Almanya tarafından 1904-1908 yılları arasında 20. yüzyılın ilk soykırımına maruz bırakılan Güneybatı Afrika ülkesi Namibya, Gazze'de benzer bir soykırım işleyen İsrail'e karşı somut bir tavır sergiledi. Namibya Adalet Bakanı Yvonne Dausab, İsrail'e silah taşıyan bir geminin kara sularına ve Walvis Bay Limanı'na girişine izin verilmediğini bildirdi. Dausab, Namibya Liman İdaresi dahil ilgili kurumlara, İsrail'e silah taşıyan "MV Kathrin" isimli geminin ülke kara sularına girmesine izin verilmemesi talimatını verdi. Ülkesinin Filistin konusunda duruşunun net olduğuna dikkati çeken Dausab, "Bir geminin İsrail'e silah taşıyabileceği yönündeki raporları aldıktan sonra ilgili kurumlara yazı yazarak sadece Soykırım Sözleşmesi kapsamında değil, aynı zamanda Uluslararası Adalet Divanının (UAD) yakın zamanda verdiği tavsiye görüşünde de belirtildiği gibi uluslararası yükümlülüklerimizi hatırlattım ve tavsiyelerde bulundum" dedi.
İSRAİL DESTEKÇİSİ ALMANYA'YA TOKAT
Namibya'yı işgal eden Alman kolonileri, 1904-1908 yılları arasında, 20. yüzyılın ilk soykırımı olarak bilenen ve 70 bin Namibyalının öldürüldüğü büyük bir katliam işlemişti. Almanya'nın UAD'de "soykırım" suçlamasıyla yargılanan İsrail'e desteğini açıklamasının ardından eski Namibya Cumhurbaşkanı Hage Geingob, 13 Ocak'ta "Almanya ahlaki olarak Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi'ne bağlılığını ifade edemez." sözlerini dile getirerek, Almanya'nın 1904-1908 arasında yüz binlerce Namibyalıyı katlettiğini ve göçe zorladığını hatırlatmıştı. İsrail'e silah taşıyan geminin limanlarına yanaşmasını reddederek açık denize geri yollayan Adalet Bakanı Yvonne Dausab da yaptığı açıklamada, özellikle Afrika ülkeleri başta tüm devletlerin İsrail'e yönelik net duruş sergilemesi gerektiğinin altını çizerek, Namibya'nın, Filistin halkının işgalden uzak, kendi kaderini tayin hakkını destekleme konusunda kararlı olduğunu ve kendilerine karşı devam eden soykırımı kınadığını sözlerine ekledi.
AFRİKA'NIN İKİ YANI İSRAİL'E KAPALI
Namibya'nın İsrail'e silah ve patlayıcı madde taşıyan gemileri engelleme kararı alması, 7 Ekim 2023'te Gazze'de başlattığı katliamların ardından uluslararası ticarette önemli darbeler alan İsrail'e vurulmuş yeni bir darbe olarak nitelendiriliyor. Yemen'deki İran destekli Husi militanlar, İsrail'e ticari mal ya da silah taşıyamak için Babu'l Mendeb Boğazı ve Kızıldeniz'den geçen bütün gemileri hedef alarak zarar görmesine sebep oluyor. Husilerin bu eylemleri nedeniyle İsrail'e mal taşıyan gemiler Ümit Burnu'nu dolaşarak Cebel-i Tarık Boğazı'ndan Akdeniz'e ulaşmak zorunda kalırken İsrail'in Eylat Limanı bu sebeple faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmıştı. Ümit Burnu'nun hemen kuzeyinde yer alması nedeniyle stratejik bir coğrafi konumda bulunan Namibya'nın bu tavrının İsrail'e mal taşıyan gemilerin yol ve maliyetini daha fazla artıracağı değerlendiriliyor.
Mağdur halklar İsrail'e karşı
Dünya ülkeleri, İsrail'in Gazze'de işlediği katliamları kınamakla yetinirken somut adımların geçmişte benzer katliamlara maruz kalan Afrika ülkelerinden gelmesi dikkat çekiyor. Namibya'nın güney komşusu Güney Afrika Cumhuriyeti, 2023 yılının kasım ayında UAD nezdinde İsrail'e karşı soykırım davası açmış ve bu dava sonucunda UAD'nin iki kez tedbir kararı almasını sağlamıştı. Beyaz Irkçı Apartheid rejimi döneminde siyahi halklara uygulanan soykırıma tanık olan Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde (UCM) yargılanarak başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında tutuklama kararı çıkarılmasına da önayak olmuştu.