İşgalci İsrail güçlerinin zorunlu göç tehdidiyle karşı karşıya kalan Kudüs’ün Şeyh Cerrah Mahallesi’nde yaşayanlar zor günler geçiyor. Doğu Kudüs’te bulunan mahalleden bazı evlerin tahliyesinin yapılmasının ardından gergin bekleyiş devam ediyor. 1948 yılında İsrail’in işgal ettiği topraklardan zorla çıkarılan mülteciler, yerleştirildikleri evlerden bir kez daha sürülmek isteniyor. İsrailli makamlar mahallede yaşayan 80 Filistinli aileden mayıs ayına kadar evlerini tahliye etmelerini talep etti. Şeyh Cerrah Mahallesi’ni Savunma Komitesi Üyesi Yakup Ebu Arafa, evlerini asla terk etmeyeceklerini söyledi.
İŞGALCİLERİN HEYKELLERİ DİKİLECEK
SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ
Ürdün ve Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) arasında yapılan anlaşma gereği mahalleye taşındıklarını belirten Arafa sözlerine şöyle devam etti: “Ürdün’deki yetkili mercilere gittik. 1956 yılındaki asıl tapuların verilmesini istedik. Ne yazık ki alamadık. Tapuları vermek yerine imza ve mühürlü olmayan sözleşmeler verdiler. Bu belgeleri işgal mahkemeleri kabul etmedi.” 1948 yılındaki işgalden sonra ailesinin Kudüs’e geldiğini ve buraya yerleştiğini belirten Arafa şunların ifade etti: “Ailem Halil şehrinden mülteci olarak geldi. Ancak bu arazileri alınca mülteci kartlarını verdiler ve buraya yerleştiler. Şimdi benden evimi bırakıp gitmemi söylüyorlar. Ailemin çıkartıldığı topraklar işgal edildi. Bizim gidecek yerimiz yok. Bedeli ne olursa olsun direneceğiz ve evlerimiz terk etmeyeceğiz. Bu adaletsizliğin son bulması için her yolu deneyeceğiz.
İnsan haklarına uyulsun
Belgeler teslim edildi
Ürdün Dışişleri ve Göçmen İşleri Bakanlığı sözcüsü Büyükelçi Dayfallah Ali el-Fayez, basına yaptığı açıklamada, Ürdün’e sunulan tüm belgelerin Filistin Otoritesi’ne teslim edildiğini söyledi. UNRWA ile imzalanan anlaşma dahil olmak üzere talep edilen ve mevcut olan her şeyin yetkili makamlara ulaştığını ifade etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Filistin topraklarındaki kardeşlerimize yardımı olacak her şeyi sağlamaktan çekinmeyeceğiz. Şeyh Cerrah Mahallesi konusunu yakından takip ediyoruz. Amman’daki Filistin büyükelçiliği ile sürekli iletişim ve koordinasyon halindeyiz.”