Hürriyet'in soruşturma açılan ByLock manşetindeki 5 net yalan

FETÖ'nün en önemli iletişim uygulamalarından biri olan ByLock'a ilişkin olarak Hürriyet'in dün yer verdiği manşet haberindeki skandal detaylar bir bir ortaya çıkıyor. İsmail Saymaz'ın Bylock'un patent sahibi olduğu iddia edilen kişi ile yapmış olduğu röportajın uluslararası manipülasyona hizmet ettiği görülürken, habere ilişkin başlatılan soruşturmadan çıkacak sonuç bekleniyor.

Yeni Şafak

Hürriyet Gazetesi, İsmail Saymaz'ın imzasıyla dün yayımladığı 'By Lock' haberinde sayısız çelişkiye imza attı. FETÖ'yü ve üst aklı aklama, ByLock gerçeğini sulandırma çabası olarak değerlendirilen skandal manşetin satır aralarında dikkati çeken ifadleer yer alıyor. Sabah'taki haberde yer alan habere göre, 5 farklı madde ile büyük bir manipülasyona imza atılmış.

Hürriyet'in ByLock'un sahibi olduğu belirtilen David Keynes ile gerçekleştirdiği ve "İşte Herkesin Aradığı ByLock" manşetiyle okur karşısına çıktığı röportajda dikkati çeken 5 madde şöyle:

-'ByLock kullanan herkes FETÖ'cü değil'

Haberde Keynes "ByLock kullanan herkes FETÖ'cü değil" diyor. Ancak FETÖ tarafından TÜBİTAK'ta hazırlatılan uygulamanın kullanıcı adı, şifresi ve yetkisi örgüt mensuplarına özel olarak veriliyor. Dolayısıyla ByLock kullanıyor olan bir kişinin FETÖ ile irtibatı olmaması ihtimal dahilinde değil. ByLock'u hasbelkader indirmiş olan birinin de kullanmaktan öte açmayı bile başaramadığı bir uygulamayı telefonunda tutması da akla uygun değil.

-'MİT beni neden aramadı?'

Keynes İsmail Saymaz'a "Ben 15 Temmuz'da Türkiye'deydim. Madem öyle bir durum var. ByLock'un sahibi olduğum sistemde görünüyor MİT neden beni aramadı, bulmadı. Kendimi hiç takip altında hissetmedim" diyor. Ancak aynı röportajta birkaç paragraf arayla da şunu söylüyor: "ByLock 2014 yılında App Store'dan kaldırıldı. Google Play'de de 1 yıl kalabildi"

Konunun diğer bir dikkati çeken noktası ise MİT'in bunu uygulama kaldırılmadan önce biliyor dahi olsa FETÖ'nün sızmaları nedeniyle adım atamamış olma ihtimali. Çünkü MİT'teki FETÖ ihraçları, araştırmalar sonucunda ancak 27 Eylül 2016'da gerçekleştirilebildi. Bu tarih de Keynes'in Türkiye'den ayrıldığı 7 Ağustos tarihinden bir buçuk ay kadar öncesine tekabül ediyor.

-Kullanmadığı anlamına mı geliyor?

Uygulamanın Google Play ve App Store'dan kaldırıldığını röportajın çeşitli noktalarında tekraren söyleyen Keynes 2014'ten bu yana ByLock için ölü, atıl, kullanılamayan bir program algısı oluşturma çabasını ortaya çıkatıyor. Sabah.com.tr'nin yazılım uzmanlarından aldığı bilgiye göre bir uygulamanın AppStore'dan kaldırılması daha önce o uygulamanın indirildiği telefonlardan silinmesi anlamına gelmiyor. Kurulumu yapılan uygulama marketten silinse dahi kullanılmaya, hatta dosya olarak başka web siteler, serverlar üzerinden indirilmeye devam edebilir.

-600 bin rakamı sulandırma çabası

Bugüne kadar yaklaşık 250 bin kullanıcısı tespit edilen ByLock hakkında söz konusu haberde 600 bin gibi bir rakam telaffuz ediliyor. Yaygın, herkesin indirdiği bir uygulama algısına hizmet eden bu rakamlar da gerçeği yansıtmıyor. "Yüzde 90'ı FETÖ'cüydü ama…" diye başlayan bu açıklamada oranı yüksek tutarak samimi bir hava oluşturmak istese de Keynes rakamı artırarak hem büyük bir mağdur kitle olabileceği zehirini kamuoyunda dolaşıma sokuyor hem de "bu soruşturmanın içinden çıkılmaz" algısını oluşturmaya çalışıyor…

-'15 Temmuz'da yoktu'

Keynes ByLock'un 15 Temmuz'da kullanılmadığı yalanı ile Hürriyet sütunlarındaki operasyona pik yaptırıyor. Peki gerçek öyle mi? ByLock'un deşifre olmasını sağlayan ilk itiraf Fuat Avni olduğu iddiasıyla ilk gün gözaltına alınan Mustafa Koçyiğit'ten gelmiş ve mühendislerle o günlerde buradan görüştüğü bilgisini paylaşmıştı.

Daha önemlisi ByLock'un 15 Temmuz bir kenara sonrasında bile FETÖ için vazgeçilmez bir görüşme aracı olarak kullanıldığının kanıtı da ani baskınlarla gözaltına alınan isimlerin yazışmalarından OHAL diyaloglarının elde edilmesi ve sorgularda nasıl ifade verileceğine ilişkin telkinlerin de aynı uygulama üzerinde tespit ve tescil edilmesi oldu.