NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, "Tüm üyeler, Rusya'nın elinde bulundurduğu SSC-8 tipi güdümlü füzelerin güvenliğimize ciddi risk oluşturduğu konusunda hemfikir." dedi.
Stoltenberg, Brüksel'deki NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nda basına açıklamalarda bulundu.
Müttefik ülkelerin savunma bakanlarının Rusya'nın Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması'nı (INF) "ihlalini" ele aldığını belirten Stoltenberg, "Tüm üyeler, Rusya'nın elinde bulundurduğu SSC-8 tipi güdümlü füzelerin güvenliğimize ciddi risk oluşturduğu konusunda hemfikir." dedi.
Stoltenberg, söz konusu füzelerin taşınabilir ve tespitinin zor olduğuna dikkati çekerek, "Nükleer başlık taşıyabilen bu füzeler, Avrupa şehirlerine yeterli uyarı olmadan ulaşabilir." diye konuştu.
Müttefiklerin Rusya'ya ilişkin atacağı bundan sonraki adımların "savunma amaçlı, ölçülü ve eş güdümlü" olacağının altını çizen Stoltenberg, "Avrupa'ya yeni karasal füze sistemleri konuşlandırmayı planlamıyoruz. NATO, güvenilir ve etkili önleyici adımlar atmaya devam edecek ve yeni bir silahlanma yarışı istemiyoruz." ifadelerini kullandı.
ABD ve Rusya'nın INF'den çekilmesi
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 1 Şubat'ta, ülkesinin Sovyetler Birliği ile 1987'de imzaladığı, menzili 500 ila 5 bin 500 kilometre olan ve nükleer başlık takılabilen füzelerin yasaklanmasını öngören INF'den tek taraflı olarak çekildiklerini açıklamıştı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise ABD'yi INF’yi ihlal etmekle suçlayarak "Bizim de yanıtımız simetrik olacak. ABD anlaşmayı askıya aldığını duyurdu, biz de askıya alıyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu da ABD'nin INF'den çekilmesinin ardından iki yeni karaya konuşlu füze sisteminin geliştirileceğini duyurmuştu.
Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması (INF)
ABD Başkanı Ronald Reagan ve Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov tarafından 1987 yılında imzalanan anlaşma, karadan havaya atılabilen ve 500 ile 5 bin 500 kilometre arasında orta menzilli nükleer füzelerin üretilmemesini, test edilmemesini, konuşlandırılmamasını ve imha edilmesini öngörüyor.