Türkiye'nin savunma ve havacılık alanındaki lider kuruluşları da bu gelişmelere kayıtsız kalmadı. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ/TAI), ASELSAN ve ROKETSAN yaptıkları değerlendirmenin ardından metal 3D yazıcı teknolojisine yatırım yapma kararı aldı. Şirketler, Türkiye'de bu teknolojiyi yaygınlaştırmak amacıyla faaliyet gösteren BTech Innovation ile işbirliğine gitti.
ODTÜ Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren ve katmanlı imalat teknolojisinin önde gelen şirketlerinin temsilciliğini üstelenen BTech Innovation, bu süreçte mühendislik, eğitim, yazılım, ekipman ve sarf malzeme çözümleri ile TUSAŞ, ASELSAN ve ROKETSAN'a destek verecek.
Malzemeler ve maliyetler hafifliyor
BTech Innovation Genel Müdürü Kuntay Aktaş, son 8-10 yıldır isminden söz edilen metal yazıcıların kullanımının, büyük teknoloji firmalarının bu işi girmesiyle hızla yaygınlaştığını söyledi.
Bu teknoloji sayesinde, geleneksel yöntemlerle 8-10 aşamada yapılan ve bu nedenle kullanım ömrü, risk, maliyet konularında oluşan dezavantajların ortadan kaldırılabildiğini anlatan Aktaş, metal yazıcılar kullanılarak 15-20 bileşeni olan bir parçanın yekpare olarak daha verimli, hafif ve daha az bakım gerektirecek şekilde üretilebildiğini ifade etti.
Metal yazıcı teknolojisinin jet motoru, uçak kanadında kullanılabilecek düzeyde olgunlaştığına dikkati çeken Aktaş, henüz gelişme sürecindeki bu teknolojide bir an önce yararlanarak bilgi birikimini artırmanın ve patentler almanın "yeni sanayi devriminde" yer almak açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
Türkiye'de bu alandaki farkındalığı artırmak için 2 yıldır çalıştıklarını aktaran Aktaş, "Bunun düğmesine basıldığında çalışan bir makine gibi olmadığının anlaşılması için çaba gösterdik. Geliştirilmesi gereken çok fazla şey var. Makineyi geliştirmek ayrı bir konu ama makineniz olsa bile malzeme, proses, ardıl işlemler, tasarım gibi çok fazla konu var. Bunun için bir an önce bu alana girip öğrenme eğrisini atlamamız gerekiyor." dedi.
Rakipler etkin şekilde kullanıyor
Aktaş, TUSAŞ'ın tüm bu gelişmeleri dikkate alıp, 8 aylık bir fizibilite sonunda metal 3D yazıcılara yatırım yapma kararı aldığını bildirdi.
TUSAŞ'ın 2023 yılında dünyanın önde gelen havacılık firmaları arasında yer almayı hedeflediğine işaret eden Aktaş, şirketin bu hedefe ulaşmadaki rakiplerinin söz konusu teknolojiden yoğun olarak yararlandıklarını belirtti.
Benzer bir süreci ASELSAN ile yürüttüklerine işaret eden Aktaş, 6 aylık fizibilitenin ardından örnek parçalar ürettiklerini, bunların test edildiğini ve şirketin yatırım kararı aldığını dile getirdi. Aktaş, ASELSAN'ın talep ettiği cihazın temin edildiğini ve yakın zamanda kurulumunun tamamlanacağına değindi.
Son olarak malzeme ve proses geliştirme konusundaki hedefleri doğrultusunda ROKETSAN'ın benzer bir karar verdiğini değinen Aktaş, halihazırda bu teknolojinin Türkiye'deki ilk kullanıcılarından olan TUSAŞ Motor Sanayii AŞ ile de çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Aktaş, söz konusu şirketlerde yürütülen çalışmalara ilişkin, şu bilgileri verdi:
"TAI'nin eğitimleri halen devam ediyor. Yaklaşık 6 ay daha bu çalışmalar sürdürülecek, ondan sonra gerçek parçaları üretmeye başlayabilecekler. ASELSAN'da ekiplerin bu konuda olgunlaşmasına bağlı olarak süreç şekillenecek. Eğitim ve danışmanlık faaliyetleriyle bu süreci kısaltmaya çalışıyoruz. Genel olarak 1 sene sonrasında uygulamaya geçmelerini, 1 ile 2. sene arasında farklı malzemeleri, prosesleri, ardıl işlemleri deneyerek başkalarının yapmadığı şeyleri iyi yapabilecek seviyeye gelmelerini hedefliyoruz. Şirketlerimizin gelecek yılın ilk yarısında bir askeri araca ya da bir hava aracına parça takacak ya da prototip üretebilecek seviyeye gelmelerini bekliyoruz."
Tedarik sorunlarına çözüm olabilir
Metal 3D yazıcılarla yapılan işlerin prototipin ötesinde ürüne dönüştüğüne dikkati çeken Aktaş, şöyle devam etti:
"Bu teknolojiyle bir silah sisteminin tedarik etmekte sıkıntı çektiğiniz çok kritik bir parçasını üretebilirsiniz. Lojistik olarak temin etmekte güçlük çekilen bir tank parçası için bölgesel bir üretim alanı kurup bunu hızla devreye alabilirsiniz. Bundan 5 sene önce çok büyük oranda prototipler, görsel nesneler, oyuncaklar vesaire yapılıyorken artık çok büyük ve kritik parçalar üretilebiliyor. Bunlar sadece firmaların kamuoyuyla paylaştığı bilgiler. Firmaların şu anda bu teknolojiyle neler yapabildiğini tam olarak bilinemiyor. Birçok büyük Amerikan firması bilgi birikimini kesinlikle Amerika'dan çıkarmıyor.
Bu teknolojinin önemini vurgularken her tarafa makine koyalım, her yeri makine çöplüğüne dönüştürelim gibi bir hataya da düşmememiz gerekiyor. Ciddi anlamda bir süreç, uygulama geliştirip katma değerli işleri bu teknoloji ile çıkartmanız gerekiyor."
Başka kapıları çalmaya gerek kalmayacak
Metal 3D yazıcı teknolojisinde tasarım sürecinin önemini vurgulayan Aktaş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu teknolojide kritik gördüğümüz taraflardan birisi tasarım. Tasarım kabiliyetiyle tedarik edemediğiniz, beklemek zorunda kaldığınız parçaları üretebilmek veya çizimlerine sahip olmadığınız parçaları tersine mühendislikle tekrar üretebilmek, yeri geldiğinde optimize edebilmek mümkün.
Birçok milli projemiz var. Yerli Jet Motoru Projesi, Milli Muharip Uçak, Özgün Helikopter vesaire. Buralarda birçok prototip, ürün veya model ihtiyacı olacak. Bunları karşılayabilmek çok önemli. Çünkü daha önce başımıza geldi. Bazı havacılık grupları bazı parçalar üretmek istiyorlar, fakat şu anda ellerindeki teknolojiyle üretemiyorlar. Oysa metal yazıcılara çok uygun parçalar. Bu bilgileri yurt dışına da göndermek istemiyorlar. Dolayısıyla bir ikilemde kalıyorlar. Ülke içerisinde bu teknolojiler oldukça, çoğaldıkça bunları deneme, farklı versiyonlarını test edip görme imkanı olacak. O yüzden metal yazıcı teknolojisi savunma ve havacılık sanayimiz açısından kritik önemde."