Şuşa, stratejik önemiyle Dağlık Karabağ bölgesinin kalbi olarak görülüyor. Dağlık Karabağ’ın en hakim noktasında konuşlanan Şuşa, Azerbaycan için, Karabağ’ın tamamen işgalden kurtarılması anlamını taşıyor. Ermenistan’ın Karabağ bağlantısının ana kavşak noktasında bulunan Şuşa, Ermenistan-Karabağ ana lojistik hattı olan Laçin’e açılan koridoru, sözde Karabağ’ın başkenti Hankendi’ne açılan koridoru ve Kerbecel ile Fuzuli bölgesine açılan koridoru kontrol ediyor. Askeri strateji açısından Şuşa’yı kontrol eden gücün, gerek kuzey-güney, gerekse doğu-batı ekseninde Karabağ’ı kontrol edeceği, psikolojik, siyasi ve askeri açıdan Ermenistan’ın Karabağ’da yenilgiyi kabul etmek zorunda kalacağı değerlendiriliyor.
BİR KİMLİĞİ YOK ETMEYE ÇALIŞTILAR
Şuşa, Ermenistan’ın Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Büyük Ermenistan Projesi (BEP) hayali için yola koyulduğunda ilk hedefleri arasındaydı. Ermenistan ordusu, Laçin koridorundan girerek 8 Mayıs 1992’de Şuşa’da 480 masum sivili katletti. Azerbaycan’ın güçlü direnişi karşısında Rus ordusu desteğiyle Şuşa’yı işgal eden Ermenistan’ın gerçekleştirdiği saldırılarda 600 kişi yaralandı, bin 500 kişi engelli oldu, 552 çocuk yetim kaldı, 68 esir kayıplara karıştı, 23 binden fazla Azerbaycan Türkü topraklarını terk etmek zorunda bırakıldı. Şuşa’da katliam masum vatandaşlarla da sınırlı kalmadı, Azerbaycan’ın kültür beşiği olarak bilinen şehir yerlebir edildi, 22 okul, 8 kültür evi, 14 kulüp, 279 dini, tarihi, kültürel anıt, müzeler, mezarlıklar imha edildi, nitelikleri değiştirildi. Kentteki camiler ahır olarak kullanıldı. Şuşa’da Ermenistan, Azerbaycan kimliğini yok etme ve bölgeyi Ermenileştirme projesini o yıllarda devreye sokmuştu. Azerbaycan ordusunun beklenen Şuşa zaferi, bu yönüyle Büyük Ermenistan Projesinin de çöküşü olarak görülüyor.
ERMENİSTAN SAHAYI PKK’YA DEVRETTİ