Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) “himmet” adı altında finansal destek sağladıkları gerekçesiyle 5 müteahhit hakkında “Silahlı terör örgütüne üye olma”, “Terörizmin Finansmanın Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet” ve “Zimmet” suçlarından dava açıldı. Sanıklar Kenan Ünal, Mesut Güneş, Mülazım Ünal, Mustafa Erkul ve İlker Kılgöz'ün atılı suçlardan 21 yıl 3'er aydan 46'şar yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacak.
ÖRGÜTÜ FİNANSE ETTİLER
Davanın iddianamesinde ise sanıkların himmet çarkını nasıl yürüttükleri deşifre edildi. Sanıkların, esnaf ve iş adamlarından “öğrenci bursu, zekat, himmet, yardım” adı altında para toplayarak, örgütü finanse ettikleri anlatıldı. Kenan Ünal'ın toplanan kaynağı önce Moğolistan'daki örgüt okulları ve kurumlarına sonra ise Afrika'daki okullara gönderdiği ifade edilen iddianamede, “himmet” adıyla toplanan paranın miktarının kesin olarak belli olmadığı bildirildi.
1,5 YILDA TOPLAMIŞLAR
Örgütün okul, dershane ve yurtlarını finans toplamak için kullandığı aktarılan iddianamede, Kenan Ünal'ın bir banka aracılığıyla “şüpheli havale” işlemleri yaptığı, kendine ait hesaba da “şüpheli havaleler” yapıldığı belirtildi. Ünal'ın, yurtdışındaki The Respect Institute Inc. isimli kuruluşa 9 bin 995 ABD Doları gönderme talimatı verdiği bildirildi. MASAK analiz raporunda, ABD'de faaliyet gösteren bu kuruluşun, “Gülenist kuruluş” olarak geçtiğine ve buraya para gönderen kuruluşların ve şahısların temel ortak noktasının, Fetullah Gülen cemaati içerisinde yer aldığına dikkat çekildi. Ayrıca bu kuruluşun ABD'deki banka hesabına, 7 Şubat 2013 ile 6 Haziran 2014 arasında 147 farklı kişi tarafından 2 milyon 112 bin 332 ABD Doları gönderildiği kaydedildi.
Pensilvanya'ya düzenli ödeme
Kamu ve özel sektördeki evli örgüt mensuplarının maaşlarının yüzde 10, bekarların maaşlarının yüzde 15-20'sinin “himmet” olarak alındığına yer verilen iddianamede, “himmet” vermek istemeyen veya ihtilafa düşenlerin, çalıştıkları yerlerden “organize” şekilde uzaklaştırıldıkları veya baskı ve tehditle “himmet” vermeye zorlandıkları anlatıldı. Toplanan paraların yüzde 10-15'inin “Kutsal Hoca Payı” olarak doğrudan Pensilvanya'ya, Gülen'e gönderildiği aktarılan iddianamede, “Bu paranın ne amaçla, ne şekilde kullanıldığını sadece Gülen'in bildiği, bunu hiçbir örgüt mensubunun sorgulayamadığı” ifade edildi. İddianamede, “şahsi servet olarak el altında tutulan paranın, örgütün merkezindeki kutsal-muhterem kabul edilen hocanın masrafları, ABD'de Türkiye aleyhine faaliyet gösteren lobiler, basın-yayın kuruluşları, seçimlerde desteklenen adayın kampanyası ve çalıştıkları örgütler için harcandığı” kaydedildi. Kamuda çalışan personelin bankalardan aldıkları promosyonlar da himmet olarak toplandı.