Hamas'ın 7 Ekim 2023'te Gazze çevresindeki Yahudi yerleşimlerinde üç askeri üssü basarak yüzlerce askeri ve yerleşimciyi esir almasının üzerinden 9 ay geçti. Saldırının ardından Gazze'yi yakıp yıkan İsrail, esirlerin tamamının kurtarılması ve Hamas'ın askeri gücünün imha edilmesi şeklinde belirlediği hedefine ulaşamadı. Ateşkesin konuşulduğu son günlerde İsrail medyası, 7 Ekim'de ordu ve istihbaratın ihmallerinin olduğuna ve Hamas savaşçılarının esirleri Gazze'ye götürmesini engellemek için dost ya da düşman ayırt etmeksizin bütün hedeflerin vurulmasını kapsayan Hannibal Protokolünü uyguladığına ilişkin iki ayrı rapor yayınladı.
BİR ARAÇ BİLE DÖNMESİN EMRİ
İsrail'de yayın yapan Haaretz gazetesinin raporuna göre, İsrail ordusu iletişim ağında 7 Ekim günü saat 11.22’de “Gazze’ye tek bir aracın bile dönemeyeceği” emri verilirken, üst düzey bir ordu yetkilisi de “Hannibal Protokolü"nün uygulandığını doğruladı. “Kabuslarımızda bile böylesine bir saldırı için planımız yoktu” ifadelerini kullanan ordu yetkilisi, 7 Ekim’de kaç kişinin kaçırıldığı ve İsrail ordu güçlerinin nerede olduğu hakkında kimsenin fikri olmadığını söyledi.
ÇILGIN RUH HALİYLE HAREKET ETTİLER
Ordu yetkilisi, uygulanan "Hannibal Protokolü"ne ilişkin “Doğrulanmış herhangi bir bilgi olmadan alınan kararlarla çılgın bir histeri vardı" ifadelerini kullandı. Raporda yer alan bilgiye göre, Gazze'nin kuzeyine açılan Erez Sınır Kapısı'nda 7 Ekim sabahında İsrailli askerlerin kaçırıldığının bildirilmesi üzerine defalarca insansız hava aracıyla sınır geçişine ve askeri noktaya saldırı yapılması talimatı verildi. Reim ve Nahal Oz askeri noktasında da yaşandı.
BİLE BİLE KENDİLERİNİ VURDULAR
İsrail ordusundan üst düzey bir yetkili ise “Böyle bir kararı alanlar, bölgedeki askerlerimizin vurulabileceğini biliyordu” dedi. İsrail ordusu askeri noktalarda “Hannibal Protokolü” uygulanması emrinin yanı sıra bölgedeki İsrail askerleri ve esirler hakkında tam bir bilgi olmaksızın Gazze Şeridi’ne doğru havan topu saldırısı emri de verdi. İsrail ordusundan bir kaynak ise 7 Ekim sabahı Gazze’ye giden araçlarda İsrailli esirlerin olabileceğinin bilindiğini belirterek, “Net bir talimat olduğunu söyleyemem ama hiçbir aracın Gazze’ye dönmesine izin vermemenin ne demek olduğunu (Hannibal Protokolü) herkes biliyordu” diye konuştu.
İHMAL VE AŞIRI ÖZ GÜVEN
İsrail'in maruz kaldığı en büyük askeri eylem olarak adlandırılan 7 Ekim Aksa Tufanı Operasyonu sırasında ordu ve istihbaratın ihmaline ilişkin aralık ayında soruşturma açılsa da henüz bir sonuç elde edilmedi. Kanal 12 tarafından yayınlanan raporda ise 7 Ekim günü, ordu ve istihbarat yetkililerinin ihmal ve aşırı öz güven nedeniyle operasyonun önüne geçemediği iddia edildi. Raporda, İç İstihbarat Servisi (ŞABAK) ve ordu tarafından 2014'te "Gazze'den muhtemelen bir kapsamlı saldırıya karşı Birim 8200 adında bir erken uyarı sistemi kurulduğu ancak bu sistemin 7 Ekim'den bir yıl önce durdurulduğu" öne sürüldü. Birim Komutanı Yossi Sariel'in saldırı uyarılarına rağmen birimi devre dışı bırakmaya devam ettiğine işaret edilen raporda, soruşturma sürecinde istifa eden Askeri İstihbarat Müdürü Aharon Haliva'nın ise herşeyin kusursuz olduğunu düşündüğü ve hiçbir önlem almadığı kaydedildi.