Kıbrıs merkezli enerji mücadelesinde her geçen gün sular ısınmaya devam devam ediyor. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tek taraflı gayri meşru faaliyetlerine karşı Türkiye, Kıbrıs Türkeri’nin meşru haklarını korumayı sürdürüyor. Geçen haftalarda İtalyan ENİ şirketine ait SAIPEM 12000 isimli sondaj gemisine Türk Silahlı Kuvvetlerince önleme yapılmış ve gemi geri çekilmek zorunda bırakılmıştı. Bölge şimdi de Amerikan ExxonMobil’e ait iki sondaj gemisinin sonbaharda başlatılması planlanan sondaj çalışmaları öncesi saha araştırması yapmak için bölgeye geleceği üzerine hareketlendi.
Kıbrıs Türkeri’nin meşru haklarının tehlikeye girmesinin önlenmesi için Türk Silahlı Kuvvetleri’nin önleme ve takip görevini sürdüreceği ifade edilirken, ABD’nin Doğu Akdeniz'deki enerji denklemine girmeye çalışmasının sürpriz olmadığı ve Amerikan ExxonMobil’in bu hamlesinin boşa düşeceği ifade ediliyor.
Yeni krizin adresi ‘10.parsel’
Doğu Akdeniz’de kıta sahanlığı sorunun merkezinde Kıbrıs adası bulunuyor. Ada’daki dondurulmuş siyasi kriz bölgenin geleceği açısından da önemli bir sorun teşkil ediyor. Sondajın yapılacağı 10. parselde Amerikan ExxonMobil’e ait sondaj gemisinin saha araştırması yapmak için bölgeye geleceği açıklandı.
10'uncu parsel, Rumların tek yanlı olarak 13 parsele ayırdığı doğu Akdeniz’de Türkiye’nin hak iddia ettiği ya da KKTC’nin parsellediği bölgenin dışında yer alıyor. Ancak Amerikan ExxonMobil’in araştırma yapacağı 10 numaralı parsel her ne kadar KKTC’nin parsellediği bölgelerin dışında kalsa da Kıbrıslı Türkler, Rumların tek yanlı sondaj yaptığı tüm bölgelerde hakkı olduğunu belirtiyor.
ABD devleti ile yakın ilişkileri var
Amerikan ExxonMobil ile ABD devleti arasında yakın ilişkiler olduğunu ifade eden İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Nurullah Gür, “ABD'nin ExxonMobil gibi büyük enerji şirketleri aracılığıyla Doğu Akdeniz'deki enerji denklemine girmeye çalışması sürpriz değil” açıklamasında bulundu.
Nurullah Gür, “ABD'nin tüketici olarak Doğu Akdeniz'de çıkacak doğalgaza çok fazla ihtiyacı yok. Ancak Doğu Akdeniz'deki doğalgazın en büyük potansiyel müşterileri boru hatları vasıtasıyla AB ülkeleri ve LNG yoluyla Çin olduğu için ABD küresel ekonomideki önemli rakiplerinin enerji arz güvenliği üzerinde etkin olmak isteyecektir” dedi.
Rusya’nın, doğalgazdaki en büyük müşterisi olan AB ülkelerinin başka ülkelerden ve güzergâhlardan doğalgaza erişim fırsatı yakalamasından rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Gür, “Bundan dolayı da bir şekilde Doğu Akdeniz'deki oyunun içeresinde olmanın mücadelesini veriyor” ifadesini kullandı.
Rum sondajına 6. filo koruması
Kıbrıs’ın kıta sahanlığı problemi ve doğalgaz arama gerilimine ilişkin süreç devam ederken, 10'uncu parselde sondaj çalışmalarını yürütecek Amerikan ExxonMobil şirketine ait gemilerin de ABD donanması tarafından korunacağı iddia edildi.
Türk savaş gemilerinin İtalyan ENİ şirketine ait SAIPEM 12000 isimli sondaj gemisine önlemede bulunması ve sondaj gemisinin geri çekilmek zorunda bırakılması Rum kesimini endişelendiren bir örnek olarak ortada duruyor.
‘Enerji oyunun bir parçası’
Ortadoğu’da son yıllarda yaşanan karışıklığın Doğu Akdeniz’deki enerji oyununun bir parçası olarak okumak gerektiğini ifade eden Nurullah Gür, “Türkiye'nin önemli bir enerji merkezi haline gelmesini istemeyen ülkeler, Türkiye'yi Doğu Akdeniz'deki oyunun dışarısına itmeye çalışıyorlar. Ortadoğu ve Akdeniz'de istikrarın sağlanması ve bu bölgedeki enerji kaynaklarının sadece Batılı ülkelerin ve birkaç elit grubun elinde toplanmaması aksine bölge insanlarının ekonomik refahları için kullanılabilmesi için Türkiye'nin bu enerji mücadelesinde oynayacağı aktif rol önem arz etmektedir” açıklamasında bulundu.
Sondaj çalışmaları devam ediyor
ABD Enerji Enformasyon Dairesi, küresel ekonominin düzelmeye başlamasıyla enerji talebinin de 2010 yılında yeniden artacağını öngörmüştü. Açık denizlerdeki enerji yataklarının keşfi ve açığa çıkarım süreçleri, yüksek maliyet ve teknik altyapı gerektiren bir süreç gerektiriyor. Teknolojinin ilerlemesine bağlı olarak da daha derinlerdeki petrol rezervlerine ulaşılabilirlikte arttı.
Türkiye, Kıbrıs çevresinde Barbaros Hayrettin Paşa gemisiyle sismik araştırma çalışmalarını sürdürüyor. Doğu Akdeniz’de yaklaşık olarak toplam değeri 1,5 trilyon dolar olan 30 milyar varil petrole eşdeğer hidrokarbon yatakları bulunduğu değerlendirilirken, bölgedeki çalışmaların da ne kadar strateji ve hayati olduğu ön plana çıkıyor.