Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, TCG Anadolu Gemisi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bugün Deniz Kuvvetleri'nin envanterine girecek olan TCG Anadolu Gemisi'ni değerlendiren Demir, geminin müthiş bir aktarma platformu olduğunu hava, kara ve deniz unsurlarını taşıdığını yüzde 70 yerlilik oranına ulaşıldığını belirtti.
İlave unsurların üzerine eklenmesiyle birlikte geminin devrim niteliğinde özelliklere kavuştuğunu belirten Demir dedi.
SSB Başkanı Demir'in açıklamaları şöyle:
Müthiş bir güç aktarma platformu oldu. Kara, deniz, hava unsurlarını üzerinde taşıyan bir platform. Orijinal ilk tasarımı ve muadillerinden epeyce farklılaştırdık. İHA-SİHA'ların üzerine olması, TB3'le fikir ortaya atıldı, Kızılelma gündeme geldi. Daha sonra Hürjet olacak. Orijinal tasarımda bunlar yoktu. İçinde çıkarma gemileri var. İDA'lar içinde yer alabilecek. Bu tür kuvvet unsurlarını sahaya verebilecek duruma geliyorsunuz. Amiral bir gemi, etrafında bir dizi filoyla seyahat edecek.
İçeride hastane ve yatak kapasitesi var. Çeşitli boşaltma kurtarmada hizmet verecek hale geldi. Bu platform yerli olarak yapıldı, yabancılardan çok ucuza mal oldu, bunun üzerine konulan tüm sistemler yerli ve biz bunu değiştirdik, SİHA'larımızı koyacağız. Dışarıdan aldığımız gemiye bunları yapamazdık, 50 dereden su getirirlerdi. Müthiş geliştirme ve yeni özellikler katma fırsatı veriyor.
"Devrim niteliğinde"
Bu konunun ana özeti irade. Biraz daha çalışırsak hedef koyup yürümek direktifin bir unsuru. Acaba olurmuydudan ziyade biz yapabiliriz. Ambargo koymak isteyenler olabilir, kabiliyetlerin üstüne konması devrim niteliğinde. İyi bir yürüyüşümüz var, koşmamız gerekiyor. İnşallah dediğim gibi istediğiniz değişiklikleri yapabilmek önemli. Bu gemide kazan kazan prensibi yürürse burada bu oldu, teşekkür sunmak gerekiyor, verimli işbirliği yapıldı. Örtülü örtüsüz ambargo koymak olmadı. Biz İDA yaptığımızda su altı su üstü harbi yapabilecek hale geliyoruz. Şirketler İDA yaparız diye çıktılar, biz yaparız yaparız kolları sıvayalım gidelim tercihi oldu. Bu gemi yapılırken ilave unsur nasıl ekleriz diye düşünüyoruz. TB3 uçarken Akıncı planlanıyor, Akıncı çıktığında envantere girdiğinde Kızılelma çalışıyor. Kızılelma çıkınca başka bir şey çıkacak. Yerli sanayiyi teşvik edip geleceği planlayabiliyorsunuz. 36 ayda 3 fırkateynin devreye alınması büyük bir değişim olacak.
"Muadilleri çok çok daha iyi olabilir"
Yüzen şehir içine girdiğinizde kaybolursunuz. Geminin inşası pandemi dönemine denk geldi. 6 yıl sürdü inşası, dar ve sıkışık çalışma ortamı var. Pandemi ile ilgili tedbirler alınarak devam edildi. Geminin inşası çok çok iyi yürüdü. Bir sonraki nasıl olur hep düşünülüyor. Yeni muadili bundan çok çok daha iyi olabilir.
"Üzerinde yüzlerce teknoloji var"
Güvenlik Uzmanı Mete Yarar, TCG Anadolu'nun sacdan bir gemi olmadığını, üzerinde yüzlerce teknolojinin bulduğunu ve Türkiye'nin uzak mesafelerdeki çıkarlarını korumak için gerektiğinde kuvvet taşıyabileceğini söyledi
Yarar'ın açıklamaları şöyle:
Bütün zorluğu SSB çekti. 2015'den bu yana süreci yönetiyorlar. Israrla bahsettiğimiz birşey var, bunu yapabilirsiniz ama herkes kapısını size açarsa. Yüzde 70 yerlilik oranını tutturmak çok kolay bir şey değil. Sacdan yapılmış bir gemi değil, üzerinde yüzlerce teknoloji var. Bunun içinde Aselsan, zırhlı araç üreticilerinden tutun da savunma sanayinin gücü bu gemi için çalıştı. Bu gemi yalnızca deniz kuvvetlerin güç katmayacak, hava, kara kuvvetlerine çarpan sağlıyorsunuz. Bu gemi Türkiye'nin uzak mesafelerdeki çıkarlarını korumak için gerektiğinde kuvvet taşıyabileceği bir gemiden bahsediyoruz.
"Onlarca İHA-SİHA olacak"
1200 askerden bahsediyoruz. Çok küçük rakam değil. Onlarca SİHA, Akıncı gibi insansız savaş uçağı olacak. Üzerinde bir deniz insansız savaş uçağı kalkabilen ilk uçağı olacak. Bu gemi başladığından biraz daha uzatıldı diye biliyorum. Normal eşiti olan gemiden Türk versiyonuna çevrildi. Üzerindeki ekipmanlar Türk oldukça her şeyi değiştirebilmek mümkün. İlk defa deniz aracından seyir füzesi atıldı. Bunun içinden gemilerden önce bunların çıktığını düşünün. Onlarca geminin çıkıp sahile göreve gittiğini düşünün. İ sınıfı 3 geminin sacının yapılıp üretime geçildiği bir ilk yaşanıyor. 3 fırkateynin inşası ilk defa yapılıyor.
İlk gemiyi yapmak her zaman zordur. Bir müddet sonra filo olarak açıldığında, istif sınıfı yapılıyor. Denizaltılar. Ona eşlik eden filonun yerli ve milli olduğunu düşünsenize.