Türkiye’nin Mısır ile ilişkileri Temmuz 2013’te Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin devrilmesiyle sonuçlanan askeri darbeyle bozulmuş ve iki ülke arasında siyasi alanda başlayan gerginlik karşılıklı ticaret olmak üzere ekonomik ilişkileri de bir miktar olumsuz etkilemişti. Yakın zamanda iki tarafın da attığı adımlarla başlayan normalleşme çabaları ve bu yönde ortaya konulan siyasi irade, bu ay Türk Dışişleri Heyeti’nin Kahire’ye yapacağı ziyaretle resmiyet kazanacak.
Mısır, Türkiye’nin Kuzey Afrika’daki önemli ticaret partnerlerinden biri olma özelliğini korudu
İki ülke arasında normalleşme sürecinin başlaması, kısa sürede ekonomik ilişkileri hızla canlandıramayacak olsa da sabit seyirde devam eden ikili ticaretin ve yatırımların yeniden artması için önemli bir aşama kat edilmiş olacak. Aslına bakılacak olursa söz konusu 7,5 sene içerisinde Türkiye ve Mısır arasında çeşitli gümrük engelleri, bürokratik mevzuatlar ve vize başvuru sürelerinin uzun olması gibi sorunlar yaşansa da ekonomik ilişkiler hiçbir zaman durma noktasına gelmedi. Aksine Mısır, Türkiye’nin Kuzey Afrika’daki önemli ticaret partnerlerinden biri olma özelliğini korudu.
Türkiye Mısır'a her yıl ortalama 3 milyar dolarlık ihracat yapıyor
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’den 2014-2020 yılları arasında Mısır’a 21,9 milyar dolarlık ihracat yapılırken, aynı dönemde Mısır’dan 12,1 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirildi. Söz konusu 7 yıllık döneme bakıldığında Türkiye’nin, her yıl ortalama 3 milyar dolarlık ihracat yaptığı Mısır ile ekonomik münasebetlerini belirli bir seviyede devam ettirdiği görülüyor.
Türkiye’nin ticaretteki kadim partneri
Mısır bugün 100 milyonu aşan nüfusu, stratejik ticaret yolları, farklı iş kollarının Orta Doğu’daki merkezi olması, enerji yatırımları ve turizmdeki iddiası ile bölgenin en kritik ekonomilerinden biri. Mısır ile Anadolu coğrafyasının stratejik partnerliğinin tarihi antik çağlara kadar uzanıyor. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de Mısır her zaman Anadolu’da üretilen ürünlerin en önemli pazarlarının başında gelmiştir. Türkiye, bu köklü ilişkinin sürdürücüsü olarak Mısır ile her zaman yakın ekonomik ilişki içinde oldu.
Afrika Türkiye için büyük bir ticari pazarı
Mısır’ın kalabalık nüfusu ile Türkiye için Afrika’da büyük bir ticari pazar olması Türk ihracatçısı için yeni dönemde birçok fırsatın yaratılabileceği anlamına geliyor. Ayrıca Mısır, tek başına büyük bir pazar olmasının yanı sıra, stratejik pozisyonuyla Afrika’ya ve diğer Arap ülkelerine açılmaları için Türk ihracatçılarına yeni kapılar arayabilme potansiyeli de taşıyor. Her ne kadar Türk firmalar için Mısır ilk kez keşfedilecek bir ülke olmasa da ilişkilerin normalleşmesiyle değişecek yaklaşımlar ve arkasından gelebilecek teşvikler, iki ülkenin iş insanları için salgın krizine rağmen karşılıklı kazançlar sağlayacak.
Çok sayıda adım da halihazırda atılıyor veya projelendiriliyor
Mart ayında Süveyş Kanalı’nın Ever Given adlı tankerin kazası sonucu kapanmasıyla yaşanan global aksama, tüm dünyada gözlerin burada atılabilecek yeni altyapı adımlarının bulunup bulunmadığına çevirdi. Küresel ticari nakliyatın yaklaşık yüzde 12’sinin 193 kilometre uzunluğundaki kanaldan geçtiği düşünüldüğünde, bu güzergahın her geçen gün yeni alternatiflere ya da yolun sağlamlaştırılmasına ihtiyaç duyduğu görülebilir. Yeni bir kanal inşa edilmesinin birçok sebepten ötürü hemen mümkün olmayacağı açık olduğu için bölgeyi besleyen diğer ticari güzergahların iyileştirilmesi, hızlandırılması ve yenilenmesi için çok sayıda adım da halihazırda atılıyor veya projelendiriliyor.
9 Afrika ülkesini birbirine bağlayacak proje
Mısır’da yakın zamanda gerçekleşen demir yolu kazalarının ağır kayıplara yol açması ve yolların iyileştirilmesi hedefi birçok ulaşım ağı projelerinin hayata geçirilmesine yol açtı. Arab News'in haberine göre Mısır, Sudan ile birleşmeyi mümkün kılacak 450 kilometreden fazla uzunlukta bir demiryolu inşa edecek. Nisan ayı ortalarında Sudan’ı ziyaret eden Mısır Ulaştırma Bakanı Kamel Al-Wazir, projenin 254,6-318,7 milyon dolara mal olacağını bildirdi. Öte yandan Mısır, ülkeyi dokuz Afrika ülkesine bağlayacak büyük bir altyapı projesi planlıyor. Yine Al Wazir’in şubat ayında duyurduğu proje, kara ve demiryolu sistemlerinin geliştirilmesini içeriyor.
Türk müteahhitler Mısır’ın ihtiyaç duyduğu alanları çok rahat doldurabilir
Bakan, Mısır'ın 13 liman ve bir lojistik merkez kurulmasını sağlayacak kapsamlı bir plan üzerinde çalıştığını da belirtti. Buna göre, önümüzdeki aylarda 953 milyon dolar değerinde 35 proje hayata geçirilecek. Al Wazir, Toplam 19 milyon dolarlık 9 farklı projenin de tamamlandığını ifade etmişti. Mısır’da yapılması planlanan birçok altyapı ve ulaşım işinin büyüklüğü dikkate alındığında, bu konudaki deneyimli Türk müteahhitler Mısır’ın ihtiyaç duyduğu alanları çok rahat doldurabilir. Bununla birlikte, Türkiye ile Mısır’ın söz konusu projeler ışığında Afrika’daki 3. ülkelere ortak yatırımlar da gerçekleştirmesi mümkün olabilir.
Türkiye için fırsat
Doğu Akdeniz’deki gaz rezervlerinin aranması ve diğer enerji nakil hatlarındaki Mısır yatırımları ele alındığında, yakınlaşmanın Türkiye için birçok yeni alanda fırsata gebe olabileceği de düşünülebilir. Mısır’ın “enerji ticaretinde bölgesel bir merkez olma” iddiası ile attığı adımlar bugün hala çeşitli altyapı projeleriyle varlığını sürdürüyor. Bu amaç doğrultusunda yenilenebilir enerji ve doğalgaz santralleri inşa eden Mısır, aynı zamanda Akdeniz kıyısındaki Dabaa kentinde bir nükleer enerji santrali de inşa ediyor. Mısır, bölgesindeki ve komşu ülkelerle nakil hatları konusunda iş birlikleri yapıyor ve projeler yürütüyor. Bu nedenle Türkiye’nin enerji alanında yaptığı çalışmaların düzelecek ilişkiler sonrası potansiyel yeni girişimlerle bir üst seviyeye çıkması imkanı bulunuyor.