Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Ağustos'ta St. Petersburg'a gitmesi ile düzelen Rusya-Türkiye ilişkileri ABD ve Avrupa'nın tepkisine yol açmıştı. Avrupa medyasında yankısı uzun süre devam eden ikili ilişkilerin güçlenmesi, ABD medyasında da etkisini gösterdi.
Türkiye'yi hedef alan Amerikan Foreign Policy dergisi, "Ankara ile Moskova'nın kamuoyu önünde balayı yaşamasına rağmen, kapalı kapılar ardında Suriye konusundaki soğuk savaşın bütün hızıyla sürdüğünü" öne sürdü.
Geçen hafta basına kapalı olarak yapılan BM Güvenlik Konseyi toplantısında, Rusya'nın Türkiye'yi Suriye konusunda ağır şekilde suçladığı öne sürüldü. BM diplomatlarına dayandırılan habere göre, Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, Türkiye'yi, Suriye'deki gruplara silah göndermeye ve teröristlerin Suriye'ye geçişine izin vermeye devam etmekle suçladı.
Dergi, Rus elçinin kapalı kapılar ardındaki suçlamasının kamuoyundan gizlendiğini belirtirken, bu olayın, iki ülkenin kamuoyu önünde savaş baltalarını gömmüş görünmekle birlikte Suriye konusundaki derin rekabetin aynı hızla devam ettiğini ortaya koyduğunu savundu.
ABD'li Büyükelçi itiraf etti: Türkler Mısır ya da Suud gibi söz dinlemiyor
ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, Türkiye'nin Mısır ve Suudiler gibi ABD'yi dinlemediği için Erdoğan'ın sevilmediğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ile çatıştığını söyleyen Jeffrey, "Washington'ın Türk hükmetine karşı güvensizliği var, böyle bir ruh hali içindeyken darbe teşebbüsü gündeme geldi" ifadelerini kullanarak ülkesinin Türkiye ve Erdoğan'a karşı tutumunu netleştirmişti.