Avrupa'da sağın yükselişi, Amerika'da Trump'ın sürpriz zaferi ve dünya ekonomisi adına beklentilerin ötesindeki söylemleri ve belirsizlik dünya ekonomilerinde ciddi dalgalanmalara sebep oldu. İngiltere'deki Brexit kararının etkileri sürerken, AB'nin kurucu ülkelerinden olan Renzi yönetimindeki İtalya'da da gündem yeni bir anayasa reformu. İtalya'daki gelişmelerin ekonomik krizin etkilerini henüz atlatamamış olan ülkenin yanı sıra Avrupa'yı da etkileyeceği ifade ediliyor.
İtalya'da anayasa reformu İtalya Başbakanı Matteo Renzi, anayasayı değiştirecek bir sonuç çıkmaması durumunda istifa edeceğini söyleyerek reforma verdiği desteği tüm siyasal gücüyle gösterdi. Reformların Senato karşısında hükümete geniş yetkiler vereceği belirtiliyor. Renzi hükümeti, İtalyan bankacılık sisteminin kurtuluşu için devletten yaklaşık 40 milyar avroluk bir destek sağlamak istiyor ve bunu vergi gelirleriyle karşılamayı düşünüyor. Ancak AB yasalarına göre bu durum imkânsız, düzenleme için anayasa değişikliğinin şart olduğu dile getiriliyor. Matteo Renzi'nin Referandumdan istediği sonucu alamaması durumunda hâlihazırda sorunlu olan bankacılık sisteminin çökebileceği dillendiriliyor. İtalyan bankacılık sektörü Renzi'nin siyasal geleceği açısından da önem arz ederken, Renzi'nin “Başarısız olursam istifa ederim" demesi ve bu şu ana kadar 'hayır' oyu verecek olanların önde görünmesi bu yöndeki iddiaları güçlendiriyor.
Brexit sonrasındaki sterlindeki düşüş, Avrupa'da yaşanan göç krizinin birçok AB üyesi ülkeyi etkisi altına alması ve İtalya'da yaşanan siyasi belirsizlikler, AB'nde büyük bir ekonomik krizin habercisi olarak değerlendiriliyor. Nitekim 2,5 trilyon Euro'yu geçen kamu borcu ve bankacılık sistemindeki ciddi sorunlar ile İtalya'daki ekonomik istikrarsızlık tüm Avrupa'yı etkilemesi bekleniyor.