Ayık, Antalya'ya gelen yabancı turist sayısının mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 50, ocak-mayıs döneminde ise yaklaşık yüzde 45 artış gösterdiğini, sektör olarak rakamlardan büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
Resmi verilere göre, kente gelen yabancı turist sayısında mayıs ayında 2014 rakamlarının üstüne çıkıldığını kaydeden Ayık, "Turist sayısında 5 aylık rakamlar hem Türkiye hem de Antalya açısından sevindirici. Hemen hemen tüm kaynak pazarlarda ciddi bir geri dönüş var, ciddi bir artış var. Buna Avrupa dahil. Rusya Federasyonu'ndaki rakamlar da oldukça iyi." diye konuştu.
Türkiye'ye 100'ün üzerinde farklı ülkeden misafir geldiğine dikkati çeken Ayık, tüm kaynak pazarlarında ciddi bir artış olduğunu bildirdi.
Ayık, yurt dışından Türkiye'ye dönük ciddi bir hareket olduğunu vurgulayarak, bu trendin gelecek aylarda da devam etmesini beklediklerini dile getirdi.
Yıllık yabancı turist sayısında en iyi yılın 2014 olduğunu anımsatan Ayık, "Bu yıl inşallah 2014 rakamlarını bulacağız fakat muhtemelen 2014'teki gelir seviyesine ulaşmakta zorlanabiliriz ama bu yılı arz ve talep dengesinin bir yerde oturduğu bir yıl gibi görmek lazım. Hem sayı hem de gelir anlamında arzu ettiğimiz seviyelere ulaşacağız diye düşünüyoruz." dedi.
"Rezervasyonlarını erkenden yaptırın"
Özellikle son yıllarda yapılan erken rezervasyon kampanyaları ve diğer özel birtakım girişimlerle iç pazarda da ciddi hareketlenme olduğunu anlatan Ayık, bayram periyotlarının da ciddi bir hareketlenme sağladığını söyledi.
Ayık, iç pazarda genelde son dakika alım yönünde bir eğilim bulunduğunu belirterek, "Bayram doluluklarını bu hafta çok daha net bir şekilde görebileceğiz ama bayramda Türkiye'nin her yönünde çok ciddi bir hareketin olmasını bekliyoruz." diye konuştu.
İç pazarın her yıl büyümeye devam ettiğini vurgulayan Ayık, "Bizim iç pazardaki hedefimiz en kısa sürede 10 milyon rakamına ulaşmak. Bunun sektörümüzün sürdürülebilirliği açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz." bilgisini verdi.
Yaz döneminde tatil yapmayı planlayan yerli turiste tatillerini erkenden planlamaları tavsiyesinde bulunan TÜROFED Başkanı Osman Ayık, şöyle konuştu:
"Bu sene yurt dışından bizi son derece mutlu eden bir talep var. Bu talep çok hızlı şekilde gelişiyor ve değişiyor. Dolayısıyla iç pazarda seyahat eden misafirlerimiz tatillerini planlarken biraz erken davransınlar. Tatil planlarını yapıp, bununla bağlantılı rezervasyon işlemlerini hızlandırması lazım iç pazardaki misafirlerimizin. Özellikle temmuz ve ağustos aylarında çok yoğun bir talep bekliyoruz, dolayısıyla bu aylarda yer bulmada sıkıntı olabilir. Ramazan Bayramı'nda olduğu gibi Kurban Bayramı da ağustosun 3'üncü haftasına denk geliyor ki o dönem de yoğun bir tatil dönemidir. Dolayısıyla iç pazardaki ziyaretçilerimizin erken davranmaları onların yararına olur. Böylece hem daha uygun fiyata yer bulabilirler hem de yer bulmayla ilgili sıkıntıları bertaraf etmiş olurlar."
Tatili sadece temmuz ve ağustos ayları olarak düşünmemek gerektiğini de ifade eden Ayık, "Ülkemizin çok farklı noktalarında yeni gelişen ürünlerimiz var. Örneğin Kars son yıllarda önemli bir destinasyon olarak öne çıktı. Karadeniz sadece Ortadoğulu misafirlerin değil, yurt içindeki misafirlerin de ilgi odağı haline geldi. Van yine öyle. Gaziantep, Hatay özellikle gastronomi anlamında çok önemli atılım yaptılar. Ege Bölgesi'nin her yerinde farklı bir mücevher var. Antalya'yı zaten söylemeye gerek yok, dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından bir tanesi." diye konuştu.
Döviz kuru
Döviz kurundaki dalgalanmaların tüm ekonomik faaliyet alanlarını etkilediği gibi turizm sektörünü de etkilediğini kaydeden Ayık, fakat turizm sektöründe iki boyutlu bir etki yarattığını söyledi.
Ayık, "Maliyetlere etkisi işin olumsuz tarafı ama maliyet artışlarının bir kısmını döviz hareketliliği ile tolere etme şansımız olabilir. Bir de Türkiye'yi ziyaret eden, özellikle para birimleri dolar ve avro cinsinden olan misafirlerimiz açısından olumlu olabilir. Onlar üzerinde psikolojik olumlu bir etki yapabilir. Paket fiyatlarında değişiklik olmasa bile paket dışındaki harcamalarda kendi para birimleri TL karşısında değerlendiği için harcamalarının daha makul seviyelere ineceğini düşünerek Türkiye'yi tercih edebilirler." değerlendirmesini yaptı.