90'lara dönüş cephesi

CHP, İyi Parti, SP ve HDP’nin kurduğu cephe, Türkiye’nin terör ve kaos dönemi olarak hafızalara kazınan 1990’lı yıllardaki ittifakları hatırlatıyor. O dönem PKK’nın desteklediği HEP, SHP çatısı altında meclise taşınırken, bugün CHP’nin başını çektiği ittifak, HDP’ye alan açıyor. İttifakın seçim vaadi de “yıkmak”tan ibaret.

Yeni Şafak Haber Merkezi
Türkiye’nin kabus dönemi olarak hafızalara kazınan 90’lı yılların aktörleri, farklı isim ve ittifaklar altında yeniden sahnede.

Türkiye’nin kâbusu olarak siyaset tarihine geçen 1990'lı yılların başlangıcı kabul edilen 20 Ekim 1991 genel seçimleri ve sonrasında kurulan kirli ittifaklar, 24 Haziran seçimleri öncesi Türkiye’yi kaos, kan ve gözyaşı ile anılan yıllara geri götürmek isteyen akıl hocaları tarafından yeniden kuruldu. ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Turgut Özal’ın 1989’da Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Kürt sorunu başta olmak üzere yaptığı çalışmalar bugün olduğu gibi faizden, kaostan beslenen lobileri rahatsız etti. Özal'ın Çankaya Köşkü'nde daha fazla kalmasını engellemek ve ANAP iktidarına son vermek isteyen odaklar, önce 1991 seçiminde ardından da 90’lı yıllar boyunca karanlık bir ittifak oluşturdu.

AYNI SENARYO SAHNEDE

Bu güçlerin, ülkeyi 8 yıl istikrarla yöneten Özal’ı devirmek için kurduğu ittifak, şimdi de AK Parti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı devirmek için kuruluyor. CHP’nin mirasçısı olan SHP ise terör örgütü PKK tarafından o dönem açıkça desteklenen HDP’nin atası HEP ile ittifak yaparak, seçime birlikte girdi. Aynı misyonunu sürdüren CHP, bugün de HDP'nin Meclis'e girmesi için çalışıyor. CHP, teşkilatlarına iki oydan birini HDP’ye verme talimatı gönderirken, Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Diyarbakır’da ‘Selo’ya özgürlük’ sloganları ve HDP bayrakları ile miting yapıyor. SHP de o dönem bölgede etkin olan Refah Partisi'ne karşı oy toplamayı hedefliyordu.

1991 seçimlerinde bozulan istikrarla birlikte Türkiye, DYP-SHP koalisyonu ile tanıştı. Özal'ın Çankaya'da tek başına kalmasına rağmen demokrasi ve özgürlükler konusunda atmaya çalıştığı adımlar, terör örgütü PKK sahaya sürülerek engellendi. Sonraki yıllarda derin devlet olarak bilinen yapılarla pek çok işbirliği ortaya çıkan terör örgütü elebaşı Şemdin Sakık'ın talimatıyla silahsız 33 er, Elazığ- Bingöl karayolunda PKKlı teröristlerce katledildi.

FAİLİ MEÇHUL SİYASETİ

O yıllar, faili meçhul cinayetlerin en sık yaşandığı yıllar olarak tarihe geçti. TBMM bünyesinde faili meçhullerle ilgili oluşturulan komisyonun raporuna göre 908 faili meçhul cinayet işlendi. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 90’lı yıllar, ‘faili meçhul’ olarak kayda geçen pek çok cinayete sahne oldu. PKK’nın çok sayıda katliamının yanı sıra, daha sonra pek çoğu darbe ve siyasi cinayetlerle anılan JİTEM gibi karanlık yapılar adına terör estirdi.

PKK'NIN İŞİNE YARADI

Bu atmosferi kullanan PKK'nın sivilleri öldürerek suçu güvenlik güçlerine attığı olaylar kayıtlara girdi. 90'lı yıllardaki bu karanlık yapıların en önemli müttefiklerinden biri de FETÖ oldu. FETÖ; başta Güneydoğu olmak üzere Türkiye genelinde kendisine karşı çıkan, tehlike oluşturan mütedeyyin insanlara, cemaatlere yönelik baskı ve yıldırma taktiği uyguladı. Faili meçhul cinayetlere imza attığı kayıtlara girdi.

HEDEFLERİ ERDOĞAN

24 Haziran seçimlerinin ittifaklar yönünden adeta iz düşümü olan 1991 seçimlerinde, bugün AK Parti, MHP ve BBP ittifakının benzeri Refah Partisi ve döneminin MHP'nin devamı olan Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) ve Millet Partisi'nin devamı olan Islahatçı Demokrasi Parti arasında kuruldu. Bu üç parti Refah Partisi bayrağı altında seçime katıldı ancak sadece Meclis'e girmekle yetindi. Bugün Erdoğan'a ve AK Parti'ye karşı birleşen ittifak, 1994'te Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni kazanması ve Refah Partisi'nin yükselişe geçmesiyle bozulunca bu kez askeri devreye soktu. Refah Partisi'nin 1995'teki seçimlerinden birinci çıkmasıyla birlikte 28 Şubat süreci de fiilen başladı. Binlerce mütedeyyin insana zulmedildi, hapse atıldı, cezaevinde öldürüldü, eğitim hayatları engellendi.

FETÖ İLE BİRLİKTE HAREKET ETTİLER

24 Haziran seçimlerinde İyi Parti ve Meral Akşener'e omuz vererek ittifaka dahil olan FETÖ, 90'lı yıllarda da aynı ittifakın içerisindeydi. 15 Temmuz'dan sonra kanlı yüzü deşifre olan Fetullahçı Terör Örgütü'nün, Güneydoğu'daki sivillere ve FETÖ hareketine karşı olan diğer dini gruplara işkence yaptığı ve suikastlar işlediği ortaya çıktı. FETÖ'nün o yıllara dair en net bilinen suikastı Cezvet Soysal olayı olarak kayıtlara geçti. 1998 yılında işe gitmek için çıktığı evine bir daha dönemeyen 6 çocuk babası TPAO işçisi Cezvet Soysal'ın izi, yıllar sonra bir polis memurunun itirafında ortaya çıktı. Soysal'ın dönemin FETÖ Batman Bölge İmamı Bahattin Karataş üzerinden iletilen Gülen'in fetvasıyla infaz edildiği itiraflara yansıdı.

GÜNDEM
PKK, AK Partili vekile saldırdı

GÜNDEM
SP’ye atılan oylar CHP’ye gidecek