Cameron'dan Ruhani'ye telefon

İngiltere Başbakanı David Cameron ile İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin önceki gün İran'ın nükleer programına ilişkin Viyana'da varılan anlaşmayla ilgili telefon görüşmesi yaptıkları açıklandı.

Yeni Şafak

İngiltere Başbakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Her iki liderin de anlaşma sağlanmasından duydukları memnuniyeti ifade ettikleri ve anlaşmanın uygulanması yönündeki bağlılıklarını vurguladıkları" kaydedildi.

Görüşmede Cameron'ın "anlaşmanın Birleşik Krallık ile İran arasındaki ikili ilişkiler ile İran'ın bölgedeki rolü için yeni bir başlangıç olmasının umduğunu söylediği" belirtilerek, her iki liderin de iki ülke ilişkilerinin güçlendirilmesi yönünde "gerçek bir kapasite" olduğunu ilettikleri bildirildi. Açıklamada, şunlara yer verildi:

"Cameron, Tahran'daki İngiltere Büyükelçiliği'nin yeniden açılması konusunda kararlı olduğunu açıkça ifade etti. İki lider, dışişleri bakanlarının büyükelçilik açılmadan önce mevcut konuları çözmek için çalışmalarını sürdürmeleri konusunda mutabık kaldı.

Bölgesel konularda ise görüşmede, Yemen'de siyasi bir çözüm bulunması ve Irak Başbakanı Haydar el-İbadi'ye kapsayıcı bir hükumet kurması için yardımcı olunması konuları ele alındı. Her iki ülkenin de karşılıklı saygı ve anlayış çerçevesinde, ilişkileri güçlendirmek için birlikte çalışması gerektiği belirtildi. Başbakan Cameron ayrıca, İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin Ramazan Bayramı'nı kutladı."

İngiltere bu yıl sona ermeden Tahran'daki Büyükelçiliğini yeniden açmayı umuyor. İngiltere de birçok Batı ülkesi gibi Hasan Ruhani dönemini, Suriye krizinin sona ermesi ve Tahran'ın nükleer programı ile ilgili uluslararası toplumdaki gerginliğin giderilmesi için fırsat görüyordu. Dolayısıyla önceki gün Viyana'da varılan anlaşmayı İngiltere, "tarihi bir adım" olarak değerlendirdi.

Mahmud Ahmedinejad'ın Cumhurbaşkanlığı görevinde bulunduğu 2005-2013 döneminde İngiltere-İran diplomatik ilişkilerinde yaşanan kötüleşme, Kasım 2011'de İngiltere'nin İran'a yönelik yeni yaptırım kararı ve ardından Tahran Büyükelçiliği'ne düzenlenen saldırıyla kopma noktasına gelmişti. İki ülkenin karşılıklı olarak büyükelçiliklerini kapatma kararı aldığı dönem, "1979 yılındaki İran İslam Devrimi'nden sonra iki ülke ilişkilerinde yaşanan en kötü süreç olarak" nitelendirilmişti.