Tüketici haklarında büyük devrim

Yeni Şafak Haber Merkezi
Gündem

BAYRAM KISIKLI - TÜRKİYE TÜKETİCİLER VE EĞİTİM VAKFI BAŞKANI

“Ben şu anda yatıyorum kalkıyorum, vatandaşlarımızın tüketim gücünü nasıl arttırırım, onu düşünüyorum” diyerek 15 Mart 2003 Dünya Tüketici Günü Başbakanlık görevine başlayan Tayyip Erdoğan, 2002’de 3.581 dolar olan tüketicilerin kişi başı tüketim/alım/ödeme gücünü 15 yılda 3 katın üzerinde arttırarak 11.000 dolara çıkartmıştır. AK Parti ile tarihimizde görülmemiş çok sayıda gecekondu, çevre-taşradaki dindar+yoksul+muhafazakar aileler büyük bir başarıyla merkezlere taşınarak yerleştirilmiş, ülkemiz, büyük şehirler ülkesi olmuştur.

Türkiye bugün; üretimin içinde, kentlileşmiş, daha eğitimli, bireysel hak ve özgürlüklere önem veren, fayda-maliyet analiziyle rasyonel hareket eden, sosyo-ekonomik düzeni oturmuş, daha iyi giyinen, daha sağlıklı beslenen, daha kaliteli konutu, otomobili, bilgisayarı, interneti, akıllı telefonu, evinde tüm elektrikli eşyaları olan, daha çok modern dindar+muhafazakar tüketici ailelerden oluşmaktadır.

Vakfımızın araştırmasına göre Türkiye’nin yeni sosyolojisi; Almanya ve Fransa’daki tüketici haklarına sahip olan, 11.000 dolarlık kişi başı geliriyle istediği mal ve hizmetleri istediği yerlerden özgürce satın alan ve her gün alışverişinde sorun yaşayan binlerce insanımızın tüketici kimliğiyle hak aramaya çalışmaları gerçeğidir. Son üç yılda 10 milyonun üzerinde seçmen Tüketici Hakem Heyetlerine şikâyette bulunmuştur.

Bu araştırmamızı doğrulayan, kamuoyu araştırmacısı Sn. İhsan Aktaş’ın, 26 Kasım 2017 günlü Star Gazetesi Açık Görüş Ekinde yayımlanan tespiti şöyledir:

“Değişen zaman zarfında AK Parti’nin yeni bir toplum ve yeni bir seçmen kültürü ortaya çıkardığı zikredilmektedir ki, bu yeni toplum yapısı geçmiş dönemlerde olduğu kadar kolay tatmin olan bir özelliğe sahip değil. Yeni seçmen sınıfının talepleri, gelir düzeyi 10 bin doların üzerine çıkmış bir sınıfın talepleridir. Daha eğitimli, daha zengin, dünya ile daha çok entegre olmuş; hepsinden de öte AK Parti’nin 2013 yılına kadarki performansını görmüş, bundan ötesini isteyen bir seçmen bakışı ile karşı karşıyadır.”

HAKEM HEYETLERİNDEKİ SIKINTILAR

Tüketici Kanunumuza göre, yasal hak arama yolu Kaymakamlıklarda kurulu Tüketici Hakem Heyetleridir. 2013 yılı Yeni Tüketici Kanununa göre; değeri iki bin (2.000) Türk lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin (3.000) Türk lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin (2.000) Türk lirası ile üç bin (3.000) Türk lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunlu idi.

Tüm Türkiye’de 1011 adet Tüketici Hakem Heyeti bulunmaktadır. Heyet üyeleri maalesef yetkin kişilerden oluşmamaktadır. Bazı yerlerde nüfus memurlarına, bazı yerlerde memurlara ceza olarak raportörlük yaptırılmaktadır. Büyük ilçelerde örneğin Ankara Çankaya İlçesinde bir günde 100’den fazla tüketici hakem heyetine şikâyette bulunurken, küçük ilçelerde örneğin Ankara Ayaş İlçesinde bir yılda 50-100 adet tüketici hakem heyetine şikâyet etmemektedir.

30 büyükşehrin dışında kalan illerimizin küçük ilçelerinde yılda birkaç adet şikâyet vardır.

Bir yıl içinde hiç şikâyet gelmeyen tüketici hakem heyetleri ilçelerimizde bulunmaktadır.

Bir ilde aynı mahiyette şikâyeti Tüketici Hakem Heyeti kabul etmekte ama bir başka ilde aynı mahiyette şikâyet kabul edilmemektedir. Aynı büyükşehir ilçelerinde tüketici hakem heyetlerinde kararlarda farklılıklar, hatta birbiriyle çelişen kararlar görülmektedir.

Yetiştirilen Gümrük ve Ticaret Bakanlığı personeli raportörlerin görevlendirildiği Tüketici Hakem Heyetleri iyi çalışmakta ama diğer hakem heyetleri iyi çalışmamaktadır. Öncelikle büyükşehirlerde yoğun şikâyet alan Tüketici Hakem Heyetlerine raportör takviyesi yapılmalı, personel ve kaynaklar etkin kullanılmalı, Tüketici Hakem Heyetleri erişilebilir, hakkaniyetli ve kaliteli hizmet sunumu için yeniden yapılandırılmalıdır.

BİLİNÇ HIZLA ARTTIRILMALI

Tüketicilerin, Yeni Tüketici Kanunu ile gelen yasal haklarını bilme ve öğrenme hakları vardır. Yeni Tüketici Kanunu ile yasal olarak artık zayıf tüketici yoktur ama bilinçsiz, eğitimsiz, haklarını ve hak arama yollarını, akıllı alışveriş pratiklerini bilmeyen milyonlarca tüketici seçmen vardır. Bir bebeğin büyütülme süreci gibi, sahip oldukları yasal haklarla ilgili tüketici seçmenlerimiz sürekli bilgilendirilmeli, eğitilmeli ve bilinçlendirilmelidir.

Yeni dönemin ilk yılı olarak 2018’de, tüketici seçmenlerin tüm şikâyetleri hızla çözülmeli ve şikâyetler mutlaka yönetilmeli böylece gönülleri kazanılarak memnuniyetleri amaçlanmalıdır.