Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye Milli Ordusu (SMO) ile birlikte Fırat Nehri'nin doğusundaki alanların terör örgütlerinden arındırılmasına yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekatı'nda 10'uncu gününde Türkiye hem sahada hem masada büyük başarı elde etti. Türkiye, ABD’ye 'güvenli bölge'yi kabul ettirdi.
Suriye’nin kuzeyini işgal eden terör örgütü PKK/YPG unsurlarının silah bırakıp bölgeyi terk etmemesi üzerine TSK'nın 9 Ekim günü saat 16.00’da başlattığı harekat sonrası, kendi çıkarlarının derdine düşen ülkelerde panik havası hakim olmuştu. Türkiye’ye ambargo uygulamakla tehdit edenlerden tutun da kınama bildirisi yayınlayan ülkelerinin asıl korkusu hiç şüphesiz Türkiye’nin kararlı duruşu. Son olarak Arap Birliği’nin Türkiye kınaması ise Filistin’e yönelik eleştirileri de beraberinde getirmişti.
Filistin halkının haklarını korumak ve işgal altındaki toprakların özgürleşmesi için uluslararası alanda her daim söz sahibi olan Türkiye’yi kınayan bildiride Filistin’in olması sosyal medyada çok konuşuldu. Halkından aydınına kadar birçok kişi Filistin’in böyle bir bildiride olmadığını savunurken kimi de Filistin halkını eleştirmek için ellerine geçen bu fırsatı sonuna kadar kullandı.
Türkiye’yi kınamamak için toplantıya katılmadılar
Bu tartışmalara son noktayı ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu koydu. "Filistin bizi kınadı diye haksızlık yapmayalım” diyen Çavuşoğlu, “Çünkü baskı yapıyorlar. İlk defa Filistin Dışişlerinin bir bakanı, bu karara katılmamak için Arap Ligi toplantısına katılmadı" dedi.
Biz de yenisafak.com olarak bu durumu Filistinli aktivist Musa Hijazi ile konuştuk.
Türkler hep Filistin’in yanındaydı
Filistin halkının yüzde 90’ından fazlasının Barış Pınarı Harekatı'nı desteklediğini belirten Hijazi, “Çünkü Türkler hep Filistin’in ve İslam aleminin yanındaydılar. Her zaman mazlumlara sahip çıktı. Filistin’de Türkiye’den bahsedilince hemen Sultan Abdülhamid Han'ın yapmış olduğu fedakarlıklar akıllara geliyor. Tarih boyunca Türkiye'nin başına gelen iktidarların hepsi Filistin’in yanındaydı. Bu yüzden bizler Türkiye'nin yapmış olduğu bu harekatı yanlış bulmuyoruz. Herkesin kendi ülkesini savunma hakkı vardır. Ülkesinin bölünmesine izin vermemesi en doğal hakkı” ifadelerini kullandı.
Onlarda silah varsa Türkiye’de yiğitler var
Mehmetçiğin bir an önce zafer elde edebilmesi için dua ettiklerini anlatan Hijazi, “Filistin’deki bütün Müslümanların Erdoğan’a mesajı şu: “Çekinme, dik dur, eğilme, inanlar seninle. Allah’ın emrettiği yoldan geri dönme.”
Onlarda silah varsa Türkiye’de yiğitler var. Siz Ertuğrul’un torunlarısınız. Ertuğrul bir obadan başlayıp koca bir devlet kurdu. Sizin ne kadar yiğit olduğunuzu Müslümanlar görüyor” şeklinde konuştu.
Osmanlı'nın dirilişinden korkuyorlar
Türkiye’de yaşadığı 5 sene boyunca Türkler ve Kürtlerin birlikte yaşadıklarına şahit olan Hijazi, “PKK, kesinlikle Kürtlerin hakkını savunmuyor. Onlar Avrupa’dan destek alan bir terör örgütü.
Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, onurlu bir insan” diyerek sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Arap ülkelerinin yöneticileri ile halkı aynı kanaatte değil
“Türkiye’de bir algı var. Sanıyorlar ki bizim liderlerimiz halkın çoğunluğunu ifade ediyor ama bizim liderleriniz normal bir yönetici değil. Onlar 1917’den beri İngilizlerin kuklaları. Arap ülkelerinde halkın istediği biri seçildiğinde hemen o ülkede darbe oluyor. Türkiye halkı tankın üzerine yürüyen bir halk ama Arap halkı düşüncesini anlatamıyor. Türk halkı şunu iyi bilsin ki Arap ülkelerinin yöneticileri ile halkı aynı kanaatte değil. Keşke Türkiye Suriye’ye 5 sene önce girseydi ve bunca katliamın önüne geçseydi. Bu yüzden harekatın şu an devam etmesinden yanayız.”