Suriye'deki iç savaşa çözüm bulmak için geliştirilen Astana formatı, Ortadoğu ve bölgesel krizlerin çözümü için bir model haline geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani arasında dün gerçekleştirilen zirvenin ortak basın toplantısındaki en önemli gündem maddelerinden biri de Yemen'deki iç savaştı. Liderlerin Yemen'deki krize yönelik çözüm önerileri ve açıklamaları 'Yemen için Astana formatı oluşturulabilir mi?' sorusunu gündeme getirdi.
Yenisafak.com'a konuşan TRT World Analisti Yusuf Erim'e göre, Astana formülü Yemen'deki krizin çözümü için en başarılı model olarak öne çıkıyor.
Birleşmiş Milletler'in Yemen'deki çatışmaların sona ermesi için yaptığı girişimlerin başarısız olduğunu hatırlatan Erim şunları söyledi:
"Süreci Cenevre'ye getirmek Astana'nın başarısı"
Suriye’de barış için en zorlu çözümlerin Astana'da yapıldığına dikkat çeken Erim şöyle devam etti:
“Yemen'deki iç savaşta 4 yıldır bir sonuç gözükmüyor. Bu bir şeylerin yanlış işlediğini gösteriyor. Astana kurulduğundan bu yana çok ciddi mesafe alındı. Ateşkesin sağlanması ve anayasa komitesinin kurulması gibi bütün büyük adımlar Astana'da atıldı. Suriye için belki son rötuşları Cenevre'de atılabilir ancak işi Cenevre'ye getirmek Astana'nın başarısı.”
Bölge ülkelerinin sorunları çözmek için iletişiminin hayati olduğuna dikkat çeken Erim, "Astana daha dinamik hareket edebilen bir format çünkü birbirleriyle mütemadiyen görüşebiliyorlar. Bölgenin hassasiyetini bilen ülkeler masada. Her ülkenin askeri ve insani yatırımları var. Suriye'nin istikrara kavuşmasında her ülkenin bir çıkarı var ve çok iyi çalıştılar. Gerçek zamanda hareket etmek bunların en önemlisi" vurgusunu yaptı.
Ortadoğu'daki krizlerde 'bölgesel çözüm' dönemi