Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, ABD'nin Kudüs'ü başkent olarak tanımasına ilişkin, "Yanlış yapıyorlar, gelecekleri, ahirleri iyi olmaz. Bu zulme ne Cenab-ı Hak ne de İslam dünyası ve insanlığını kaybetmemiş dünya razı olur." diye konuştu.
Akdağ, Bosna Hersek ziyareti kapsamında geldiği Mostar şehrinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Bir araya geldiği yetkililerle iki ülke arasında planlanan projelerin de konuşulduğunu dile getiren Akdağ, Bosna Hersek'i Türkiye'ye bağlayacak bir otoyol projesi üzerinde çalışıldığını bildirdi.
Saraybosna'da hastane yapılmasının planlandığını söyleyen Akdağ, iki ülke arasında sağlık hizmetlerine ilişkin iş birliği bulunduğunu hatırlattı.
Bosna Hersek'te Türkiye'nin birçok izinin bulunduğuna değinen Akdağ, "Sadece geçmişten, Osmanlı'dan kalan izler değil, TİKA aşağı yukarı 70 milyon dolar civarında 800 projeye yatırım yapmış durumda. Bunun içinde camiler, köprüler var. En son Dirina Köprüsü, Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü diye bilinen köprünün de restorasyonunu yaptırıyoruz. Yunus Emre Enstitümüz gerçekten mükemmel bir proje olarak Bosna Hersek'te çok aktif." şeklinde konuştu.
"ABD ile İsrail aslında yalnız kalmış durumda"
ABD'nin Kudüs'ü başkent olarak tanımasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akdağ, şunları söyledi:
"Kudüs'te çok büyük haksızlığı yaşıyoruz. Dünya bunu kabul etmiyor. Yani ABD ile İsrail aslında yalnız kalmış durumdalar. ABD dışında Güvenlik Konseyi'nin 15 üyesinin hiçbiri bunu kabul etmiyor. 1980'de Güvenlik Konseyi'nde alınan kararlar var. Bunlara göre şu anda bir hukuksuzluk ve zulüm yaşanıyor. Bunu İsrail her zaman yaptı. Bir fırsat oluşturuyorlar. Bu fırsata karşı Filistin halkı haklı bir direniş gösterince, tavır koyunca, barışçıl protestolar yapmaya çalışınca da üstlerine büyük bir zulümle çöküyorlar."
Akdağ, Filistinli bir çocuğun gözleri bağlanarak çok sayıda İsrail askeri tarafından gözaltına alınmasına ilişkin fotoğrafa değindi.
Bunun büyük bir zulüm olduğunu belirten Akdağ, şunları söyledi:
"Hayatını kaybedenler oldu, çok sayıda yaralanan insan oldu. Arkamızda Mostar Köprüsü var, Osmanlı'nın bize, Bosnalılara miras bıraktığı bir tarih, çok açıkça buradan ifade ediyorum; zulüm ile abat olanın ahiri berbat olur. Bizim, Erzurum'da çok kullandığımız bir tabirdir bu. Yanlış yapıyorlar, gelecekleri, ahirleri iyi olmaz.
Bu zulme ne Cenab-ı Hak ne de İslam dünyası ve insanlığını kaybetmemiş dünya razı olur. Büyük bir zulüm var. Filistinli kardeşlerimizin istediği nedir? Barış içinde, iki toplumun da özgürlüğünün kabul edildiği, iki devletin kurulması. Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olması, Batı Kudüs'ün İsrail'in başkenti olması ama onlar, 'Hayır, buralarda İsrail dışında başka hiçbir varlığa müsaade etmeyeceğiz.' diyorlar. İnşallah buna güçleri yetmeyecektir."
"Bütün Müslümanlar infial içinde"
"ABD'nin bu kararın ardından bölgede yalnız kalacağını düşünüyor musunuz? Sizce Arap ülkeleri ne tür tepkiler verir?" sorusu üzerine Akdağ, "Zaman zaman menfaat duygularıyla bazı ülke yönetimlerinin farklı davranabildiğine şahit oluyoruz ama şunu çok iyi biliyorum, bütün Müslümanlar, 1,5 milyarı aşkın Müslüman kitle, halklar müthiş bir infial içinde ve bu meseleye asla razı olmuyorlar ve olmuyoruz." yanıtını verdi.
Akdağ, İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi'nin, 13 Aralık Çarşamba günü İstanbul'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Kudüs için toplanmasına ilişkin soruyu da yanıtladı.
Mazlumun yanında durmayı şiar edinen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda da tavrını açıkça ortaya koyduğunu dile getiren Akdağ, "Bu, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk halkının, Türk milletinin tavrıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı toplandığında ümit ediyorum ki bu konuda gür bir ses çıkacaktır. Teşkilatın dönem başkanlığını biz yapıyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımız yapıyor. İnşallah birliktelik sergilenecek. Bu iş sadece Filistin halkına nasıl bırakılsın? Onlar zaten mazlum bir halk, mağdur edilmiş bir halk. Mutlaka onlarla dayanışma içinde olmalıyız." ifadelerini kullandı.