Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli 'Gıdanı Koru' projesi lansman toplantısına video konferansla katıldı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Afet Yönetim Merkezinde gerçekleşen programda Pakdemirli’nin yanı sıra Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da yer aldı.
'DÜNYAYA MODEL OLMAYI HEDEFLİYORUZ'
Pakdemirli, gıda kaybı ve israfının, dünyanın en önemli sorunlarından bir tanesi olduğuna dikkat çekerek,
"Dünyanın bir yanında gıdalar çöpe atılırken, diğer yanında ise insanlar açlık nedeniyle bir sonraki gün hayatta kalıp kalmayacağını bilmiyor. Sadece Türkiye gıda israfını yüzde 2 iyileştirebilsek yaklaşık 360 bin ailenin 1 yıllık geçim giderlerini karşılayabiliriz. Bugün gıda kayıp ve israfı ile mücadelede toplumsal bilinci artırmayı hedeflediğimiz uzun soluklu bir projeyi başlatıyoruz. 'Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık' projesi ile bu konuda da dünyaya rol model olmayı hedefliyoruz" dedi.
'GIDA OKUR YAZARLIĞINI GELİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR'
Bakanlık olarak gıda kaybı ve israfının azaltılması için önemli adımlar attıklarını hatırlatan Pakdemirli, "FAO’yla yaptığımız iş birliği ile çalışmalarımızı uluslararası platforma taşıdık ve son 1,5 yıldır kamu kurum ve kuruluşları, üniversitelerimiz, konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları ve özel sektörle birçok kez bir araya gelerek çalıştay ve toplantılar gerçekleştirdik. Türkiye çapında, gıda kayıp ve israfı en fazla yaş meyve ve sebzede görülüyor ve bunu hazır yemek ve ekmek takip ediyor. Meyve ve sebzelerde en fazla kayıp hasat, depolama, işleme, nakliye ve satışta gerçekleşiyor. Ekmeğin ise özellikle satış aşamasında israf edildiği görüldü. Tüketici tarafında da gıda okuryazarlığının geliştirilmesi ihtiyacı olduğu ortaya çıkmıştır. Örneğin son kullanım ve tavsiye edilen tüketim tarihleri arasındaki farkın daha net anlaşılması gerekliliği önemli konulardan biridir" ifadelerini kullandı.
'AMACIMIZ GIDA VE İSRAFI ÖNLEMEK'
Türkiye’de gıda kayıpları ve israfının önlenmesi, azaltılması ve yönetimine ilişkin bir Ulusal Strateji Belgesi ve bu stratejiyi hayata geçirecek Eylem Planı hazırladıklarını anımsatan Pakdemirli, "Ulusal stratejimizin temelini gıda kaybı hiyerarşisine göre kurguladık. Buna göre ilk amacımız; gıdada kayıp ve israfı önlemek. İkinci amacımız; mümkünse gıdayı kurtarmak ve yeniden dağıtmak. Üçüncü amacımız; insani tüketimi mümkün değilse, hayvan yemi olarak kullanmak. Ve son olarak da; atık gıdanın geri dönüşümünün sağlanmasıdır" diye konuştu.
'KAMPANYANIN MASKOTU CANO'
Kampanya ile ilgili detayları açıklayan Pakdemirli, kampanyanın mottosunu 'Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık' olarak açıklarken, kampanyanın maskotunun da Cano olduğunu söyledi. Ayrıca gıda işletmeleri için iyi uygulama rehberleri hazırladıklarını kaydeden Pakdemirli, "İşletmenizde gıda kaybını ve israfını nasıl azaltabileceğiniz, ölçebileceğiniz yönünde sizlere yol göstereceğiz. Sizlerin de iyi uygulamalarınızı sayfamızda paylaşıp, diğer paydaşların da istifadesine sunarak, bu küresel sorunun çözümünde hep beraber rol alacağız. Ortam izin verdiği sürece, beraber atölye çalışmalarıyla kapasitemizi güçlendirip, kaynaklarımızı boşa harcamamayı öğreneceğiz. Kampanyada bir 'Gıdanı Koru' mutfağımız olacak. Bu mutfakta videolar, içerikler, tarifler, etkinlikler, sıkça sorulan sorular ve sürpriz alanlar var. Sırayla 'İhtiyacın Kadar Al' ve 'Geleceğini Çöpe Atma' diyeceğiz. Biz kampanya ile etkin yönetilen web sayfası ve sosyal medya hesapları aracılığıyla, farkındalığı arttırmayı ve katılımcılığı teşvik etmeyi hedefledik" dedi.