ÖMER AYDIN - FRANSA (GAZETECİ)
Avrupa’da en fazla Müslüman nüfusun yaşadığı ülke olan Fransa’da uzun yıllardan beri cenaze, defin ve mezarlıkla ilgili sorunlar koronavirüs salgını ile daha da büyüdü. Yaklaşık 10 milyon Müslümanın yaşadığı ülkede salgının ortaya çıktığı Mart ve Haziran 2020 döneminde hayatını kaybeden Müslümanların cenaze işlemlerinde büyük aksaklıklar yaşandı. Sınırların kapalı oluşu, hava trafiğinin durdurulması ve koruma önlemleri nedeniyle geleneksel yöntemler uygulanamaz hale geldi. 1900’lü yılların başından itibaren Fransa’da Müslüman nüfusun yoğunlaşmasına rağmen, ülkede yaşayan Müslümanlar, vefat ettiklerinde Fransa’ya değil doğdukları veya atalarının geldiği ülkede defnedilmeyi tercih ediyordu. Bu “geleneksel yöntem” hız kaybetse de hala Müslümanların büyük bir oranı bir İslam ülkesinde defnedilmeyi tercih ediyor.
Salgının ilk dönemlerinde Fransa’da çok sayıda kentten ölü yakınlarının öfke ve şikayetlerini duydum. Hayatını kaybeden yakınlarını morglardan alamayan, alsa bile götürecek yeri olmayan, yakılma teklifini reddederek çözüm arayan yüzlerce kişinin çaresizliğine şahit olduk. Bu durum Fransa’da Müslüman nüfusun geçmişi ve geleceği, kapsadığı yer ve sahip olduğu haklar ile yakından ilgiliydi. Bir cenaze sahibi, uçuşların yasaklandığı dönemde vefat eden babasını defnetmek için belediye ve hastane arasında günler süren bir mücadele verdiğini anlatarak, “Cenazemizi defnedecek yer bulamadık, günlerce morgda bekledi. Artık bu soruna ciddiyetle yaklaşılmalı” şeklinde çağrıda bulunmuştu.
FRANSA’DA MEZARLIKLAR VE DEFİN İŞLEMLERİ
1881’de çıkarılan bir kanun ile mezarlıklar meselesi düzenlenmiştir. Bu tarihten önce kurulan ve inançlara göre ayrılan mezarlıklar muhafaza edilme hakkına sahiptir. Daha sonra açılan mezarlıklarda ise tüm inanç mensuplarının defnedilme hakkı vardır. Konuyla ilgili kanuni çerçeveye göre, mezarlıkların herkese açık, nötr ve dini işaretlerden arınmış bir şekilde belirlenmesi gerekiyor. Bir mezarlığın girişine Katolik, Müslüman veya Yahudi mezarlığı yazma veya işaretler asma hakkına sahip değilsiniz. Yine mezarlıklarda, mezar boyutları, şekli, derinliği ve mezar taşının biçimi belirlenmiş olup, bu sayılanlar dışında dini bir obje veya şeklin yerleştirilmesi yasaklanmıştır. Kısaca, sadece size ait olan mezar alanına dini bir şekil verebilir, bir obje yerleştirebilirsiniz. Gerisi kamuya aittir ve dini bir aidiyete sahip olması yasaklanmıştır.
Fransız Senatosu’nun 2006 yılında hazırladığı bir rapora göre, mezarlıkların tanzim ve işleyişi ile ilgili yetkiler belediyelerin sorumluluğunda. Mahalli yönetici, tarafsızlık kuralı gereği mezarlıkları tüm dini inançlardan bağımsız şekilde oluşturmakla yükümlü olmakla birlikte, mezarlık içerisinde inançlara göre “bölümler” ayırabilir.
SALGIN GÜNLERİNDE ACI DAHA DA KATLANDI
2020 Mayıs ayında İçişleri Bakanı’na hitaben bir mektup yazan 8 milletvekili, ülkedeki Müslüman nüfusun defnedilmesi için yeterli yer bulunmadığı ve mevcut kanunlara göre mezarlıklardaki Müslümanlara ait alanların artırılmasını talep etti. İçişleri Bakanı Christophe Castaner cevabında, bu konuyla ilgili valiliklere talimat verildiği ve belediyelerle eşgüdüm halinde yeni yerlerin açılması yönünde karar alındığını bildirdi.
Fransa’da Müslümanlara ait, klasik anlamda mezarlık diyebileceğimiz iki mezarlık bulunuyor. Birincisi Paris’in bir banliyösü olan Bobigny’deki, diğeri ise Strasbourg kentindeki “Strasbourg Müslüman Mezarlığı”.
Bobigny Müslüman Mezarlığı, Fransız ordusunda yer alan Müslüman askerlerin defnedilmesi amacıyla açılmıştır. O dönem 100 milyonu bulan nüfusuyla Fransa’nın önemli bir kesimini Afrika’daki halkı Müslüman olan sömürgeler oluşturmaktaydı. Sömürgelerden gelen Müslümanlar ve orduda görevli askerlerin tedavisi için Bobigny’de 1935’te Avicenne (İbn-i Sina) Hastanesi, 1937’de de yaklaşık iki kilometre mesafede Bobigny Müslüman Mezarlığı açıldı.
11 HANEDAN ÜYESİ DE ORADA DEFNEDİLDİ
Uzun yıllar Paris ve çevresinde vefat eden Müslümanların defnedildiği “özel mezarlık” statüsündeki mezarlık 1997’de kamulaştırılarak çevredeki Aubervilliers, Bobigny, Drancy La Courneuve semtlerinin kamusal mezarlığı hüviyetini kazandı.
Osmanlı Hükümdarı Sultan II. Abdülhamit Han’ın oğulları Şehzade Ahmet Nurettin Efendi ve Şehzade Abdürrahim Hayri Efendi’nin de içinde olduğu 11 hanedan mensubu burada defnedilmiştir.
İki şehzadenin mezarı 2019’da düzenlenmiş, mezar taşları yeniden yaptırılmıştı. Diğer hanedan mensuplarının mezarlarının tesbit ve tamir çalışmaları ise sürüyor.
SADECE 400 MEZARLIKTA ÖZEL BÖLÜM MEVCUT
Strasbourg Müslüman Mezarlığı’nda cenazeler islami usullere göre yıkanıyor, cenaze namazı kılınabiliyor ve defnediliyor. Şimdiye kadar Türkiye dışında Afrika, Balkanlar, Rus Cumhuriyetleri gibi çok farklı ülkelerden Müslümanlarla birlikte İslamiyet’i seçmiş Fransızların da içinde olduğu yüzlerce kişinin defnedildiğini belirtelim.
Koronavirüs salgınının ilk dönemlerinde Fransa’nın çok sayıda bölgesinde Müslüman cenazelerin defnedilmesi sorunları ile karşı karşıya kalan bir çok belediye, bu Müslümanlara ayrılmış bölümleri genişletme kararı aldı. Bazı kentler ise cenazeleri yakınlardaki şehirlere yönlendirdi. Salgın nedeniyle Müslümanların cenazelerini ülkelerine gönderme konusunda yaşadıkları zorluklar, Fransa yönetimi ile Müslümanları karşı karşıya getirdi. Bazı dernekler, yerel yönetimler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Fransalı Müslümanların defin işlemleri ve toprağa verilmeleri konusunda çeşitli sorunları var. Cenaze yıkama ve defin işlemlerinin bu amaçla kurulmuş özel şirketler veya dernek/vakıflarca yürütüldüğünü hatırlatalım. Müslümanlar, 2000’li yıllara kadar memleketlerinde defnedilmeyi vasiyet ediyor ve “bir valizle ve büyük umutlarla geldikleri Fransa’dan, bir uçağın kargo bölümüne yerleştirilmiş tabutta” geri dönüyordu. Fakat 2. ve 3. nesil, ebeveynleri ve kendilerinin artık yaşadıkları ve geleceklerini planladıkları yerde yani Fransa’da toprağa verilmesini tercih ediyor. “Ölmüşlerinin kendilerine yakın olmasını” isteyen yeni nesil, Fransa yönetimini, dini vecibelerini yerine getirmek konusunda olduğu gibi, mezar yeri tayini ve cenaze işlemlerinin yapılması konusunda da sorumluluğa davet ediyor.
Bu noktada Fransalı Müslümanları bekleyen en büyük sorun ise mezar yeri satın alma düzenlemesi. Fransız kanunlarına göre bir mezar yeri sonsuza kadar bir kişiye verilmiyor. Ölmeden önce mezar yerinizi satın almanız gerekiyor. Belirli bir ücret karşılığında 15, 30 veya 50 yıllığına mezar yeri satın alabiliyorsunuz. Strasbourg Müslüman Mezarlığı’nda 30 ve 50 yıl geçerli olmak üzere 650 mezar yeri mevcut.