alıyordu, nereden vurulduğunu görmek için vücudunu açtım. Sırtında üç tane kurşun yarası vardı. Oluk gibi kan akıyordu. Acil servise koştuk. Bir, iki saat sonra oğlum şehit oldu”
ŞEHİT OLURSAM GURUR DUY, DİYORDU
Anne Naciye Işık da çocuklarını vatan ve millet sevgisiyle yetiştirdiklerini belirterek, “Cumhurbaşkanımızın çağrısı ve camilerden verilen selalar bizi çok etkiledi. Küçük çocuğum olmasa ben de giderdim. Oğlum 'Vatan için gideceğim. Türkiye bunu hak etmiyor. Tayyip Erdoğan da bunu haketmiyor. Bu resmen darbe' dedi” ifadelerini kullandı. Oğlunun çocukken polis olmak istediğini anlatan anne Işık, “Oğlum, 'Polis olacağım, şehit olacağım. Ben şehit olursam sakın ağlama, benimle gurur duy. Şehit olacağım. Ağlama, hep dik dur' diyordu. Allahıma çok şükür çocuklarım donanımlı büyüdüler. 1,5 yaşında kızım var, onu da mücahide yetiştireceğim. Eşimle ikimiz imam hatip mezunuyuz. Tayyip Erdoğan da bir mücahittir. Amerika'da olan o kişinin elim yakasında olacak” diyerek duygularını anlattı.