Barış Pınarı Harekatı ile sahaya inen Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu, Suriye'nin kuzey doğusunda yepyeni bir dönemin başlamasını sağladı.
ABD ve Rusya ile sağlanan mutabakat çerçevesinde, YPG'li teröristler sınırın 30 kilometre güneyine çekilecek.
Suriye Demokratik Güçleri adı verilen paravan örgütün büyük bölümünün Arap nüfustan oluştuğunu hatırlatan ORSAM Suriye Çalışmaları Koordinatörü Oytun Orhan, "Arap unsurlarla, YPG arasındaki ittifak çok kırılgan. Tamamen zora ve yerel güvenliğe dayalı bir ittifak vardı. Türkiye'nin müdahalesiyle Arap aşiretler, örgütten ayrılarak farklı ittifak arayışlarına girebilirler. Zaten Arap aşiretlerle, YPG arasında uzun zamandır sıkıntılar vardı. Deyrizor ve Rakka'ya YPG'ye dönük sürekli protestolar yaşanıyordu. Barış Pınarı Harekatı YPG ile Arap unsurlar arasında bir bölünmeye neden olabilir" değerlendirmesinde bulundu.
PKK içerisinde en az 30 bin Arap var
Fırat'ın doğusundaki YPG varlığının büyük bölümünü Arap nüfusun oluşturduğuna dikkat çeken Orhan, "Suriye Demokratik Güçleri'ne bağlı örgüt elemanlarının sayısı 50-60 bin. Bunların neredeyse yarısının Arap unsuru olduğu düşünülüyor. 20 bini ise Suriyeli Kürtlerden devşirildiği ve kalan 10 bin ise daha çekirdek PKK diyebileceğimiz, körü körüne inanmış militanlardan oluşuyor" ifadelerini kullandı.
YPG imha olmamayı tercih etti
YPG'nin Zeytin Dalı Harekatı sırasında 4 binden fazla örgüt üyesini kaybettiğini hatırlatan Orhan şu değerlendirmeyi yaptı: