ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman görevinde kaldığı sürece bu ülke ile iş yapmayacağını belirtti.
Graham, Fox televizyonunda katıldığı “Fox and Friends” adlı programda Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman hakkında sert açıklamalarda bulundu.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasına ilişkin soruları yanıtlayan Graham, "Suudi Arabistan ile bir daha asla iş yapmam. Yani bu adam (Muhammed bin Selman) görevde olduğu müddetçe Suudi Arabistan'a dönmüyorum." diye konuştu.
"Kendi adıma utanıyorum"
Graham, ABD Başkanı Donald Trump'ın bu konuda ne yapacağı sorusuna ise "Bu tamamen başkana bağlı. Ama ben ne yapacağımı biliyorum. Suudi Arabistan'a en sert yaptırımları uygulayacağız. Biliyorsunuz her zaman kötü insanlarla anlaşma yapıyoruz bu bizim yüzümüz. Ben kendi adıma utanıyorum. Bu bizi küçük düşürmekten başka bir işe yaramıyor." değerlendirmesinde bulundu.
ABD'nin her zaman en büyük savunucusu olduğunu belirten Graham, "Bu adam (Prens Selman) yıkıcı bir gülle. Adamlarına Türkiye'deki konsoloslukta cinayet işlettirdi ve benden bunu görmezden gelmemi bekliyor, kendimi kullanılmış ve istismar edilmiş hissediyorum." ifadelerini kullandı.
"Asla dünya sahnesinde bir lider olamamalı"
Graham, "(Muhammed bin Selman) asla dünya sahnesinde bir lider olamamalı. Bu adam gitmeli, Suudi Arabistan beni dinliyorsanız, seçebileceğiniz bir sürü iyi insan var, ama Muhammed bin Selman hem ülkenize hem de kendine leke sürüyor." diye konuştu.
Olay
Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve aynı zamanda Washington Post gazetesinde yazılar yazan Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim Salı günü resmi işlemler için Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna gittikten sonra ortadan kaybolmuştu.
Emniyet kaynaklarından alınan bilgide, Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de evlilik işlemleri için gittiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğundan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde iki uçakla İstanbul'a gelen, aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğu, bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndüklerini belirlenmişti.