Doç. Dr. Oğuz Göksu / Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Basın ve Yayın Dairesi Başkanı
İletişim alanında dünya çapında yaşanan dönüşüm, teknolojik yenilikler ve stratejik yaklaşımlar, ülkelerin ulusal ve uluslararası politikalarını yeniden değerlendirmesini ve belirlemesini gerektiriyor. Türkiye, bu dinamik sürecin merkezinde yer alarak iletişim alanındaki vizyonunu güçlendiren adımlar atmaya devam ediyor. Bu bağlamda, 8-9 Ocak 2025 tarihlerinde “Türkiye Yüzyılı: İletişimin Yüzyılı” temasıyla Ankara’da düzenlenen 2. İletişim Şûrası Hazırlık Çalıştayı, Türkiye’nin iletişim vizyonunu şekillendirmesi bakımından iletişim alanında bir milat niteliği taşıyor.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığımızın ev sahipliğinde düzenlenen etkinlik, nisan ayında gerçekleştirilecek İletişim Şûrası’na hazırlık niteliği taşımasıyla büyük bir önem arz ediyor. Bu organizasyon, 425 katılımcının 16 başlıkta yürüttüğü çalışmalarla, hem içerik hem de katılımcı çeşitliliği açısından Türkiye’de gerçekleştirilen en kapsamlı iletişim çalıştaylarından biri olarak tarihe geçti.
ÇALIŞTAYIN KAPSAMI VE HEDEFLERİ
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde şekillenen “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla Türkiye İletişim Modeli’nin bir uygulayıcısı olması planlanan 2. İletişim Şûrası Hazırlık Çalıştayı, çok paydaşlı istişare mekanizmasıyla ülkemizde iletişim politikası alanında eksiklerin masaya yatırılmasını, pozitif yönlerin daha da güçlendirilmesini hedefledi.
22 yıl aradan sonra gerçekleşen etkinlikte 16 çalışma grubunda, odak konular üzerinde derinlemesine tartışmalar yürütüldü. Bu konular; Stratejik İletişim, Medya ve Dezenformasyon, Kamu Diplomasisi, Afet ve Kriz İletişimi, Siyasal İletişim, Yerel Medyanın Sorunları ve Çözüm Önerileri, Halkla İlişkiler ve Kurumsal İletişim, Radyo ve Televizyon Yayıncılığında Yeni Yaklaşımlar, Haber Üretimi ve Vatandaş Gazeteciliği, Film ve Sinema Çalışmaları, İletişim Sektörü ve Çalışma Şartları, Dijital Çağda Birey ve Toplum, Dijital Platformlar, Sosyal Medya ve Yapay Zekâ, İletişim Hukuku ve Yasal Düzenlemeler, Markalaşma, Türkiye Markası ve İtibar Yönetimi olarak belirlendi. Bu denli geniş yelpazede, birbirinden kıymetli katılımcılar, bilgi ve deneyimlerini paylaşarak geleceğe dair fırsatları ve riskleri değerlendirdi.
Hazırlık Çalıştayı, ortak iletişim aklını simgelemesi, Türkiye İletişim Modeli’nin güçlendirilmesi, iletişim politikalarının daha kapsayıcı bir yapıya kavuşması ve geleceğin iletişim anlayışına rehberlik etmesi bakımından önem taşıyor.
GENİŞ PAYDAŞLI KATILIM
İki gün süren etkinlik, altı oturum hâlinde gerçekleştirildi. Her oturumda, çalışma gruplarının belirlediği temel temalar çerçevesinde moderatörler, katılımcılara yönlendirici sorular yöneltti. Katılımcılar uzmanlık alanlarındaki uygulamalar ve düşünceler çerçevesinde bu sorulara yönelik derinlikli değerlendirmelerde bulundu. Hazırlık Çalıştayı boyunca raportörler, bu oturumları titizlikle takip ederek kapsamlı notlar aldı. Bu da etkinliğin daha verimli geçmesini ve çalışmaların sistematik bir şekilde kayıt altına alınmasını sağladı. Hazırlık Çalıştayı’nın sonunda katılımcılara Teşekkür Belgesi takdim edildi. Türkiye’de ilk kez bu denli geniş paydaş katılımıyla düzenlenen bir etkinlikte, yalnızca bilgi paylaşımı değil, gönüllere dokunan bir iletişim anlayışı da hayata geçirildi.
HAKİKATİN SAVUNUCUSU TÜRKİYE
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanımız Prof. Dr. Fahrettin Altun, 2. İletişim Şûrası Hazırlık Çalıştayı’nın açış konuşmasında, küresel medya düzeninin hakikat krizini derinleştirdiğini belirterek Türkiye’nin bu düzene karşı hakikat odaklı bir mücadele yürüttüklerini ifade etti.
Bu tür sınamalar karşısında Türkiye’nin iletişim alanında küresel düzende oynadığı role dikkat çeken İletişim Başkanımız, özellikle Filistin ve Gazze’de yaşanan insanlık dramına değindi. Altun, Türkiye’nin bu süreçte uluslararası kamuoyunu harekete geçirme çabalarını ve medya kuruluşlarının hakikati duyurma mücadelesini örneklerle aktararak
şunları kaydetti:
“Küresel medya kartelleri, hakikati manipüle ederek zulmü meşrulaştırmaya çalışıyor. Gazze’deki insanlık dramını görünmez kılmaya çalışan bu düzen karşısında Türkiye’nin sesi; hakikatin, vicdanın ve adaletin sesi olmaya devam edecektir.”
İletişimde “hakikat ve yalan” arasındaki çizginin belirsizleştiği bir dönemde iletişim alanındaki başarıların yalnızca bir politika değil, aynı zamanda toplumun her kesimine dokunan bir vizyon olduğunun altını çizen Prof. Dr. Fahrettin Altun İletişim Başkanlığının misyonunu ve bu doğrultuda yapılan çalışmaları, “Türkiye markasını daha da güçlendirmek, devletin söylem birliğini tesis etmek ve devlet-millet iletişimini daha sağlıklı bir yapıya kavuşturmak için bugüne kadar sayısız proje gerçekleştirdik.” şeklinde özetledi.
İletişim Başkanlığının insan odaklı iletişim anlayışına da vurgu yapan İletişim Başkanımız, “İlk günden itibaren iletişimi bir disiplin olarak kurumsallaştırma gayretindeyiz. Tüm faaliyetlerimizin çatısını insanı ve anlamı önceleyen, güçlü refleks kabiliyetine sahip, ortak ve güçlü sesi temsil eden 'Türkiye İletişim Modeli' oluşturuyor.” diyerek bu çabanın ulusal ve uluslararası düzeyde yansımalarını aktardı.
Bir iletişim stratejisi belirlemenin yanı sıra hakikatin ve adaletin savunulması için Türkiye İletişim Modeli’ni güçlendirmek ve bu modeli ulusal ve uluslararası standartlarla uyumlu hâle getirmek, Hazırlık Çalıştayı’nın ana hedeflerinden biri oldu.
İLKLERLE DOLU BİR ETKİNLİK
2003 yılında düzenlenen ilk İletişim Şûrası’na katılan bazı isimlerin de Hazırlık Çalıştayı’nda yer alması, Türkiye’nin iletişim alanında kat ettiği gelişimin anlamlı bir tezahürü oldu. Katılımcılar arasında kamu yöneticileri, medya liderleri, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, iletişim profesyonelleri, öğrenciler ve sektör temsilcileri bulunuyordu. Bu geniş katılımcı profili Hazırlık Çalıştayı’nın Türkiye İletişim Modeli’nin kapsayıcılık ilkesinin güçlü bir yansıması olarak dikkat çekti.
Bununla beraber genç iletişimcilerin ve öğrencilerin sürece dâhil edilmesi, kuşaklar arası bilgi aktarımı açısından Hazırlık Çalıştayı’nı daha değerli hâle getirdi. 2003’teki şûrada yer almış isimlerin, Hazırlık Çalıştayı’nda yeni nesil iletişimcilerle bir araya gelmesi, Türkiye’nin iletişim politikasında kuşaklar arası aktarımı güçlendiren bir tabloyu ortaya koydu. Katılımcılar, iki gün süren etkinlik boyunca her aşamada sürece aktif olarak katıldı ve Türkiye’nin iletişim politikalarını daha da güçlendirecek somut öneriler geliştirdi.
UZMAN YAPAY ZEKA DA KATILDI
Bu süreçte, 16 başlıkta oluşturulan çalışma gruplarına yapay zekâ destekli katılımcıların dâhil edilmesi, iletişim politikalarında yenilikçi ve teknolojik yaklaşımın ilk örneklerinden biri oldu. İletişim Başkanlığımızın alt yapısını geliştirerek kodladığı uzman yapay zekâ, ilgili olduğu çalışma grubu oturumlarında sorulan sorulara âdeta bir katılımcı gibi yanıt vererek tartışmalara önemli katkılar sağladı. Türkiye’nin dijital bağımsızlığını ve siber egemenliğini destekleyen bu yenilikçi yaklaşım, yapay zekânın iletişim süreçlerine entegre edilmesinin bir yöntem değil, aynı zamanda stratejik bir gereklilik olduğunu ortaya koyması bakımından değerlidir.
2. İLETİŞİM ŞURASI’NA DOĞRU
Hazırlık Çalıştayı, yalnızca bir organizasyon olmanın ötesinde, etkin ve sürdürülebilir iletişim ekosistemi için somut önerilerin geliştirildiği stratejik bir platform oldu. Katılımcılar, 16 başlık altında oluşturulan çalışma gruplarında iletişim politikalarının etkinliğini artıracak ve yenilikçi yaklaşımlar sunacak çözüm önerileri getirdi. Türkiye’nin iletişimdeki liderlik hedefi doğrultusunda, Hazırlık Çalıştayı’nda elde edilen çıktılar geleceğin yol haritasını çizdi.
Hazırlık Çalıştayı’nda elde edilen sonuçlar, Nisan 2025’te düzenlenecek 2. İletişim Şûrası’nın temelini oluşturacak. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşmesi planlanan şûra, daha geniş çaplı bir organizasyona ev sahipliği yapacak. “Türkiye Yüzyılı: İletişimin Yüzyılı” temasıyla iletişim alanındaki önemli konular ele alınacak. Çalıştaylar, paneller ve deneyim alanlarıyla zenginleştirilen bu şûra, iletişim sektörünün geleceğine dair belirlenen stratejik yol haritasını kamuoyuyla buluşturacak. Hazırlık Çalıştayı’nın sonuç raporları bir kitap hâline getirilerek hem akademik hem de pratik iletişim çalışmalarına ışık tutacak kalıcı bir bilgi kaynağı olacak. Ayrıca, akademik dünyaya rehberlik edecek kapsamlı bir bildiriler kitabı hazırlanarak başta iletişim bilimleri olmak üzere literatüre önemli bir katkı sunulacak. Bu alamda Hazırlık Çalıştayı, yalnızca bir hazırlık süreci değil, aynı zamanda Nisan 2025’te düzenlenecek 2. İletişim Şûrası’nın temel taşlarını oluşturması bakımından da değerli.
Hazırlık Çalıştayı, Türkiye İletişim Modeli’nin somutlaştırılması sürecini açıkça ortaya koyuyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanımız Prof. Dr. Fahrettin Altun’un da belirttiği gibi Türkiye İletişim Modeli çerçevesinde geliştirilen bu öneriler, yalnızca akademiye değil, uygulamaya da yön verecek somut, kapsayıcı, güncel ve güçlü bir rehber niteliği taşıyor. Bu doğrultuda Hazırlık Çalıştayı’nda ortaya çıkan yenilikçi ve işlevsel çözümlerin, yalnızca teorik birikimle sınırlı kalmayıp, pratikte de güçlü bir yol haritası sunacağı öngörülüyor.
KÜRESEL İLETİŞİM VİZYONUNUN SOMUT İFADESİ
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın “Daha Adil Bir Dünya Mümkündür” vizyonunun bir yansıması olarak Türkiye İletişim Modeli, sadece ulusal bir politika değil, aynı zamanda küresel bir liderlik anlayışıdır. Türkiye, insani diplomasi, hakikatin savunulması ve yenilikçi teknolojilerin entegrasyonu ile iletişimde yeni bir çağ başlatmaktadır.
2. İletişim Şûrası Hazırlık Çalıştayı, yalnızca bugünü ele almasıyla değil, geleceğin iletişim anlayışına ışık tutan bir organizasyon olması bakımından da Türkiye’nin küresel iletişim vizyonunun somut bir ifadesidir. Türkiye’nin iletişim alanındaki bu güçlü vizyonu, hakikatin savunucusu olmasında ve stratejik hedeflerine ulaşmasında kritik role sahiptir.