ABD ve Esed rejiminin Suriye halkına karşı kullandığı kimyasal bombalar, sakat doğumlara yol açıyor. Son bir yıl içerisinde Suriye’de kimyasal bombaların tesiri ile 270 çocuk sakat doğdu. Anormal görünüme sahip bebek doğum vakaları daha çok İdlip, Rakka ve Guta bölgelerinde gerçekleşti. Uzmanlar, iki kafası olan, kalbi dışarıda ve üç bacaklı, kafası ya da hiç ayağı olmayan doğum vakalarının tek sebebinin 7 yıldır kullanılan kimyasal gazlar olduğunu belirtiyor.
104 KİMYASAL SALDIRI
Sahada tıbbı faaliyetlerini sürdüren Suriyeli doktorlar, ABD ve Esed rejiminin ülke genelinde 86 klor, 18 kez de Sarin gazı kullandığını, bağımsız denetçi kurumlarla birlikte bu suçların tespit edildiğini söylediler. Suriye’daki kimyasal vahşete dair bilgi veren Dr. Abdulhanan Cuce, ABD’nin 2016-17 arasında Rakka ve çevresinde 4 kimyasal saldırısı düzenlediğini, Esed yönetimi ile birlikte yapılan kimyasal bombardımanların bedelini yeni doğan bebeklerin ödediğini söyledi.
1,2 MİLYON KİŞİ ETKİLENDİ
Suriye genelinde faaliyet gösteren 39 hastane ve sağlık ocağının bağlı bulunduğu Sema Derneği’nde genel müdür olan Dr. Cuce, başta İdlip, Rakka, Deyr el Zor, Hama ve Humus bölgeleri olmak üzere 1 milyon 250 bin sivilin kimyasal kapsül monte edilen bombalı saldırılardan etkilendiğini söyledi. Abdulhanan Cuce, söz konusu saldırılardan 50 bin kişinin üst düzeyde ve kalıcı etki bırakacak şekilde, 350 bin sivilin orta, 850 bin Suriyelinin de hafif oranda etkilendiğini söyledi.
ETKİSİ 10 YIL SÜRECEK
Kimyasal saldırılar nedeni ile yaşanan olağanüstü gelişmeleri takip ettiklerini vurgulayan Dr. Cuce, “Kimyasala maruz kalan insanlar önümüzdeki 10 yıl boyunca farklı düzeyde rahatsızlıklar yaşamaya devam edecek” dedi. Gırtlak, cilt, mide kanseri vakalarının her geçen yıl artacağını belirten Cuce, önümüzdeki yıllarda kimyasala maruz kalanların ciddi hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalacağını söyledi.
Hesabını verecekler
Suriye’nin doğu bölgelerinde yaşanan kimyasal bombardımanlara dayalı doğum olaylarını değerlendiren Doktor Ahmed Abdullah ise ABD ile birlikte PKK’nın da Rakka, Deyr el Zor ve Munbiç’te klor enjekte edilmiş başlıklarla top ve füze saldırıları gerçekleştirdiğini kaydetti. ABD ve PKK’nın Aynel Arab, Resul Ayn, Haseke gibi DEAŞ’ın işgal ettiği bölgelerde hiçbir biçimde kimyasal saldırıda bulunmadığını vurgulayan Dr. Abdullah, “Kürt nüfusun olduğu bölgelere gösterilen hassasiyet, Arap ve Türkmen ağırlıklı beldelere gösterilmiyor” dedi.
OTOPSİLER MEVCUT
Suret ve iç organ yapısı itibarı ile Rakka, Munbiç ve Deyr el Zor bölgelerinde çok sayıda anormal doğumun yaşandığını belirten Abdullah, şunları söyledi: “ABD ve PKK bu olayların medyaya yansımasını engelliyor, bu konuda olağanüstü baskı yapılıyor. Ancak elimizde bu doğum ve kimyasal ölüm olayları ile ilgili otopsi raporları var. Bir gün bu suçların cezası mutlaka verilecek.”