Türkiye'nin Atina Büyükelçisi Burak Özügergin, Yunanistan'a kaçan darbeci askerlere ilişkin, "Darbe girişiminden bu yana aradan geçen üç yılda 8 firari asker ülkemize iade edilmedikleri gibi bunlara iltica verilmesi yönünde Yunan yargısının aldığı karar kesinlikle kabul edilebilir değildir." dedi.
Şehitler için saygı duruşu ve 15 Temmuz gecesi yaşananların derlendiği sinevizyon gösteriminin ardından konuşma yapan Özügergin, "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının, milletin istiklaline ve istikbaline kastettiği o gece yaşanan elim hadiseleri ve emsali görülmemiş hainlikleri asla unutmak mümkün değildir." ifadelerini kullandı.
Özügergin, darbe girişiminin ertesi günü kamu kurumlarının faaliyetlerine devam ettiğine ve ekonomik faaliyetlerin sürdüğüne dikkati çekerek, bu durumu "devletin ve milletin öngörülemeyecek şoklar karşısındaki dayanıklılığı ve mukavemetinin en açık göstergesi" olarak niteledi.
Ana omurgasını kaybeden FETÖ'nün yurt dışı yapılanmalarıyla ayakta kalmaya çalıştığına ve Türkiye dışındaki bu yapılarla mücadelenin önemine işaret eden Özügergin, şöyle devam etti:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin Atina Büyükelçiliği olarak bu çerçevede bize özel bir vazife düşüyor ki bu da darbe girişiminin ertesi sabahı helikopterle Dedeağaç'a kaçan 8 darbeci asker ile bilahare yine bu ülkeye kaçan 2 eski SAT komandosunun da ülkemize iadesine dönük gayretlerimiz sürmektedir. Darbe girişiminden bu yana aradan geçen üç yılda 8 firari asker ülkemize iade edilmedikleri gibi bunlara iltica verilmesi yönünde Yunan yargısının aldığı karar kesinlikle kabul edilebilir değildir. Yunan yargısı bu kararlarıyla suçluların yargı önüne çıkmasına engel olmuş, hukuk devletinin gereği olan suçun cezasız bırakılmaması ilkesini sakatlamıştır."
Yunanistan'ın da darbelere maruz kalmış bir ülke olduğunu anımsatan Özügergin, "Bu konuda daha somut iş birliği beklentimizi yeni kurulan hükümet nezdinde de ısrarla takip etmeyi sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.
Öte yandan Özügergin, Yunanistan'ın adaletten kaçan FETÖ mensupları için transit ülke olmaktan çok kalıcı olarak barınabilecekleri "güvenli bir liman" haline dönüştüğünü vurgulayarak, "Örgütün sözde sivil toplum kuruluşları ve sözde basın kuruluşları aracılığıyla Yunan kamuoyunu etkilemek üzere mağduriyet unsurlarının yoğun olarak kullanıldığı bir propaganda yürüttüğünü de görüyoruz." dedi.
Batı Trakya'da 15 Temmuz
Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosluğunda da anma töreni düzenlendi.
Başkonsolos Murat Ömeroğlu, törende yaptığı konuşmada, FETÖ'nün 15 Temmuz’da Türkiye’nin tarihinde benzeri yaşanmamış bir vahşeti yaşatmak istediğini ancak Türk halkının cesur ve kararlılıkla karşı çıktığını söyledi.
Türk halkının darbe girişimine karşı mücadelesinde Batı Trakya Türk Azınlığı’nın desteğini yakından hissettiğini ifade eden Ömeroğlu, şunları kaydetti:
“15 Temmuz’da cesur Türk halkı yeni bir destan yazdı ve hiçbir koşul ve tehdit karşısında bağımsızlığından taviz vermesinin imkansız olduğunu tüm dünyaya bir kez daha gösterdi. Türk halkının, genciyle yaşlısıyla her kesimden insanıyla yekvücut olduğu o gün siz değerli soydaşlarımızın desteğini yakından hissettik. Bu vesileyle darbe girişimine büyük bir cesaretle karşı koyarken şehit olan merhum Mustafa Canbaz’ın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum.”
Öte yandan, Gümülcine ve İskeçe’deki Türk Azınlık dernekleri de “15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü” dolayısıyla çeşitli etkinlikler yaptı.
Gümülcine Türk Gençler Birliğinde 15 Temmuz konulu fotograf sergisi gerçekleştirildi.
Bu arada, bugün Gümülcine seçilmiş müftülüğüne bağlı din adamları tarafından 15 Temmuz gecesi darbeci askerlerin kurşunlarıyla hayatını kaybeden Batı Trakyalı gazeteci şehit Mustafa Cambaz’ın anısına, doğduğu köy olan Meletler'de mevlit okunacak.
İskeçe Türk Birliğinde ise “15 Temmuz Şehitlerini Anma Programı” adı altında sinevizyon gösterisi düzenlenecek ve İskeçe seçilmiş müftülüğü tarafından 15 Temmuz şehitleri için mevlit okunacak ve dualar yapılacak.