MİT krizinin yaşanmasının ardından Türkiye'nin siyasi haatında belirleyici olmaya çalışan Gülen Cemaati, TSK içine sızan kadrosu ile 15 Temmuz gecesi son hamlesini gerçekleştirdi. Sözde İslam Âlimi olan Fetullah Gülen de tıpkı DAEŞ ve PKK gibi uluslararası güçlerin maşası olduğunu kanıtladı. 1970'lerden bu yana eğitim faaliyetleri ile başladığı hain yolculuğa sistemli olarak devlet bürokrasisine girmeyi başardı.
1980'lerde Özal döneminin kalkınma politikaları, Anadolu sermayesinin şaha kalkması, KOBİ'lerin itici gücüyle ticaret ve sanayi odalarının da rolü arttı. Dış politik açılımları ise bilinçli ya da bilinçsiz olarak cemaatin okullarının olduğu ülkelere yapıldı.
Gelecek senelerin zekâtı himmetle toplanıyor
Örgütün finansmanı ise mali kayıt dışında himmet adı altında toplanan bağışlarla sağlanıyor. Himmet paralarının nasıl toplandığı ve kontrolü, kullanımının nasıl şekillendiği gizemini korumaya devam ediyor. İş dünyasından mütevelli heyetlerle toplanan himmet miktarı iş adamının gelir düzeyine göre şekilleniyor. Her iş adamı gücüne göre 20, 30 hatta 40 öğrenciye burs verebiliyor.
Mali merkez Bank Asya ve Kaynak Holding
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının raporuna göre, 71 ilde Fetullahçı Terör Örgütü toplam 3 bin 257 dernek, vakıf ve şirket olmak üzere faaliyet yürütüyor. Ekonominin her alanında güç oluşturmak, devlet içerisine sızıp yerleşmek, bankada usulsüzlük ve uluslararası para aklama organizasyonları ile sivil toplum kuruluşlarında girift bir suç organizasyonu ve örgüt gücü oluşturmuş yapı, iddianameye göre, 2 bin 356 şirket ve 347 kişi firması üzerinden ekonomik faaliyetlerini yürütüyor.
Bank Asya'nın faaliyetleri ise iddianamede “şirket ya da şirketler üzerinden ticari faaliyet görüntüsü verilerek bankacılık sisteminin kullanılması ve suç gelirlerinin fiziken yurt dışına çıkarılması" yöntemlerle aklandığı belirtiliyor.
Finans, medya, eğitim, lojistik ve gıda başta olmak üzere farklı sektörlerde faaliyet gösteren Kaynak Holding'in yöneticilerinin ise örgütün usulsüz para trafiğini ve kara para şüphesinin merkezinde yer aldığı ortaya çıktı.
Yurtdışında işadamları fişlenmiş
Örgütün ticari ve siyasi olarak etkin oldukları 21 ülkede Türk iş adamları hakkında profiller oluşturdukları ve Türkiye içindeki yapı aracılığı ile 311 iş adamımızı fişledikleri ortaya çıkmıştı. Örgütten bağımsız bir şekilde yurt dışında iş faaliyet gösteren iş adamlarının bu ülkelerdeki mali hareketliliğini yakın takibe alan yapı, Azerbaycan, Irak, Kazakistan, ABD, İsrail, Mısır'da iş yapan 311 iş adamını Solcu, Alevi, Kürtçü, PKK'lı, Ülkücü, Milli Görüşçü diye fişlediği hatta bazı iş adamlarını bulundukları ülke nezdinde iş yapamaz hale getirdikleri belirtiliyor.
Okullar CIA'in örümcek ağı
FETÖ'nün merkezini örgüt bünyesindeki eğitim kurumları oluşturuyor. FETÖ'nün Orta Asya'da eğitim faaliyetlerine başlamasının da CIA istasyon şefi Fuller'in desteği ile olduğu iddialar arasında… Örgüt başının ABD'de oturum izni alabilmesi için tavsiye mektubu yazan isimlerin başında yine Fuller vardı. Okulların eğitim maksadıyla Türk Cumhuriyetlerindeki etkinliğini artırması sebebiyle Rusya'yı rahatsız ettiğini de yabancı basında okumak mümkün.
15 Temmuz sonrası Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun bazı dost ülkelerde de benzer darbe girşimi olabilir. Kırgızistan da bunlardan biri" açıklaması durumu özetler nitelikte.. Örgütün bu ülkekei okul sayısı ise 12'yi buluyor.
Son olarak 15 Temmuz ile ilgili Graham Fuller, Huffingpost'a yayınlanan yazısında, darbe giriminin arkasında Gülen'in olmadığına inandığını söyleyerek tarafını belli etmişti.
Derin Ekonomi Dergisi'nin tüm dosya yazılarını ve haberlerini takip etmek için
adresini ziyaret ediniz.