Bakan Zeybekci, Alternatif Bank’ın galasında yaptığı konuşmada, son yıllarda Türkiye ile Katar arasındaki dostluktan üretilen iş birliğini ve bunun iş dünyasındaki başarılarını daha da ileri taşıyacaklarını ifade etti.
Finans sektörüne, kaynakları üretime ve büyüme aktarmaları çağrısında bulunan Zeybekci, “Türkiye’nin önümüzdeki dönemde en büyük ihtiyacı üretmektir, taş üstüne taş koymaktır. Her yıl 1,2 milyon vatandaşımıza iş bulmamız ve yüzde 6’nın üzerinde büyümemiz gerekiyor” dedi.
Kredi faizlerinin son dönemde gündemdeki tartışmalardan biri olduğuna değinen Zeybekci, “Bunun zaman içinde oturacağını, olması gereken yere, yani yatırımcıların yatırım yapılabilir kabul ettiği, ihracatçının ‘Ben bununla sipariş alabilirim, hammadde alabilirim, üretim yapabilirim’ diyebileceği seviyelere doğru hızla yaklaşacağını göreceğiz” diye konuştu.
Dünyada hiçbir ülke bugün Türkiye’nin sunduğu imkanları sunmadığını vurgulayan Zeybekci,
"Ulaştırma ve sağlık alanında da bir o kadar daha yatırım yapılacak. Özel sektörün üretim yatırımlarını buna dahil etmiyorum. Bunların her biri Türkiye ve finans piyasaları için bir fırsat. Türkiye’nin büyüme ivmesi devam edecek. Türkiye önümüzdeki dönemde de fırsatlar yaratmaya devam edecek” görüşlerini aktardı.
Finans piyasalarında bazen algı operasyonları ya da negatif beklenti pompalamaları görülebildiğini ifade eden Zeybekci, 15 Temmuz’da darbe girişimine kalkışan Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) Türkiye karşıtı algı operasyonlarına devam ettiğini dile getirdi.Bunlarla mücadelede çok önemli bir noktaya geldiklerini belirten Zeybekci, “İnşallah içinde bulunduğumuz ortamlar çok hızlı bir şekilde geçecektir. Türkiye bir güneş gibi doğacaktı” dedi.
Gelecek dönemde üretimi destekleyici mekanizmaları hayata geçireceklerini, ihracata dayalı büyümeyi destekleyeceklerini ve reel sektörü destekleyen açıklamaları olacağını anlatan Zeybekci, “Faiz oranlarıyla ilgili, yani üretim sektörlerinde imalat sanayisindeki yatırımların faizle ilgili yüklerini hafifletmekle ilgili önemli adımlarımızı attık ve atmaya devam edeceğiz. Dünyanın en iddialı yatırım teşvik sistemine sahibiz. İnşallah bir aksilik olmazsa Mart ayının sonunda, muhtemelen 27 Mart’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla 100 milyar liranın üzerinde yatırım teşvik belgelerini 21-22 yatırımcıya vereceğiz. Belirlediğimiz 7-8 sektörde, Türkiye artık kendi global devlerini yaratacak. En çok cari açık verdiğimiz alanlarda proje bazlı yatırım teşvik sistemiyle destek sağlıyoruz” diye konuştu.
"TİCARET HACMİMİZİ YÜZDE 50'YE YAKIN ARTIRDIK"
Türkiye ve Katar’ın Orta Doğu’nun ekonomik makus talihini değiştirme vizyonuna ve gücüne sahip iki ülke olduğunu vurgulayan Zeybekci, “Bu inançla bir araya gelen iki ülkenin alabildiği sonuçları gördük. Türk-Katar dostluğunda kardeşlik temeli ve birlikte kazanma vardır. Biz Türkiye ve Katar ilişkilerinde birlikte çok büyük kazançlara imza atılabileceğini düşünüyoruz. Kazanç sadece ekonomik, parasal ve maddi değildir. Kazanç, sağlıklı bir geleceğin iklimini ve çerçevesini birlikte oluşturabilmektir. İki ülkenin bugüne kadarki süreçte gelecekle ilgili iklimi ve çerçeveyi oluşturduğuna inanıyorum” diye konuştu.
Türkiye ve Katar’ın rakip değil, birbirini tamamlayıcı iki ülke olduğunu dile getiren Zeybekci, “Bir araya gelerek ticari ve yatırım ilişkilerimizi stratejik seviyeye yükselteceğiz. Bununla ilgili önemli adımlar attık. Ticaret hacmimizi yüzde 50’ye yakın artırdık. 2018’de bu artarak devam ediyor. 1 milyar dolarlık ticaret hacmi bizim potansiyelimizi asla yansıtmıyor. Dairemiz sadece Türkiye ve Katar sınırlarıyla da kalmamalı. İki ülke kendi kapasitelerinin çok daha ilerisinde, üçüncü ülkelerde çok daha farklı ortaklıklara, iş birliklerine gidebilir, büyük projelere imza atabilir” diye konuştu.
“İMALAT SANAYİSİNDE YATIRIM SEFERBERLİĞİNİ GÖRECEĞİZ”
Türkiye’nin 2017’yi yüzde 7’nin üzerinde büyüme ve yüzde 10,2’lik ihracat artışıyla kapattığını belirten Zeybekci, geçen yıldaki yatırım performansının da 2018 ile ilgili beklentilerin pozitif olmasını sağladığını söyledi.
Zeybekci, “2017’de 2016’ya göre özel sektöre verdiğimiz yatırım teşvik belgelerinin parasal tutarı yüzde 81 arttı. 2018’de yine aynı hızla büyüyeceğiz dedik. İhracatımız bu anlamda önemli bir gösterge olarak, ocak ve şubat aylarında arka arkaya yüzde 17 ve yüzde 14 artmaya devam etti. İhracatımız ve üretimimizin bu kadar hızlı artması kapasite kullanım oranlarımızı da yüzde 80’lere getirdi. Bu şu demek; artık Türkiye’de üretimle ilgili genişleyebileceğimiz alan kalmadı. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde yoğun bir şekilde imalat sanayisinde yatırım seferberliğini göreceğiz. Hükümet olarak şu anda aldığımız kararlar ve destek mekanizmaları bunu teşvik edici yöndedir. Çok yakın bir zamanda Sayın Başbakanımızın yatırım, kapasite artırımı, imalat sanayisiyle ilgili destek ve teşviklere yönelik çok önemli ve kapsamlı açıklamaları olacak” diye konuştu.
Türkiye Avrupa’nın en genç, en dinamik ülkesi olduğuna işaret eden Zeybekci, şöyle devam etti:
“Her yıl nüfusumuz yaklaşık 1 milyon, iş gücümüz 1,2 milyon artıyor. Ortalama yaşımız 31,7. Finans sektörünün önünde Türkiye’nin sınırlı tasarruf oranlarını en iyi şekilde yatırımlara dönüştürebileceği bir alan var. Türkiye’nin önünde inanılmaz fırsatlar var. Türkiye’de üretim yapan yurt dışı yatırımcılar, Türkiye’deki üretim tesislerinin dünyadaki fabrikaları arasında ilk bir, ikide yer aldığını söylüyor. Böyle dinamik bir ülkede daima kazanırsınız diyorum. Özellikle finans piyasasında” değerlendirmesinde bulundu.
Zeybekci, Avrupa Birliği’nde geri dönmeyen kredilerin toplam tutarının 1,2 trilyon dolar olduğunu, bazı ülkelerde geri dönmeyen kredilerin milli gelire oranın yüzde 60’lar seviyesinde bulunduğunu aktararak, Türkiye’de bu oranın hiçbir zaman yüzde 3’ler seviyesini geçmediğine dikkati çekti.