Ekonomi yönetiminin 15 aydır sürdürdüğü parasal sıkılaşma politikası, Türkiye'nin risk primindeki düşüşü güçlendirdi. Risk primindeki düşüş oranı gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha güçlü bir ivme yakaladı. Bu 15 aylık süreçte uzun dönemli tahvil alımı arttı. Sürecin, Merkez Bankası ve ekonomi yönetimin beklentileriyle uyumlu gitmesi halinde, 2025 yılı içinde yabancı yatırımcı iştahının da artacağı bildirildi. Türkiye'nin risk prim notu, 15 ayda gelişmekte olan ülke ekonomilerine oranla 8,5 kat daha hızlı düştü. Piyasalar, Haziran 2023'te 702 olan CDS notunun ekim 2024'te 266'ya gerilemesiyle dış borç döndürme gücünü yeniden kazandı. Bir süredir uzun vadeli tahvil alımına yönelen yabancı sermaye, 2025'le birlikte yatırım pozisyonuna geçmeye hazırlanıyor. Merkez Bankası verilerine göre; bankaların, Haziran 2023 ila Ağustos 2024 arasında önceki yılın aynı dönemine kıyasla dış finansmana erişimi yüzde 73'lük yükseliş sergiledi.
SANAYİ BAŞI ÇEKİYOR
Reel sektördeki artışın yüzde 127'yi bulduğu görüldü. 2025 yılında dış finansmana erişim kaynaklarının çeşitleneceği ve yabancı yatırımın uzun vadeli planlarını sanayi ve ticaret gibi ana sektörlere kaydıracağı bildirildi. Yabancı yatırım risk primindeki düşüşe bağlı olarak sene başından bu yana 10 yıllık tahvil alımına yönelmişti. Bu sürecin sonunda yatırımın iştahının sanayi ve ticaret alanına yoğunlaşması bekleniyor.