Eti Maden'den edinilen bilgiye göre, birçok önemli sektörde kullanılan nadir toprak elementlerinin üretimin yapılacağı pilot tesiste çalışmalar hızla devam ediyor.
18 Nisan'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan tesiste yıllık 1200 ton cevher işlenecek.
Beylikova Florit Barit ve Nadir Toprak Elementleri İşletme Müdürü Lütfi Tozar, yaptığı açıklamada, pilot tesiste ilk etapta barit, florit ve nadir toprak elementlerinin üretileceğini söyledi.
Tozar, pilot tesisten sonraki evrede hedefin 10 bin ton nadir toprak oksiti üretecek endüstriyel tesisi kurmak olduğunu belirterek, "Bu projenin akabinde çalışmalara başlayacağız. Ayrıca büyük tesiste 70 bin ton barit ve 70 bin ton florit de üreteceğiz." ifadelerini kullandı.
Teknoloji Geliştirme Dairesi Başkanı Derya Maraşlıoğlu ise, sahada bulunan minerallerin hepsinin ekonomik değeri olduğuna dikkati çekerek,"Pilot tesisteki çalışmalarımızı bunların kazanımına yönelik tasarladık. Bu aşamadan sonra da asıl endüstriyel tesis için çalışmalarımızı yapacağız. Endüstriyel tesis için bir hedefimiz var. Onu gerçekleştirmek için de belli parametreleri elde etmemiz gerekiyor. Pilot tesiste proses çalışacağız, eksiklerini, artılarını belirleyeceğiz." diye konuştu.
- "Nadir toprak elementi piyasasındaki talep her geçen gün artıyor"
Dünyada yaklaşık 800 milyon tonluk rezerve sahip Çin'deki Bayan Obo sahasından sonra 694 milyon ton nadir toprak elementi rezerviyle 2. sırada Beylikova sahasının bulunduğunu ifade eden Eti Maden Genel Müdürü Serkan Keleşer, AA muhabirine sahanın ülke için önemini anlattı.
Keleşer, sahanın tarihinin 1950'lere dayandığını kaydederek, 2011-2017 yılları arasında yaklaşık 125 bin metre sondaj yapılıp 60 bin numune alındığını, 2017'den sonra da Hacettepe Üniversitesinin söz konusu numunelerle sahanın rezervini tespit ettiğini dile getirdi.
Dünyada nadir toprak elementlerinin öneminin giderek arttığı bir eğilim olduğuna dikkati çeken Keleşer, söz konusu cevherin kullanım alanlarının da stratejik öneme sahip olduğunu söyledi.
Keleşer, nadir toprak elementlerinin kullanıldığı alanlarda yerini tutabilecek başka element olmadığına işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Az kullanılsa da olmazsa olmaz ürünlerden bahsediyoruz. Yani yerine ikamesi yok, koymanız gerekiyor. Dikkat ederseniz bütün kullanım alanları hep stratejik alanlar. Nadir toprak elementi piyasasındaki talep her geçen gün teknolojilerin gelişmesiyle yukarıya doğru çıkıyor. Bu talebi karşılayan ülkelerin dünyada sayısı sınırlı. Öyle olunca bu sahanın önemi daha da artmış oluyor. Bu alanda ciddi bir rekabetin olduğu bazen parasını verseniz de alamayacağınız ürünlerden bahsediyoruz. Öyle olunca da bizim sahamızın önemi, ülkemizin stratejik pozisyonu açısından da önem arz ediyor."