Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emin Çalışkan, AA muhabirine, fakültede Niğde'nin ana ürünü patateste yerli çeşitlerin geliştirilmesi konusunda yoğun çalışma yürüttüklerini söyledi.
Çalışkan, kuraklığa ve yüksek sıcaklığa toleranslı çeşitlerin geliştirilmesi konusunda 7 yıldır çok yoğun araştırma yaptıklarını ve projeler yürüttüklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Küresel ısınmayla yağış miktarının azalması, kuraklığın ve yüksek sıcaklığın artması, serin iklimi seven patateste, sıcaklıkların 30 derecenin üstüne çıkmasıyla verimde önemli azalmalar meydana geliyor. Biz de hem yüksek sıcaklığı tolere edebilecek hem de daha az suyla yetiştirilebilecek ıslah çalışmaları yapıyoruz. Çünkü önümüzdeki 10 yıllar içerisinde Türkiye'de özellikle Orta Anadolu'da aşırı su tüketimiyle patates üretiminin sürdürülebilirliği tehlike altına giriyor. Dünyanın önemli araştırma merkezleriyle irtibata geçerek gen kaynaklarını topladık ve kullanmaya başladık. Arkasından da yerli çeşitleri geliştirmek amacıyla kendi ıslah programımızı başlattık. Bu çalışmaların bu sene 6. yılındayız. Şu anda elde ettiğimiz önemli, güzel çeşit adaylarımız var. Yaklaşık yüzde 40-50 daha az su kullanarak mevcut çeşitlere yakın benzer verim alabildiğimiz hatlarımız var. Önümüzdeki iki yıl içinde ümit ediyorum ki bu hatlarımızı tescil aşamasına getirerek bakanlığımıza başvuracağız."
Islah programı kapsamında her yıl yaklaşık 10 bin melezleme dikimi yaparak yerli ıslah çeşit adayı geliştirdiklerini anlatan Çalışkan, bu yıl da 12 bin 500 deneme dikimi yaptıklarını, bunların arasında kuraklığa ve yüksek sıcaklığa toleransı yüksek çeşitlerin de bulunduğunu aktardı.
"İlerleyen yıllarda daha az suyla yetişebilen bitkilere ihtiyacımız var"
Çalışkan, Türkiye'nin patates üretiminin yaklaşık yüzde 35-40'ının Niğde, Konya ve Nevşehir'den karşılandığına ancak buraların da kurak bölgeler olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
"Küresel iklim değişikliğiyle yağış miktarları azalmaya, yağış rejimi değişmeye başladı. Bu bölgede bir taraftan yağış azalırken bir taraftan da sulu tarımın artması özellikle patatesin Konya, Niğde gibi bölgelerde çok fazla üretim sistemi içine sokulması uzun vadede ülkemizde patates üretiminin daha doğrusu bu bölgenin tamamında tarımsal üretimin sürdürebilirliğini çok ciddi tehdit ediyor. Dolayısıyla ilerleyen yıllarda daha az suyla yetişebilen bitkilere ihtiyacımız var. Patates de bunlardan bir tanesi. Çiftçilerimiz yetişme sezonunda 20 kez sulama yapıyor. Çok ciddi bir su tüketimi var. Bu 20 sulamayı 10-12'ye indirmemiz bile sudan çok ciddi tasarruf anlamına gelmekte. Dolayısıyla Türkiye'de düşündüğümüz zaman tarımın sürdürülebilirliği açısında çok önemli katkı yapacak."
Dünyadaki patates ıslah eğilimine bakıldığında son yıllarda bütün ülkelerde kuraklığa ve yüksek sıcaklığa toleranslı çeşit ıslah programlarının arttığına dikkati çeken Çalışkan, "Bu Avrupa, ABD ve diğer önemli patates üretimi yapan bölgeler için de geçerli. Dolayısıyla önümüzdeki 10-20 yıl içinde kuraklığa ve yüksek sıcaklığa toleranslı çeşitler patates tarımında başta rol oynayacak. Patates ve tohumculuk sektörünün bu tür çeşitler üstüne kurulacağını öngörüyorum." ifadelerini kullandı
Dünyaya açılan bir fakülte olduklarını dile getiren Çalışkan, "Bu gün sadece ülkemizden değil, tüm dünyadan öğrencilerimiz var. 8 farklı ülkeden yaklaşık 13 öğrencimiz, patates ıslahı, genetiği ve yetiştirme teknikleri konusunda burada eğitim alıyor. Fakültemizde ise 25 farklı ülkeden 102 öğrencimiz var. Dolayısıyla bu çalışmaları öğrencilerimiz sayesinde bütün dünya sathına yaymayı hedefliyoruz." dedi.