Hint Alt Kıtası’nın kuzey sınırını oluşturan Keşmir, günümüzde Hindistan, Pakistan ve Çin arasında paylaştırılmış tarihî bir bölgedir. Rakımının yüksekliğinden dolayı atmosferi ve doğal güzellikleriyle nefesleri kesen Keşmir, 1947’de Hint Alt Kıtası’nın Hindistan ve Pakistan adında iki devlete ayrılmasından günümüze, stratejik çatışmaların da odağına yerleşmiş durumda. Son yıllarda denkleme Çin’in dâhil olması ise, bölgenin uluslararası düzlemdeki önemini gösteren bir başka gelişme.
Keşmir’in Hindistan’da kalan kısmı Jammu-Keşmir (başkenti Srinagar) olarak anılırken, Pakistan bölümü Azad Keşmir (başkenti Muzafferabad) adıyla varlığını sürdürüyor.
ÜÇ KEZ SAVAŞ
Hindistan ve Pakistan’ın tarih sahnesine çıkmasının hemen ardından, bu iki ülke arasında 1947’de patlak veren ilk savaş, Keşmir’in kimin kontrolünde kalacağı meselesinden kaynaklanmıştı. 1965 ve 1999’da iki savaşa daha konu olan Keşmir meselesi, en az 20 bin insanın hayatını kaybettiği bir girdaba dönüştü.
ÇÖZÜM YOK
Stratejik konumu ve doğal kaynakları nedeniyle paylaşılamayan Keşmir, tıpkı Filistin meselesi gibi, Birleşmiş Milletler’in gündemine de taşındı. Hindistan hükümeti BM’de alınan kararları kulak ardı ederken, Pakistan’ın bu konudaki şikâyetleri dikkate alınmıyor. Keşmir’de yaşayan Müslüman nüfus ise sesini dünyaya duyurmakta zorlanıyor. Keşmir krizinin yakın vadede bütün tarafları memnun edecek bir çözüme kavuşması beklenmiyor.
Krizin mimarı
Çoğunluk Müslüman
Günümüzde Hindistan tarafından yönetilen Jammu-Keşmir’de nüfusun çoğunluğunu Müslümanlar oluşturuyor. Bölgenin 13 milyonu aşan nüfusunun yaklaşık yüzde 70’i Müslüman. Hindistan yönetimi, buna rağmen hem bölgede demografik düzenlemeler yaparak Hinduları iskân etmek suretiyle hem de askerî tedbirler yoluyla Müslümanları kontrol altında tutmaya çalışıyor. Pakistan ise, Jammu-Keşmir’in tarihî bir hak olarak kendisine devri için uluslararası alandaki girişimlerini sürdürüyor.