Türkiye Varlık Fonu (TVF), Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ'nin yüzde 26,2 oranında hissedarı oluyor.
TVF'den yapılan açıklamaya göre, Telia Company, LetterOne, Çukurova Holding, Ziraat Bankası ve ilgili taraflar ile imzalanan sözleşmeler ile TVF, Turkcell'in en büyük ortağı durumuna gelecek.
TVF'nin hem özel sektörde faaliyet gösteren hem de yurt dışı borsalarda işlem gören bir şirkete yaptığı ilk yatırım olan bu satın alma, fonun, Türkiye'nin rekabetçi şirketlerini destekleme stratejisinin bir parçası olarak nitelendiriliyor.
Hisseleri ikiye katladı
TVF, kuruluş vizyonu doğrultusunda, küresel dijital dönüşümde öncü bir şirketin en büyük destekçisi olurken, LetterOne da, hisselerini neredeyse ikiye katlayarak Turkcell'in geleceğine duyduğu güveni ortaya koydu.
Hissedarlar arasında uzun zamandır süregelen ve firmanın piyasa değeri ile performansına olumsuz yönde etki eden anlaşmazlıkların çözülmesini sağlayan satın almayla birlikte Turkcell'in ortaklık ve yönetim kurulu yapısı sadeleşerek daha istikrarlı ve şeffaf hale gelecek.
Açıklamada, satın almanın ardından yeni dönemdeki ortaklık yapısına ilişkin şunlar kaydedildi:
"TVF, toplam yüzde 26,2 içerisindeki yüzde 15'lik imtiyazlı hisseleriyle Turkcell Yönetim Kurulu'ndaki 9 üyeden 5'ini belirleyebilecek ve şirketin yönetim kontrolüne sahip en büyük hissedarı olacak. Telia, Turkcell'deki yüzde 24,02'lik dolaylı hisselerinin tamamını 530 milyon dolar karşılığında satarak Turkcell'den çıkış yapacak. LetterOne, şirketteki payını toplamda yüzde 24,8'e çıkararak en büyük azınlık hissedar haline gelecek.
Turkcell Holding ortak girişimi sona erecek, Çukurova Holding ise dolaylı hisselerini satarak Turkcell'den çıkış yapacak. Yönetim kurulundaki 4 üye TVF imtiyazı olmaksızın seçebilecek ve bu sayede azınlık hissedarlar daha fazla güç kazanacak. Turkcell’in mevcut temettü politikası sürdürülecek. Turkcell, hem Borsa İstanbul hem de New York borsasında işlem gören tek Türk şirketi olmaya devam edecek."
Turkcell Ana Sözleşmesi'nde yapılacak değişikliklerin Genel Kurul'da onaylanması ve ilgili düzenleyici kuruluşlardan gerekli izinlerin alınmasının ardından sürecin 2020 yılı içerisinde tamamlanması hedefleniyor.