Amerikan Merkez Bankası, çarşamba günü faiz artırım politikasına devam ederek beklentiler doğrultusunda 25 baz puan artırımla faizleri 2,00 - 2,25 aralığına yükseltti. Yurt içi piyasalarda Türk Lirası, Dolar karşısında toparlanma eğilimini sürdürdü. ABD ve AB ile ilişkilere yönelik iyimser beklentilerle bir ayın en düşük seviyesine gerileyen dolar düşüşünü yeni günde de sürdürerek 5,95 seviyelerine kadar geriledi. Euro ise 7 liranın altına gerileyerek 6,93 seviyelerini gördü.
Hükümet, Merkez Bankası ve Hazine’nin yurtiçi piyasalarda aktif rol alması ve Yeni Ekonomi Programı’nın açıklanması ile TL, eylül ayında yüzde 9 değer kazandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yurt dışı görüşmeleri devam ederken Türkiye’ye yönelik risk algısı da değişiyor.
Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) faiz kararı ve gelişmekte olan ülke piyasalarının karardan etkilenmesi, muhtemel faiz artışları ve TL'deki değer artışı bağlamında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yurt dışı ziyaretlerini yorumlayan uzmanlar, yeni döneme ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
FED'den faiz artırımı
FED'in faiz artırım kararının sürpriz olmadığını ifade eden İntegral Yatırım Araştırma Uzmanı Eda Karadağ, yenisafak.com’a yaptığı değerlendirmede, "Karar metnindeki açıklamalar, ülke ekonomisinin güçlü olduğunu destekliyordu. İstihdam piyasasında bir sıkıntının olmadığını, işsizlik oranının düşük seyrettiğini, ekonomik aktivitenin güçlü bir hızla arttığı yapılan açıklamalar arasındaydı. Asıl önemli olan, FED’in, bu ay ki karar metninde “para politikası duruşu destekleyici olmayı sürdürüyor” ifadesini çıkarması oldu" dedi.
Karadağ, FED'in 2018 yılı için 4 faiz artışı beklentisinin koruduğunu ifade ederek, 2019 yılı içinse 3 faiz artırım istendiğini belirterek, "Yeni dönemde agresif bir FED değil, daha kontrollü bir FED izliyor olacağız" açıklamasında bulundu.
FED'in faiz kararlarının devam edeceğini ifade eden GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan da, "Aralık’ta yüksek ihtimalle bir faiz artışının daha geliyor olması ve gelecek yıla 3 faiz artırımı beklentisiyle giriliyor olması, FED’i varış noktasına biraz daha yaklaştırıyor. Enflasyon, daha fazla faiz artırımı ve bunun sıklığına / hızına karar verecek ana faktör olmaya devam edecek" dedi.
Gelişmekte olan ülke piyasaları
"2017 yılında fon girişleri gelişmekte olan ülkelerde daha fazla olurken, 2018 yılında bu girişlerinde azalması bu ülkelerin güçlenmesini daha da zorlaştırdı" diyen Karadağ, "Hemen hemen her gelişmekte olan ülke merkez bankaları politika faizlerinde faiz artışına giderek agresif fiyatlanmaların önüne geçmeye çalışıyorlar. Gelişmekte olan ülkeler kendi iç dinamiklerindeki olumsuz haberler nedeniyle FED’den çok sert etkilenmedikleri aşikar" ifadelerini kullandı.
Türk Lirası'nda toparlanma
Fed’in beklenen kararlarından sonra USDTRY spot piyasada düşük kalmayı sürdürdüğünü vurgulayan Araştırma Uzmanı Enver Erkan, "Fed sonrasında kendi fiyatlamamıza döndük denebilir. TRY’de toparlanma eğilimi devam edebilir" dedi.
Cumhurbaşkanı'nın yurt dışı ziyaretini değerlendiren ekonomistler, piyasalardaki iyimserliğin arttığını ifade etti.
Araştırma Uzamanı Enver Erkan, "Başkan Erdoğan ABD temaslarında yatırım çevreleri ve iş dünyası temsilcileriyle de bir araya geldi. Genel olarak verdiği mesajların güven unsuru açısından pozitif olduğunu ve piyasanın genel iyimserlik düzeyini artırdığını düşünüyoruz" derken, "Cumhurbaşkanının dış ilişkilerini yakından izlemeye devam ediyor olacağız"diyen Karadağ da, "En azından bu görüşmelerin Türkiye’ye yönelik risk algısındaki yumuşamada da etkisini görmekteyiz. Aynı şekilde, TL çaprazlarındaki agresif hareketliliğin de önüne geçilmiş durumda" dedi.