Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz'de devam eden gerilimin merkezinde hukuki statüsü tartışmalı adalar, kıta sahanlığı, silahlandırılan adalar gibi konular bulunuyor.
Dünya kamuoyunda son dönemde hidrokarbon rezervleri ile gündeme gelen Doğu Akdeniz, son gelişmelerle birlikte bir güvenlik sorunu haline geldi.
TÜRKİYE'NİN GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE ATIYOR
Yunanistan hükümetinin Doğu Akdeniz'de maksimalist hak taleplerine ek olarak, 1960 yılından bu yana gayri askeri statüde bulunması gereken adaları silahlandırması Türkiye'nin güvenliğini tehlike atıyor.
Marmara Üniversitesi Uluslararası Hukuk Profesörü Selami Kuran, Türkiye'nin atabileceği adımları Yeni Şafak'a değerlendirdi.
TÜRKİYE YUNANİSTAN'A SÜRE TANIYABİLİR
Yunanistan'ın özellikle Lozan ve Paris Barış Antlaşmalarını ihlal ettiğine dikkat çeken Kuran, şunları söyledi:
"Eğer Yunanistan ısrarla ve inatla diplomasi ve masadan kaçarsa, silahlandırma eylemlerine hukuka aykırı şekilde devam ederse ve Türkiye'nin bu adaların eski durumuna, yani dönmesi için Yunanistan'a resmi anlamda bir süre vermesi gerekir. Bunun süresini devlet tayin eder, 15 gün ya da 1 ay olur bunun süresi. Mutlaka bir süre verilmesi ve bunun uluslarararası kayıtlara geçmesi lazım.
"SOMUT ADIM ATILMAZSA MEŞRU MÜDAFAA HAKKI DOĞAR"
Süre verilmesine rağmen gayri-askeri statüye dönülmesi için Yunanistan gerekli somut adım atmıyorsa, Türkiye 'nin kapsamında güvenliği doğrudan tehdit altında olacağından bireysel meşru müdafaa hakkı gündeme gelebilir"
TÜRKİYE AKDENİZ İÇİN DİPLOMATİK BİR KANAL AÇMALI
Türkiye'nin Doğu Akdeniz özelinde ivedilikle Münahsır Ekonomik Bölge ilan etmesi gerektiğini söyleyen Kuran, "Türkiye bu konuda komşu kıyıdaş devletlerle 'diplomatik kanalı' açması gerekir. ile ilişkilerimiz malum ancak bu konuya özel olarak artık yapılması gerekir" ifadelerini kullandı.
ADALARIN STATÜSÜNÜ TARTIŞMAYA AÇMALI
Prof. Dr. Selami Kuran ayrıca, Türkiye'nin tartışmalı ve silahlandırılan adalarla ilgili atacağı adımların olduğunu söyledi: