Fuarın açılışına; T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Özbekistan Tarım Bakanlığı Baş Uzman Dilshod Khasnov, İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, İTO Perakende Ticaret Meslek Komitesi Başkanı Yavuz Altun, TÜRES Başkanı Ramazan Bingöl, Evfed Yönetim Kurulu Başkanı Güçlü Kaplangı, SOFUAR Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Sofuoğlu, sektör temsilcileri ve çok sayıda basın mensubu katıldı.
GIDADA 594 MİLYAR TL YATIRIM İLE 246 BİN İSTİHDAMIN ÖNÜNÜ AÇTIK
Sanayi ve Ticaret Bakanı Mehmet Fatih Kacır: “Ülkemiz gıda sanayinin tüm sektör paydaşlarını bir araya getiren ve yeni pazarlar oluşturmayı ilke edinen F İstanbul fuarımızın hayırlı olmasını dilerim. Toplumların gıdaya sürdürülebilir, sürekli kesintisiz şekilde erişimi sadece sosyal politika unsuru değil en temel insan haklarından biridir. Günümüzde kimi zaman lezzet artırıcı işlemler olarak kabul ettiğimiz kurutma fermente etme gibi yöntemler aslında atalarımızın arz güvenliği için aldığı önlemlerdir. Gıda arzı ve güvenliği gündemlerimizi meşgul etmeye devam ediyor. İklim krizleri, pandemi, küresel göç ve bölgesel savaşlar gelişmişlik düzeyi ne olursa olsun tüm ülkeler için tarım ve gıdayı ikamesi mümkün olmayan sektörler haline getiriyor. Biz de tarım ve sanayi politikalarımızı buna göre şekillendiriyor ve güncelliyoruz. Ülkemizin tarım potansiyelini çiftçilerimiz, müteşebbislerimiz ve emekçilerimiz için ekonomik değere dönüştürmek için gayret ediyoruz. Özellikle tarım ürünlerimizin en önemli müşterisi konumundaki gıda sanayimizi çok yönlü destekliyoruz. Yatırım, istihdam, üretim, icat ve ihracat rotasında kalkınma yolculuğumuzda öncü sektörler arasında yerini almasını sağladık. 2002’den bugüne gıda ürünleri imalatına yönelik 8268 yatırım için teşvik belgesi düzenledik. Bu teşvikler kapsamında 594 milyar lira sabit yatırımla 246 bin istihdamın önünü açtık. 11’i gıda ihtisas OSB olmak üzere 201 OSB’de girişimcilerimiz, sanayicilerimiz gıda ürünleri imalatı gerçekleştiriyor ve bu işletmelerde yaklaşık 185 bin kişiye istihdam olanağı sunuluyor. TSE tarafından yürütülen uluslararası standartlarda helal gıda belgelendirme ve sertifikasyon sistemi ile ülkemizin helal üretim alt yapısını da güçlendiriyoruz. Milli teknoloji hamlesi vizyonumuz doğrultusunda her alanda olduğu gibi gıdada da ar-geye odaklı üretimi önceliklendirerek sektörümüzün yenilikçi ve rekabetçi üretim alt yapısını daha ileri düzeye taşıyoruz. Buradaki tüm standlarda Türk üreticisinin ne kadar inovatif başarılı ürünler yaptığını hep birlikte görüyoruz. Tarım ve gıda sektörümüzün bilim teknoloji ve inovasyonla bağını güçlendirmeye devam ediyoruz. Gıda sektörümüzün teknoloji ve inovasyon odaklı dönüşümüne öncülük eden 60 ar-ge merkezi ve teknoparklarımız bünyesinde 161 teknoloji girişimine destek sunuyoruz. Ülkemizin tarım ve gıda sektörüyle ihtisaslaşmış ilk teknoparkı Mersin AgroPark’ı kurarak gıda ve tarım teknolojilerinde yeni girişimlerin filizlenmesini hızlandırıyoruz. TÜBİTAK akademi bilim insanı ve özel sektör arge destekleri kapsamında son 22 yılda gıda alanında yürütülen 3102 projeye ve bu alanda proje gerçekleştiren 1643 bilim insanı ve gencimize 11,8 milyar TL destek sunduk. Türkiye’nin en büyük AB destekli projesi gıda arge ve inovasyon projesi İnoFood ile gıda ve içecek sektöründe yer alan tüm paydaşları kapsayacak iletişim ağı ve kümelenme platformu Türkiye Gıda İnovasyonu Platormu TÜGİP’i kurduk. Gıda sanayinde öncü ve proje paydaşı olan Gaziantep’te pilot fıstık üretim tesisi, Şanlıurfa ve Giresun’da gıda test analiz laboratuvarlarını devreye aldık. Attığımız bu adımlarla dünya ile entegre olarak gıda sanayimizin mevcut üretim kabiliyetlerini teknoloji geliştirme alt yapımızla destekleyerek gıdada yüksek teknoloji odaklı üretimin merkezi olmayı hedefliyoruz. Kalkınma ajansları ile yürütülen 680 projeye 3,2 milyar TL destek olduk. Yararlanıcıların eş finansmanı ile birlikte 55 milyarlık yatırım hacmi oluşturduk. Ülkemizin dört yanında yerel lezzetlerimizi coğrafi işaretli tescilleyerek hem üreticimizi hem tüketicimizi koruma altına alıyoruz. Bugün itibariyle tescilli 1600 coğrafi işaret ve geleneksel ürüne sahibiz. Yerel ürünlerimizin tescilinden üretimine markalaşmadan pazarlamasına tüm süreçler için katkılarımızı sunmaya ve iktisadi değerlerini yükseltmeye devam edeceğiz. Gıdada sıfır kayıp hedefimiz yine devam ediyor. Gıda ve içecek sektörümüzün ve sektörü destekleyen tüm alanların yanında yer almaya devam edeceğiz. Ülkemizin dünyaya açılan kapısı konumundaki F İstanbul’u teknoloji ve ihracat için buluşturduğu için tekrar yürekten kutluyorum” dedi.
TÜRES Başkanı Ramazan Bingöl: “Ülkemizin hem gıda hem teknoloji hem de her alanda büyümesinin en önemli noktası fuarlar. Türkiye’nin artık dünyanın en iyi coğrafi işaretli endemik bitkilerinden tutun geleneksel ürünlere varana dek farklıyız. Bizim dünyadan bir adım önde olduğumuz gıdayı, yani bize özgü gıdayı bir şekilde tanıtıp ihraç etmemiz lazım. Çünkü binlerce yıllık Türk mutfağının dünya sofralarına kattığı ürün sayısı çok fazla. Bulguru bile biz kattık dünya mutfağına” açıklamasında bulundu.
TİCARET HACMİNİ GÜÇLENDİRMEYİ HEDEFLİYOR
F İstanbul’da firmalar, üretim konularına göre farklı salonlarda katılım ile ürünlerini sergiliyor. Fuar, eş zamanlı olarak gerçekleşen 5 farklı bölüme ev sahipliği yapıyor; Gıda ve İçecek Ürünleri Fuarı (Hol 2-4a), Kuru & Sert Kabuklu Meyveler ve Atıştırmalık Ürünler Fuarı (Hol 2), Bisküvi, Çikolata ve Şekerli Ürünler Fuarı (Hol 8), Gıda ve İçecek Üretim Teknolojileri, Ambalaj ve Katkı Maddeleri Fuarı (Hol 6-7), Market ve Mağaza Ekipmanları Fuarı (Hol 4b).
Madonna, Elton John, Suudi Arabistan Kralı Salman Bin Abdulaziz Al Saud , Almanya Eski Başbakanı Angela Merkel, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'e yemek yapan, Dünya çapında 1500'den fazla kupa ve ödülün sahibi Thomas Gugler açılış günü F İstanbul’da. F İstanbul 2024, 19 ülkenin resmi katılım yaptığı bir fuar olup, birçok ülkenin destek programında yer alıyor. T.C. Ticaret Bakanlığı, Türk katılımcılarına ise yüzde 50'ye varan devlet desteği sunuyor. F İstanbul Gıda İhracat Fuarı, Türkiye'nin gıda endüstrisini ileri taşıyacak, yenilikleri teşvik edecek ve ihracat potansiyelini artıracak önemli bir etkinlik olarak öne çıkarken, Türk gıda sektörünün uluslararası alanda daha da güçlenmesine de katkı sağlıyor.