Özlü, Shell Eco-marathon yarışması öncesinde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) ve Shell Türkiye ev sahipliğindeki basın toplantısına katıldı. Burada yaptığı konuşmada Shell'in ilk defa 1985'te Fransa'da gerçekleştirdiği bu etkinlikte, öğrencilerin dünyanın enerji verimliliği en yüksek aracını tasarlamak için yarıştığını anımsatan Özlü, "Yarışmada 16-25 yaş arasında gençler, kendi tasarladıkları ve ürettikleri en az enerjiyle en uzun mesafeyi kat etmeye çalışıyor." dedi.
Özlü, 1 kwh enerji ya da 1 litre yakıt ile en fazla yolu kat eden takımların ödül kazandığını belirterek, özellikle Türkiye gibi yoğun genç nüfusa sahip bir ülkede bu tür bir yarışmanın önemli sonuçları olacağına inandığını dile getirdi.
Görevi ve konumu ne olursa olsun, herkesin gençleri bilim ve teknolojiye yönlendirme misyonu edinmesi gerektiğini vurgulayan Özlü, teknoloji kullanma konusunda çok mahir olan gençlerin teknoloji geliştirme konusunda da aynı başarıyı gösterebileceklerine inandıklarını ifade etti.
Özlü, gençlere çok güvendiklerini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Özellikle TÜBİTAK'ta onlara yönelik önemli programlar yürütüyoruz. 3 yaştan başlayarak, kitap ve dergilerle, okullarda düzenlediğimiz yarışma ve sergilerle, açtığımız bilim merkezleriyle, gençlerimizin bilime ve teknolojiye olan ilgilisini artırmaya gayret ediyoruz. Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı ile üniversite mezunu gençlerimizin kendi işlerini kurmaları ve fikirlerini ürüne dönüştürmeleri için 150 bin liraya kadar hibe desteği veriyoruz. Bugün dünyaya damga vuran firmalara baktığımızda, birçok önemli firmanın gencecik insanlar tarafından kurulduğunu görüyoruz. Bu nedenle, gençlerimize şu iki özelliği kazandırmaya büyük önem veriyoruz: Girişimcilik ve yenilikçilik…"
"Türkiye olarak yeniliklerde söz sahibi olmak istiyoruz"
Bakan Özlü, dünyanın çok hızlı bir şekilde döndüğünü belirterek, "Özellikle teknolojide yaşanan değişimleri takip etmek her geçen gün zorlaşıyor" dedi. Bir ürünün veya teknolojinin hayata girmesiyle çıkması arasında geçen sürenin kısaldığına dikkati çeken Özlü, dün başarılamayan birçok şeyin bugün başarıldığını dile getirdi.
Özlü, bu yarışmayı 1985'te kazanan aracın 1 litre benzinle 680 kilometre yol kat ettiğine işaret ederek, "Avrupa'nın son şampiyonu olan araç ise 1 litre benzinle 3 bin 771 kilometre yol yapmayı başardı." diye konuştu.
Nasıl dün yapılamayanlar bugün yapılabiliyorsa, bugün yapılamayan birçok şeyi de yarın yapabilir hale geleceğini anlatan Özlü, Türkiye olarak bu yeniliklerde söz sahibi olmak istediklerinin altını çizdi.
Özlü, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dünyaya yeni teknolojiler sunmayı ve böylece gelir seviyemizi artırmayı hedefliyoruz. Son yıllarda bilim ve teknolojiye yönelik çok önemli yatırımlar yaptık. Son derece kapsamlı destek mekanizmaları oluşturduk. Üniversitelerimizin, Ar-Ge merkezlerimizin, TGB'lerimizin hem nicelik hem de nitelik olarak geliştiğine şahit olduk. 17,6 milyar lira Ar-Ge harcaması yaptık. Ar-Ge harcamasının milli gelire oranı tarihimizde ilk defa yüzde 1 seviyesini geçti."
"Gelecek dönemde yaptığımız yatırım ve harcamaların meyvelerini toplamaya başlayacağız"
Özlü, gelecek dönemde yaptıkları yatırım ve harcamaların meyvelerini toplamaya başlayacaklarını söyledi. Ar-Ge projelerinin somut çıktılara ve raflardaki ürünlere dönüştüğüne şahit olunacağını aktaran Özlü, böylece ihracatı ve milli geliri daha da artıracaklarını kaydetti.
Özlü, şu anda Türkiye'de bilim ve teknoloji ekosistemini yakından ilgilendiren önemli çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.
Gebze'de bir Bilişim Vadisi kurmak için çalışmalar sürdürdüklerine dikkati çeken Özlü, "Bilişim Vadisinde dünyaca ünlü firmalar, yerli ve yabancı dev şirketler yer alacak. Ancak burada, kendi gençlerimizin kurduğu firmalar da yer alacak. Ve inanıyorum ki bu firmalar, zamanla dünya çapında firmalara dönüşecek." diye konuştu.
Özlü, Türk Otomobili projesinin de gençlere ciddi bir ilham kaynağı olacağına inandığını vurgulayarak, şunları da kaydetti:
"Bu projeyle bir Türk markası oluşturmayı hedefliyoruz. Ancak bunun yanında, otomobilimizi yeni teknolojilerin geliştirileceği bir platform olarak da değerlendirmek istiyoruz. Özellikle yakıt teknolojileri konusunda yenilikçi modeller üretmek istiyoruz. Dünyada fosil yakıtlar her geçen gün tükeniyor. Fosil yakıtların çevrede oluşturduğu tahribat da ciddi boyutlara ulaşıyor. Bu nedenle, elektrikli ve hibrit araçlar başta olmak üzere alternatif araçlara olan ilgi de her geçen gün artıyor.
Dünyada kıt, sınırlı ve sabit kaynaklarla yaşıyoruz. Buna mukabil nüfus yoğunluğu ve tüketim sürekli artıyor. Bu artan ihtiyacı mevcut kaynaklarla karşılamanın yolu da teknolojiden geçiyor. Özellikle enerji kaynaklarını en verimli şekilde kullanmamız, insanlık tarihinin nasıl şekilleneceği üzerinde çok etkili olacak. İşte bu yarışma, gençlerimizi teknolojik ürün tasarımına yönlendirdiği için önem taşıyor. Ancak bu yarışmanın konusunun enerji verimliliği olması, doğrusu bu yarışmanın önemini bir kat daha artırıyor."